Öyle olsa bile Çeviri İspanyolca
1,028 parallel translation
Öyle olsa bile, ona aşığım.
Y aunque lo fuera, estoy enamorada de él.
- Öyle olsa bile.
- Aún así.
Şey, öyle olsa bile, bu bir şey kanıtlamaz.
Aún así, eso no prueba nada.
Evet, öyle olsa bile hemen hayır deme.
Bueno, pero aunque lo sea, no digas que no inmediatamente.
Öyle olsa bile, bu insanların hepsini oraya nasıl götürürüz?
- No lo sé. Y aún así, ¿ cómo podríamos llevar a toda la gente alli?
Öyle olsa bile kemerleri sıkarak alabiliriz.
Incluso con este precio tendremos que apretarnos el cinturón.
Öyle olsa bile, ben bir adım öndeyim.
Claro que no. Y si sospecha, siempre le aventajo.
Öyle olsa bile, etrafta insanların radikal olmaya başladığımızı... düşünmelerini sağlayacak bir şeye başlamak istemem.
No importa, no quiero que la gente piense... que nos volvimos vanguardistas.
Ve öyle olsa bile, ben... Ben her nasılsa... onun ölmediğini hissedip, sadece rahatlarım.
Y sin embargo... de algún modo siento... que no está muerta, siento que sólo descansa.
Öyle olsa bile ispatlayamazdım.
Aunque me lo pareciera, no tengo pruebas.
Öyle olsa bile hâlâ kurbağa. - Başka?
- Pero sigue siendo una rana.
Öyle olsa bile, yerlerini bulamayız.
Pero si eso pasa, no sabremos dónde.
- Vay canına! Ama öyle olsa bile...
- Pero aún así...
Öyle olsa bile bu işe MI5 bakmalı.
Con más razón deberíamos darle el caso al Ml5.
Öyle olsa bile artık dövüş sanatları çalışamam.
Incluso así, ya no podré precticar artes marciales.
- Öyle olsa bile.
- Incluso si son los pasos de su caballo.
Öyle olsa bile, sabahın bu saatinde ne işleri var Tanrı aşkına?
Aun así, ¿ qué demonios hacían a esa hora de la madrugada?
Öyle olsa bile, para için çalışmayı yeğlerim.
Me da igual. Yo prefiero ganármelo trabajando.
Hayır, hayır öyle olsa bile size teşekkür etmeliydim.
- No. No, más bien debería agradecerle.
Öyle olsa bile bakmak fena değildi, ha?
Pero es un festín para la vista, ¿ eh?
Öyle bile olsa pek ısrarlı.
Aunque lo sea, no afloja.
Açıkçası, öyle bir subay sıkıntısı çekiyoruz ki iki kafan bile olsa seni gördüğüme sevinirdim.
- Gracias, señor. - Estamos tan necesitados que me hubiera alegrado verle, aunque tuviera dos cabezas.
öyle bile olsa bu onu öldürme hakkını sana verir mi?
Incluso así, ¿ le da derecho a matarle?
Öyle bile olsa neden bir stil sahibi olmak istiyorsun ki?
Si crees que no te miro nunca. ¿ Para quién quieres tener estilo?
Öyle bile olsa kahramanca davrandı ve haritayı kurtarmayı asıl görevimiz yaptı.
Sea como fuere, actuó heroicamente, y actuó por deber, para que pudieramos salvar el mapa.
Öyle bile olsa burada güvende olacaksınız.
Aún así estaréis seguros aquí.
Neyse, diyelim ki ona âşık oldum, öyle olsa bile onunla evlenmemem için bazı nedenler olabilir.
No lo sé. ¿ No lo sabes? ¿ De veras?
Öyle bile olsa, onu aramayacağım.
Ya Io sé, pero no pienso teIefonearIe.
öyle bile olsa.
Aún así, es horrible.
Öyle bile olsa, onu görmem lazım.
debo verla.
Sanırım başvuracağı başka yol kalmamıştı ama öyle bile olsa dilini ısırmasına ne demeli? Sence uyanıklık mı yapıyordu yoksa yaptığı sadece münasebetsizce bir hareket miydi?
Sí, incluso como recurso final morderse la propia lengua es un acto digno de alabanza, aunque resulte impropio.
Her biriniz, kendince işi gücü olan önemli insanlarsınız, ama öyle bile olsa hepiniz toplantıma iştirak ettiniz.
Todos os habéis convertido en hombres importantes y ocupados. Aun así, me ofrecéis generosamente vuestro valioso tiempo para ayudarme a revivir los viejos tiempos. Os estoy muy agradecido.
Tamam, doğru bile olsa, ki bir an bile öyle olduğuna inanmıyorum, Burada bu işin icabına bakacak bir sürü asker var.
Muy bien, pero incluso si fuera verdad, y no creo ni por un momento que lo sea, hay un montón de soldados aquí que pueden ocuparse de ello.
Öyle bile olsa ölümünden bazı şeyleri sorumlu tutuyor çok güçlü bir adamdı.
A veces piensa si sufriría mucho antes de morir. Era robusto, dice.
Öyle bile olsa, milletin ne kadar parası olduğunu bilmiyoruz.
Aún así, no sabemos cuánto dinero tiene este o aquel.
Ama... hayatta yapacağım son iyi şey olsa bile, ki öyle olabilir, hatamı tamir edeceğim.
Bien,... si es lo último que hago bien en esta vida, cosa que quizá sea así, voy a solucionarlo.
Öyle bile olsa, neden Kubilay Han, Noghai'den korsun ki?
Aún así, ¿ por qué debería tener miedo Kublai Khan de Noghai?
Eğer benim için anlamı olan bir şey hissediyorsan, zerre kadar bile olsa, şu an benim de öyle hissetmemi nasıl beklersin?
Si imaginas que eso significa algo para mí, que tiene algún sentido... ¿ cómo esperas que me sienta en este momento?
Öyle bile olsa, Albay, bizim büyüklüğümüzden ötürü, yine de, oldukça hızlı yol alıyor olacağız.
Aun así, coronel, debido al tamaño, o falta de tamaño, viajaremos muy rápido.
Baban bile olsa, birisine öyle demek hiç doğru değil.
Bueno, no está bien decir eso sobre una persona, incluso papá.
Öyle bile olsa, ölümün bahanesi olmaz.
Aun así, la muerte no es una excusa.
- Tanımadığın biri olsa bile, öyle mi?
- ¿ También los de desconocidos?
Öyle bile olsa, bunu haketmem tam bir yılımı aldı.
Y aun así, tardé un año entero en conseguirla.
Öyle bile olsa şaşırmazdım.
Yo tampoco pasaría a tu lado...
Öyle biri olsa bile size söylememe hakkına sahibim.
Y aunque existiera, tengo derecho a no hablar de ella.
Öyle bile olsa... burada, Kingsville'de güzel bir cenaze töreni düzenleyeceğiz... sen ve Meksikalı dostların için.
Aún así... veremos que tenga un funeral respetable aquí en Kingsville... así como sus amigos Mexicanos.
Öyle bile olsa izleyemeyiz.
Bueno, le sale gratis el viaje.
Öyle bile olsa çok ayıp.
Puede ser.
Öyle bile olsa bunun sana karşı hissettiklerimle ne ilgisi var?
Aun si eso es cierto ¿ qué tiene que ver eso con lo que siento por ti?
Öyle bile olsa iki kişi gerekir.
Para eso tienen que ser dos.
Öyle bile olsa adam 34 yaşında demektir.
Aun así sólo son 34.
öyle olsa iyi olur 27
öyle olsaydı 43
bile 28
bilesin 23
bilet 55
bilemem 161
bilemezsin 104
biletler 91
bilemedin 19
bilerek yapmadım 25
öyle olsaydı 43
bile 28
bilesin 23
bilet 55
bilemem 161
bilemezsin 104
biletler 91
bilemedin 19
bilerek yapmadım 25
bilemedim 29
bilemiyorum ki 20
bilemiyorum 2041
bilen var mı 30
bilemeyiz 20
bilemeyeceğim 25
bilemezsiniz 26
biletiniz 28
bileğim 27
biletler lütfen 39
bilemiyorum ki 20
bilemiyorum 2041
bilen var mı 30
bilemeyiz 20
bilemeyeceğim 25
bilemezsiniz 26
biletiniz 28
bileğim 27
biletler lütfen 39
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öyle bir şey demedim 65
öyle bir şey işte 17
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öyle bir şey demedim 65
öyle bir şey işte 17
öyle bir niyetim yok 19
öyle mi düşünüyorsun 363
öyle değil 521
öyle misiniz 16
öyle mi söyledi 29
öyle kal 87
öyle miyim 118
öyle mi oldu 22
öyle miydim 20
öyle değilmi 21
öyle mi düşünüyorsun 363
öyle değil 521
öyle misiniz 16
öyle mi söyledi 29
öyle kal 87
öyle miyim 118
öyle mi oldu 22
öyle miydim 20
öyle değilmi 21