English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Bize yardım et

Bize yardım et Çeviri Fransızca

1,599 parallel translation
Gel de bize yardım et.
Venez nous aider!
Bize yardım et.
Aide nous. Amen.
- Bize yardım et, biz de seni koruyalım.
- Vous nous aidez, on vous protège.
Bize yardım et.
Aide-nous.
Ama sen de bize yardım etmelisin. Lütfen, neye ihtiyacımız varsa ver.
Mais voyez-le comme un acte charitable envers cet homme et envers moi.
Bize yardım et, Toudou!
- Moins que si je dors dehors.
Bize yardım et!
Aide-nous!
Sam, bize yardım et!
Sam, aide-nous!
Bize yardım et.
Aide-nous!
Bu yeni nanit kodları onun hesaplamalarına göre, yani belki de... ( A ) Bize yardım etmeyecektir, ( B ) Onun yardımına ihtiyacımız yok ve ( C )...
Beaucoup de ces lignes de code nanites sont écrites par lui, donc peut-être... A ) Il ne voudrait pas nous aider, B ) on a pas besoin de son aide et C )... que quelqu'un me ramène du café.
Bizim Elizabeth hakkında ne biliyorsunuz, onu geri getirmemiz için bize yardım etmeye gönüllü müsünüz?
Que savez-vous de notre Elizabeth, et voulez-vous nous aider à la retrouver?
Lütfen. Bize yardım et.
Je vous en prie, aidez-nous.
Tanrım sen bize yardım et!
Pitié, Seigneur.
Lütfen bize yardım et.
S'il vous plaît. Aidez-nous.
Tanrım bize yardım et.
Que Dieu nous aide.
Nook, Bize yardım et Nook!
Aide-nous, s'il te plaît.
Lütfen kocalarımızı bulmamızda bize yardım et.
Aide-nous juste à retrouver nos maris.
Dale Arden'ı bulmamız için bize yardım et, O kurtulduğunda, Anneni nasıl bulacağını anlatayım bende.
Aidez-nous à trouver Dale Arden, et quand elle sera en sécurité, je vous dirai comment trouver votre mère.
ZNN'i arayıp ABD Deniz Kuvvetleri'nin bir subayının cinayetini çözmede bize yardım etmediğinizi söylersem özel sektördeki yeriniz ne olur?
Que pensez-vous qu'il arriverait à votre statut dans le secteur privé si je devais appeler ZNN * et leur dire que vous avez refusé de nous aider à résoudre le meurtre d'un officier de la Marine américaine?
Bak Cricket, tanrı aşkına, lütfen bize yardım et.
Cricket, pour l'amour du ciel, aide-nous, mec.
Sana Rochdale'in özgürlüğünü vereceğiz, bize yardım et yeter.
Nous libérerons Rochdale. Il faut nous aider.
Bize yardım et!
Aide-nous! Prends-le.
Tanrım, bize yardım et.
Mon Dieu, aidez-nous.
- Bize yardım et, Charles.
Accouche, Charles.
Yani, burada durup bizim gibi birkaç gerzeğin gelip, bize yardım etmelerini de bekleyebiliriz, ha?
Ouais. On n'a qu'à rester assis ici et espérer que des idiots comme nous passent dans le coin.
Şeytan'ın bize yardım etmesi gerekiyordu. Cücelerle üzerimize saldırması değil.
Lucifer est censé nous aider, pas nous affliger de nains et de camés.
Dave, burada bize yardım et!
- Dave, filez-nous un coup de main!
Ve bunun için bize yardım edecek kişiler var.
Et j'ai des amis qui vont nous y aider.
Bu hanım burada çalışıyor ve bize yardım ediyor.
Cette gentille dame travaille ici et elle veut nous aider.
Of Bilim! Yardım et bize!
Oh Science, aide nous!
Bunları da düşünerek, bize yardımı dokunabilecek başka bir şey hatırlıyor musun?
Et Cynthia le savait? On dirait bien qu'ils sont partenaires.
Cylonlar bize yardım için geldiler, ilk yaptıkları ise hapishane inşa etmek oldu.
Les Cylons arrivent pour nous aider et la première chose qu'ils font est de construire une prison.
Bize nedenini bulmamızda yardımcı ol ve onu yakalayalım.
Aide-nous à les connaître et on l'aura.
Adam'ın bize yol göstermesini umarak zihnimi temizleyip kalbimi açtım. Jessi'nin yardımıyla bağı güçlendirerek onunla iletişim kurmaya çalıştım.
En espérant qu'Adam nous guide, j'ai éclairci mon esprit et ouvert mon coeur, essayant de communiquer avec lui, en renforçant le chemin avec l'aide de Jessi.
Bize haritaları ver savaşmamızda, topları indirmemizde yardım et.
Donne-nous les cartes, aide-nous à détruire les mortiers, aide-nous à nous battre.
yıldızı da sen. Mithal da bu filmde bize yardım edecek olan kişi.
Et Mittal est l'homme qui rend tout cela possible!
Çünkü sana söyleyeyim, eğer kızımız Julie okula gidip eve gelmekten bitkin düşüyorsa bizim yetiştirmek istediğimiz kız değildir, ya da eğer ailemiz için önemli bir hafta sonunda bize yardım edemiyorsa...
Parce que si notre fille Julie, qui va au lycée et revient à la maison, est débordée, ce n'est pas la fille qu'on a voulu élever, si elle ne peut pas aider quand on a un grand évènement qui approche.
Bize yardım edersen biz de sana ederiz.
Aide-nous... et on pourra t'aider.
Bize yardım edin, bizimle çalışın, ve birlikte, bu dünyayı bir cennete dönüştürebiliriz.
Aidez-nous, rejoignez-nous, et ensemble, nous pourrons transformer ce monde en un paradis.
Simdi, bize ayakkabılarınla ayak izlerinin uyduğunu kontrol etmekle vakit harcatma ve bu şeyi nasıl durduracağımıza dair yardım et.
Épargnez-nous la comparaison des empreintes et aidez-nous.
İnanış ve esrarlılık karışımı da bir tür İncil numerolojisi kullanmış olabileceğini akla getiriyor. Bunda bize yardım edebilmeni çok isterim.
Ce mélange entre religion et occultisme suggère qu'il utilise un genre de numérologie biblique, et j'espère vraiment que tu vas pouvoir nous aider là-dessus.
Oh tanrım yardım et bize.
Que Dieu nous aide.
Pudranı alıp küçük deneyini yapabilirsin. İşe yaramazsa, bize yardımı olmazsa uzman birini çağıracağım ve bunu halledecek.
Fais tes petites expérimentations - - mais si ça ne marche pas, ou si ça ne nous aide pas - - j'appelle le démonologiste et on le laisse s'occuper de ça.
Araştırma yaptım. Bize yardım edebilecek birilerine baktım. Bu hatun, Dianne.
J'étais en train de chercher sur Internet - - des gens qui pourraient nous aider - - je suis tombé sur ce site, et il y a cette femme, Diane - - comme sur la planche Ouija - -
Evet, ama 30 yıl önce İspanya orayı, gelip bize saldırıp, Cezayir çöllerine süren ve Amerika'nın yardımıyla çevresi mayınla sarılı bir set inşa eden Fas'a devretti.
- Oui. Mais il y a trente ans, l'Espagne l'a cédée au Maroc, qui a envahi le pays et nous a expulsés dans le désert d'Algérie. Ils ont érigé un mur plein de mines avec l'aide des USA.
Genel anlamda, benim işim yani departmanımın işi sorunların veya fırsatların boyutlarını analiz ederek yargı sürecini tanımlayıp bize en iyi yardımı verebilecek şirketi tespit ederek, işi onlara vermektir.
Et en tant qu'avocate principale, mon rôle, ou plutôt le rôle de notre service interne, est d'analyser la dimension du problème ou l'opportunité, de déterminer les compétences et d'impartir nos affaires aux entreprises et aux talents qui peuvent nous aider le plus.
Bize yardım edebilecek, hapishaneden yeni çıkmış birkaç kişi tanıyorum.
Je connais des types qui sont sortis de prison et pourront nous aider.
Karşı saldırıya geçiyoruz ve sen de bize yardım ediyorsun, seni şişko tatil salağı.
On va riposter, et tu nous aideras, gros crétin du temps des fêtes.
Ara ve bize yardım getir.
Appelez et trouvez-nous de l'aide.
Eğer bize yardımcı olmazsan, pek işe yaramazsın..... ve işe yaramazsan, o halde seni canlı tutmanın anlamı yoktur.
Si vous ne m'aidez pas, vous ne nous servez à rien et il est donc inutile de vous garder en vie.
Yardım et bize!
- Un coup de main!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]