Emir mi Çeviri Fransızca
479 parallel translation
Bu bir rica mı yoksa bir emir mi?
- Tu nous le dis, ou tu demandes?
- Bana emir mi veriyorsun?
Vous me donnez des ordres?
Kendi çocuklarımla ilgilemem konusunda bana emir mi veriyorsun Mösyöye bu yetki konusunda danıştınız mı?
Cela fait-il partie des prérogatives octroyée par monsieur que de me dicter ce que je dois faire avec mes enfants?
- Bu bir emir mi?
- Est-ce un ordre?
- Ne? Yani bir çekirgeden emir mi alıyorsun?
Tu es en train de me dire que tu obéis à une sauterelle?
Bu bir emir mi?
C'est un ordre?
- Bu bir emir mi? - Emirdir.
- C'est un ordre?
- Yeni emir mi geldi?
- Qui vous l'a ordonné?
- Hayır, lütfen... Bana emir mi veriyorsun?
- Non, je vous en prie.
Öğrencim bana emir mi veriyor?
- Me donner des ordres, vous, mon élève.
Bana emir mi veriyorsun?
Qui m'ordonne?
Bu bir emir mi binbaşı?
C'est un ordre, major?
Ne bu şimdi? Emir mi?
Dois-je le prendre pour un ordre?
- Bu bir emir mi Majesteleri?
Est-ce un ordre, Sire?
- Savasçi, komutanina emir mi veriyor?
Tu te bats pour la Grèce!
Emir mi?
Des ordres?
İstiyor musun, emir mi veriyorsun?
C'est une suggestion ou un ordre?
Şimdi de bana emir mi veriyorsun?
Tu me donnes des ordres, maintenant?
Artık emir mi veriyorsun?
Tu commandes maintenant?
Bu deli adam, hala emir mi veriyor?
Le fou continue à donner des ordres?
Hala emir mi veriyorsun?
Tu continues à me donner des ordres?
- Emir mi?
- C'est un ordre?
Emir mi veriyorsunuz hanımefendi?
Un décret, madame?
Bana emir mi veriyorsunuz?
Un ordre de vous?
Bu bir emir mi, yoksa rica mı?
- Il me demande ou il me prie?
Emir mi veriyorsun?
Vous me donnez un ordre?
Bu bir emir mi, John?
C'est un ordre, John?
Misafirlere emir mi vereyim?
Donner un ordre à des invités?
Şimdi bu bir tavsiye mi, yoksa emir mi?
C'est une suggestion ou un ordre?
Özel emir mi yazacaksın? Nasıl yapacaksın Ross?
Comment vas-tu faire?
Gizli emir mi?
Très spéciale?
Emir de mi aldın?
Vous avez des ordres?
- Bu bir emir mi?
- C'est un ordre?
Yani siz gerçeği saklaması için emir verdiklerini mi söylüyorsunuz?
Selon vous, ils lui auraient ordonné d'étouffer la vérité.
- Emir altındaydım. - Emir mi?
- J'avais des ordres.
Emir vermeye alışıksın değil mi?
Habitué à commander, hein?
İçeri alınmamam için sana emir verdi, değil mi?
- Il a donné des ordres?
- Kaligula yeni emir verdi mi?
- Tu as des ordres de Caligula?
Emir gerçekten geldi mi?
Y a-t-il vraiment eu de nouveaux ordres?
Bu subay, Fort Sam Houston'da Albay Mitchell'ın emir subayı olabilir mi?
Serait-ce le commandant de Fort Sam Houston?
- Emir komutaya göre, Bu, Albay Mitchell'ın görev yaptığı birliğin komutanı olabilir mi?
Serait-ce le commandant de la région militaire où était affecté le colonel Mitchell?
10 Emir'i satıp yemek mi alıyorsunuz?
Vous les vendez contre de quoi manger?
- Anlamadım. Bu bir emir mi?
- Excusez-moi mais est-ce un ordre?
Emir almanın sona erip kişisel sorumluluğun başladığı zaman gelmeyecek mi?
À partir de quand l'obéissance entraîne-t-elle la responsabilité?
Bu bir emir mi, efendim?
Apportez le canot, M. Christian embarque. - Je vous retire du tableau de service?
Emir mi?
Ordre shogunal.
Ulak emir getirdi mi?
- Le messager a apporté des ordres?
Aranizda emir eri var mi?
Est-ce que vous avez des médicaments?
Bana emir vermeye mi kalkıyorsun?
Vous comptez me donner des ordres?
Hatta köşeden burnunuzu bile uzatmayın, yoksa işimiz biter! Kendi dükkanımda bana emir mi veriyorsun?
Tu veux me donner des ordres?
- Yüzbaşı Anders'in emir belgeleri vardı ama o Yüzbaşı Anders mi, yoksa Yüzbaşı Anders bir yerlerde ölü mü yatıyor?
- Ceux du capitaine Anders, mais est-il bien Anders, ou Anders ne serait-il pas mort?