English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ I ] / Intikam mı

Intikam mı Çeviri Fransızca

2,340 parallel translation
Ne yani intikam mı alıyorsun?
Et donc... C'est quoi? Une vengeance?
Ufak bir intikam almaya mı karar verdin?
Vous avez décidé de vous venger?
İntikam mı, adalet mi?
Vengeance ou justice?
Ucuza çalışacak birine ihtiyacımız var ve onlardan intikam almak istersin diye düşündük.
On a besoin de quelqu'un abordable, et on a pensé que vous aimeriez retourner chez eux.
Uyuşturucu alışkanlığınızı anonim olarak eleştiren blogculardan intikam almak istediniz ve Bay Edelstein'e de o blogcularda olduğunu varsaydığınız karakteristik özellikleri yakıştırdınız ama kötü niyetiniz yoktu?
Même pas vous venger des blogueurs qui ont critiqué anonymement votre consommation de drogue en les attaquant et les critiquant à votre tour à travers M. Edelstein? Mais sans préméditation?
Silver'dan, ondan intikam almam için yardım etmesini istedim.
J'ai demandé à Silver de m'aider à me venger.
Biz burada annemin ölümünün intikamı için konuşurken sen bana "sana söylemiştim" ayağımı mı çekiyorsun
Vraiment? On parle de ma vengeance sur la mort de ma mère, et tu vas te la jouer "je te l'avais dit"?
Ben de intikam için onları buraya çağırdım.
alors je les ai convoqué ici pour exiger une vengeance.
İntikam mı?
Vengeance?
Jeff Winger'dan intikam almak için yola çıktım, onu babasının hayaletiyle korkutacaktım.
J'ai monté un plan pour me venger de Jeff Winger, pour lui faire peur avec le fantôme de son père.
Burada bir çeşit intikam olayı mı dönüyor?
C'est une sorte de vengeance?
Bugün intikam almayacaksın mısın? - Hayır, Louise.
Alors, tu ne vas pas te venger aujourd'hui?
Benden intikam almaya mı çalışıyorsun?
T'essaies de me récupérer?
çünkü ruhsuz şıllıkları listenin dışında tuttuğuma eminim çok zeki olduğunu düşünüyorsun ama değilsin benden intikam almak için kardeşimi kullanıyorsun bende onun bunu bilmesini sağlayacağım herşey seninle ilgili değil Mandi.
Je suis sûre d'avoir omis les "garces mièvres" de ma liste. Tu te crois si maligne, mais tu ne l'es pas. Tu utilises mon frère pour te venger de moi.
Birinden intikam almak istiyorsan, o ben olmalıyım, değil mi?
Si tu veux te venger de quelqu'un, ce sera de moi, d'accord?
Bunun intikamını fena alacağım.
Tu me revaudras ça.
Sence onbaşı intikam saldırısına mı kurban gitti?
Le meurtre du caporal serait une vengeance pour leur capture?
Şimdi ruhun intikam almak istiyor. Erkek arkadaşım medyum olduğu için onun bedenine girmişsin.
- Votre esprit cherche à revenir ici, et comme mon copain est médium, vous êtes revenue grâce à lui.
- İşte o zaman ondan intikamımı aldım.
Et c'est à ce moment que j'ai eu ma revanche. Raconte.
Ölümünün intikamını alalım.
Aide-nous à venger sa mort.
Paul hapse girdiğinde tek bir amacı vardı, onu hapse attırdığımın intikamını almak sonra da Beth'e mektup yazıp onu görmeye gelmesi için yalvarmış.
Quand Paul est allé en prison, son seul but était de me faire payer pour le mettre là, il a donc écrit à Beth, la suppliant de venir le voir.
.. Zamirili kaltagın oglundan, intikamımı alacagım.
Parle-moi de ma mère.
İntikamımı almalıyım.
Je dois avoir ma vengeance.
İntikamımı alacağım.
J'aurai ma vengeance.
Senin öcünü almak için pek çoğunu katlederken sadece intikamın tadına vardım.
J'ai goûté à la vengeance en massacrant des créatures par dizaines, pour venger ta mort.
Masumiyetimi benden alan adama karşı beslediğim intikam hayalleri.
Des rêves de revanche contre les hommes qui m'ont pris mon innocence.
İntikamımı almaya ya da, ikinci dereceden cinayet işlemeye çalışıyorum - - hangisi olduğuna mahkeme karar verir.
- Chris, que fais-tu! J'essaie d'obtenir vengeance. Ou de commettre un meurtre au second degré.
Senden intikamımı alacağım.
Je me vengerai et ma vengeance sera terrible.
Napoli ile barışı güvenceye aldığımızı gördüler tabii. - İntikam almamızdan korkuyorlar.
Nous sommes sur le point d'assurer la paix avec Naples, ils craignent des représailles.
İntikamımı alacağım lordum.
La vengeance est mienne a dit le Seigneur.
İntikamımızı alacağız.
Ah, la vengeance sera notre.
Ölü bir adamımız var, intikam almak isteyecekler.
On a un mort sur les bras. Et un mort, ça se venge.
Aç kaldık ve o kokuyu tekrar alacağımızı umarak intikam alacağımız günü bekledik.
Et nous étions affamés et nous attendions, dans l'espoir de le sentir à nouveau. Et de nous venger.
Kanca burunlu, kıllı, büyücü bir kocakarı ayırdı! Gerçek aşkın iğnesi çıksa da onu gıdısından soksa yine de aşkı tanımaz, ben de ondan intikamımı almak için her şeyi yapardım şayet muazzam Fae gücünden dehşete düşmeseydim.
Ça vient d'une vieille bique, une sorcière au nez crochu, qui ne verrait même pas l'amour s'il était sous son nez et lui mordait les fesses, et sur qui je devrais abattre une cruelle vengeance,
Korkunç ama kendisi, kadınların kendisine yanlış yapan erkeklerden intikam almasına yardım eder.
Mais parfois elle aide les filles à se venger d'un gars qui s'est mal comporté.
Slav kadınlara, onlara yanlış yapan erkeklerden intikam almalarında yardım eden iğrenç bir cadı.
C'est une sorcière qui aide les jeunes femmes slaves à se venger des hommes.
Bu sabah arkadaşlarımı öldürenlerden intikam almaya Peder Jack Landry'den başlayarak.
Venger mes amis qui ont été tués ce matin, en commençant par le père Jack Landry.
- Eski bir dostumun sözleri bir keresinde beni, Londra Metro'sunda,... kardeşimin intikamını masum tünel kazıcılardan çıkarmaya çalışırken yakalamıştı.
Les mots d'un vieil ami... qui m'a trouvé une fois dans les souterains de Londres, tentant de venger mes soeurs sur des creuseurs de tunnels complètement innoncents.
Zamanı gelince intikamımızı alacağız.
nous aurons, un jour, notre revanche.
İntikam istiyordum. Denizcilere katıldım. Irak'a gittim.
Je suis allé en Iraq en tant que Marine.
Haftalarca intikamım için plan yaptım.
J'ai comploté ma revanche pendant des semaines, mais rien n'allait.
Yani sinsi bir intikam planı bulmak için sadece bir saatimiz var. Geride iz bırakmayacağım ustaca hazırlanmış karmaşık bir plan.
Il ne nous reste donc qu'une heure pour élaborer un plan de vengeance, si ingénieux qu'ils ne penseront jamais à moi.
Kılıcını Aerys Targaryen'ın sırtına saplayarak babamın intikamını mı alıyordun?
Frapper dans le dos Aerys Targaryen aurait vengé la mort de mon père?
Ben içeriye sızabilirsem ailemin intikamını alabilirim.
Si je m'infiltrais, je pourrais venger ma famille.
İntikam mı?
Une rancune?
Yakalandım diye de, koca bombalarla intikam almaya mı çalışıyor?
Une fois attrapé, il lance une bombe?
Kocanıza duyduğum sevgi için, bırakın ölümünün intikamını alayım.
Pour l'amour que je portais à vôtre Seigneur de mari, laissez moi venger sa mort.
İntikamını alacak mısın?
Vous me faites une petite vengeance?
Arkadaşlarımın intikamını alacağım.
Je vengerai mes amis.
İçeride olsaydım ailemin intikamını alabilirdim.
Si j'étais infiltrée, je pourrais venger ma famille.
Ama içlerinde olsaydım, ailemin intikamını alabilirdim.
Si j'étais infiltrée, je pourrais venger ma famille.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]