English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ I ] / Italyan mı

Italyan mı Çeviri Fransızca

751 parallel translation
Ben İtalyan'ım. İtalyanca konuşurum.
Je suis italien, je parle cette langue.
Sanırım 300 kutu İtalyan sardalyesi var.
On a, je crois, 300 boîtes de sardines italiennes.
İtalyan da yardım etsin.
L'Italien vous aidera.
Eline biraz para verip gönderdim... bunun üzerine kızım olduğunu söylediği çocuğu bana bırakıp... bir İtalyan ressamla kaçtı.
Je l'ai chassée, avec de l'argent, puis elle a filé avec un peintre italien, en me laissant ma soi-disant fille.
Sen de bizim gibi İtalyan mısın?
Vous êtes italien?
İtalyan kızlarına bayılırım dillerine, gözlerine, saçlarına, vücut yapılarına.
J'aime les ltaliennes. Leur beau langage, leurs yeux, leurs cheveux, leurs corps...
Güzel bir İtalyan kızla nişanlıyım.
Je suis fiancé à une magnifique Italienne.
İngiliz bir anne ve İtalyan bir babadan doğan sağlıklı bir bebektim - Babam, beni dünya gözüyle gördükten hemen sonra kalp krizine yenik düşmüştü.
Je fus un robuste bébé, né d'une mère anglaise et d'un père italien lequel tomba raide mort dès qu'il m'aperçut.
Zaman, Lionel'dan intikamımı almamı sağlamıştı. Ve bir İtalyan atasözünün dediği gibi :
Le temps m'avait vengé de Lionel et d'après le proverbe.
- İtalyan'ım. - Bir zamanlar İtalya'da yüzmüştüm.
- Je suis allé nager en Italie.
- İtalyan'a benzemiyorsunuz. Alman mısınız?
Vous n'avez pas l'air d'une italienne, vous êtes allemande?
Sonra onu İtalyan restoranına akşam yemeğine götürdüm. Yemekten sonra iki brendi ısmarladım.
Je l'ai emmenée manger chez Giuseppe... et je nous ai commandé quelques cognacs.
Sustur şu mereti. İstediğim kadar gürültülü çalarım, pis İtalyan!
- Je joue comme je veux, macaroni!
"Pis İtalyan" mı?
Macaroni!
Sadece dostlarım bana "İtalyan" der!
- Il n'a pas à m'insulter!
Maggio'yu hatırladın mı? Şu pis İtalyanı mı?
- Maggio, vous connaissez?
Ya, İtalyan mı?
En Italie?
Ben kuzenim gibiyim gerçek bir İtalyanım.
Moi, je suis comme mon cousin, une vraie Italienne!
Ben bir İtalyan kadınıydım, evli bir kadın hayatında daha önce hiç uçarı bir şekilde davranmamış bir kadın.
Moi, une femme italienne! Une épouse irréprochable!
Yarın Venedik'den ayrılıyorum. İtalyan Ordusunun karargâhına ulaşmalıyım.
Je partirai moi-même demain, pour le quartier général des forces italiennes.
Sonra bunlar İtalyan bürosunca tamamlanması için Mr. Burgoyne'a verilir.
Ensuite, ils sont remis à M. Burgoyne pour autorisation par le bureau italien.
- Yarı İtalyan mısın?
- Vous êtes à moitié italienne?
- Oğlum senin yarı İtalyan olduğunu söylüyor.
- Mon fils m'a dit que vous étiez à moitié italienne.
5 dakikaya kadar sahne alıyorum ve benim İtalyan sahne arkasında bekliyor.
— Je me taille. Mon Italien doit m'attendre.
- Kız İtalyan mı diyorum? - Bilmiyorum.
Est-elle italienne?
- Bir İtalyan purosu alır mısın?
- Une patte d'éléphant?
Dostlar, vatandaşlar, İtalyan kardeşlerim! - Biraz bağış toplayalım.
Amis de Civitella, frères, sœurs, je vais faire une collecte
Onları dışarıda yakaladık, komutanım. Bizim sipere girmişler. İtalyan askerleri.
On les a cueillis à côté. lls nous ont pris nos capotes.
- Seninleyken tam İtalyanım.
- Avec toi, je suis entièrement italien.
"İtalyan kölelerinin Spartacus adlı generaline... gönderen lbar M'hali, Delos adasının Kilikyalı valisi".
"Au général des esclaves italiens appelé Spartacus... d'Ibar M'hall, gouverneur cilicien de l'île de Delos."
İtalyan mı?
Italien?
Ne yapalım, İtalyan'ı ameliyat etmeliyiz.
Demain il faudra opérer l'Italien.
Bay Başkan, sayın delegeler ve benim seçkin İtalyan meslektaşım.
M. Chairman, fellow delegates... and my distinguished colleague from Italy.
İtalyan'ı sakalından yakaladığım gibi... "Onunla daha samimiydim." ... başlardım bağırmaya :
J'ai pris l'Italien par la barbe car je le connaissais mieux, et j'ai crié "Arrêtez!"
Bizim bir sürü İtalyan şarkımız da var. "Volare" gibi, ancak daha iyi.
Nous avons aussi une chanson italienne, comme "Volare", mais mieux.
Marketteki bütün İtalyan yemeklerini aldım.
De la cuisine italienne.
Burada senin de hoşlanacağın bizim yazdığımız İtalyan numaralarından biri var.
Il y a cette chanson italienne... qui pourrait vous intéresser.
Gayet iyi gidiyorum. İtalyan şarkısını yeni sattım.
J'ai vendu la chanson italienne.
Başka bir İtalyan şarkısına ihtiyacım var. Örneğin içli bir şey.
Une autre chanson italienne, comme si j'en avais pas assez.
En iyi şansımız bir İtalyan gemisi. - Bu gece 12'de Napoli'den kalkıyor.
Il y a un bateau italien qui part à minuit de Naples.
Bir de şu karideslerden alayım. - İtalyan.
Et je vais prendre quelques scampi.
Ben İtalyanım.
Je suis italienne.
Ben İtalyanım! Beni kurtarın!
Je suis italienne!
Seni Mustang'lerin içinde, İtalyan takım elbiseleriyle, şık bir apartman dairesinde ve güzel kadınlarla görmek istiyorum.
Il te faut une Mustang bicorps, des costumes italiens, un bel appartement et une super nana!
Leicester'da 100 şiline aldığım İtalyan gümüşünden bir kupa.
Une coupe italienne en argent que j'ai payée 100 shillings.
Ben de geceleri İtalyan maskeleri takacağım.
Ainsi, pour le soir, il me faudra aussi des masques italiens,
Dinleyin, hey, siz İtalyan falan mısınız?
Dites. Les gars. Vous êtes Italiens?
- Etli İtalyan Çorbası mı?
- Un petit minestrone?
- Jack, kokusunu aldığım Etli İtalyan Çorbası mı?
- C'est du minestrone que je sens?
Ama bana baktı ve o yumuşak İtalyan gülümsemesini gösterdi, o yumuşak İtalyan elleri ile beni okşadı.
- Mais il m'a regardée et il m'a souri avec ce doux sourire italien et il m'a tenu avec ses douces mains italiennes.
Kesin, başlarında onları dolduruşa getiren Togliattilerinin olduğu İtalyan tarım işçileri vardır.
Menés par des manœuvres italiens la tête farcie de leur Togliatti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]