English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ M ] / Miriam mı

Miriam mı Çeviri Fransızca

113 parallel translation
İsminiz Miriam mı?
C'est vous, Miriam?
İsminiz Miriam mı?
Vous appelez-vous Miriam?
Miriam mı, asla.
Mais non, pas Miriam.
- Miriam mı?
Miriam?
Sayın Başkan, beni hatırladınız mı, Miriam Marsh?
"Mr. le Président, vous ne vous souvenez pas de moi - Miriam Marsh?"
Yardım edemedim, Miriam - çok üzgünüm -
"Je n'ai pas pu l'empêcher, Miriam! Je suis désolé -"
Miriam'm eli sabah akşam hep işte. Ağzından da tek kötü söz çıkmaz.
Du matin jusqu'au soir, les mains de Miriam s'activent.
Bak, Hazell...
- Répète à Miriam ce que tu m'as dit.
Miriam, kötü haber mi getirdin? Yalnız konuşalım.
Saül, Miriam, m'apportes-tu une mauvaise nouvelle?
Kıskanmayı uzun zaman önce bıraktım, Miriam.
Il y a longtemps que je ne le suis plus, Miriam.
Miriam sırtımızdan düşmelerini isteyecek, değil mi canım?
Miriam les remettra à leur place, n'est-ce pas?
Miriam hilekâr bir takım politikacıdan korkacak biri değil.
Miriam n'a pas peur de quelques politiciens véreux.
Bir otomobil kiraladım Miriam.
J'ai loué une voiture pour toi.
- Bunu bana yaptırma Miriam.
Ne m'oblige pas à le faire.
Hayır efendim, Bayan Miriam. Sanırım sana güvenmezdim.
Sûrement pas!
Miriam benim kimseyle ciddi bir birlikteliğim olmasını istemiyor, canım.
Chérie, c'est juste que Miriam veut rigoler un peu.
Miriam harcamalarımı çok sıkı kontrol ediyor.
Miriam me verrouille le budget.
- Ben Miriam.
Je m'appelle Miriam.
Miriam olağanüstü. En iyi arkadaşım oldu, ama John...
Miriam est ma meilleure amie.
Rahibe Miriam'ın beni sevdiği kadar mı?
Autant que Mère Miriam m'aime?
Her şey boka sardı, Miriam beni evden attı, dostum.
C'est la merde, papa. Miriam m'a jeté.
Yani, orada bir hayatım var, Miriam olmasa bile.
J'ai une vie là-bas, même sans Miriam.
"Çılgın Miriam'ın yanına neden taşındım sence."
Mais, tu sais, j'ai essayé, tu sais, mais c'était plus fort que moi. "
Bana defalarca kez Miriam'ı terk edeceğini söyledin.
Tu m'as dit et redit que tu laisserais Miriam!
Bazen, eğer arada gerçek bir aşk varsa ve kişi yaptığı hatanın farkındaysa, bağışlanma olasılığı da vardır. Miriam'ı tanırım.
Parfois, quand il y a un amour véritable... et un aveu sincère de la faute, il peut aussi y avoir du pardon.
Miriam'ı tanırım.. Onun değerleri, duyguları, sosyal çevremiz...
Je connais bien Miriam ses valeurs, ses sentiments, sa place parmi nos amis et collègues.
Ben Miriam.
Je m'appelle Miriam.
Miriam ve Beulah, ayinden çıktığımızda seni görünce ne düşündüler biliyorum.
Miriam et Beulah... je sais bien ce qu'elles pensaient en sortant.
Fakat biliyorsun Miriam benim ortağım.
Mais Miriam est toujours ma partenaire en affaires.
Ama Miriam kefaleti ödemek istediğini söyledi.
La famille de ma femme a fait mettre ses bien sous séquestres, mais Miriam m'a dit qu'elle verserait la caution à mon nom...
- Miriam mı?
- Miriam?
Miriam Langford'a aramaya başlamasını söyleyebilirsin... çünkü ben orada olmayacağım.
Vous diriez à Miriam Langford... de commencer à chercher parce que je ne m'occuperai plus de vous.
Bubba'yı ben alırım Miriam.
J'emmène Bubba, Miriam.
- Sen Mısır Prensi değilsin. - Miriam!
Tu n'es pas un Prince d'Égypte.
Eğer Miriam'ı görürsem meme uçlarını ısıracağım ve kulaklarından asıp sikeceğim!
Si je vois Miriam je vais lui mordre les tétés, l'accrocher par les oreilles et la niquer!
Miriam gibi küçük kızlar tehlikede. Canım Vadim Timurovich.
Ce sont des fillettes comme Mariam qui sont en danger, mon cher Vadim Timurovitch.
Adım Miriam Hayat Kan, Zaara'nın annesi.
Je suis Mariam Hayaat Khan. Je suis la mère de Zaara.
Miriam sana iyi davrandı mı?
- Miriam est plus gentille?
Muhteşem.Kızın adı, uh... Miriam'dı, ve yabani bi mantarı vardı, üç hafta falan hastanede kaldı, ve alerjik reaksiyon geçirdi... Tanrım, bayrak yarışını kaçırdı, ve...
Elle s'appelait Miriam, elle a bouffé un champignon, elle a fait trois mois d'hosto, réaction allergique, elle a raté la course de relais.
Miriam... Her tarafım ıslandı.
Miriam, je suis toute mouillée.
Zaman ayırdığın için teşekkürler, Miriam.
Merci de m'avoir accueilli, Miriam.
Ülkeyi terk edeceğim, Miriam'ı da yanıma alacağım.
Je quitterai le pays, et j'emmènerai Miriam avec moi.
Büyük ihtimalle benden önce evde olursun. Miriam'ın altıda çıkması lazım.
Tu rentreras probablement avant moi, et Miriam doit partir à 18 heures.
Adım Miriam Walters.
Je suis Myriam Walters.
Olabilir, Miriam zaten kitap zevkimin içine etti.
Miriam m'a gâché toute la suite.
Tatlım dediğin kişi Özel Ajan Miriam Holtz.
C'est agent spécial Miriam Holtz, mon coco.
Miriam öldü, anlıyor musun?
Ils ont eu Miriam. Vous m'entendez?
Mississippi'de, Miriam'a bu tehdit mektubunu yazacak birisi var mıydı?
Vous connaissez quelqu'un dans le Mississippi qui aurait pu donner cette lettre de menace à Miriam?
Bütün sabahımı Miriam'ın yarasını diğer kaza yaralarıyla karşılaştırmakla geçirdim.
J'ai passé toute la matinée à comparer la plaie à la tête de Miriam avec d'autres accidents de piétons.
Miriam'ı mı?
Miriam?
Miriam'a çarpan arabanın mı?
de la voiture qui a heurté Miriam?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]