Oraya giremezsin Çeviri Fransızca
156 parallel translation
- Evet ama oraya giremezsin.
- Oui, mais pas question d'entrer.
Burada! Oraya giremezsin.
Je venais chez vous, avant... il y a des années, avant la guerre.
Oraya giremezsin!
Ecoutez! Votre chambre!
- Oraya giremezsin.
- Vous pouvez pas entrer!
Hey! Oraya giremezsin delikanlı!
Vous avez pas le droit d'entrer.
Oraya giremezsin.
N'allez pas plus loin.
Hey, oraya giremezsin!
Interdit d'entrer!
Oraya giremezsin.
Vous ne pouvez pas entrer.
Skippy, oraya giremezsin.
- C'est défendu d'entrer.
- Bir dakika, oraya giremezsin.
- Attendez, monsieur...
- Oraya giremezsin!
- N'y va pas.
Oraya giremezsin!
Vous ne pouvez pas entrer!
- Oraya giremezsin. - Girerim.
- On n'a pas le droit d'y aller.
Oraya giremezsin. - Dünyalar aşkına! Ne olu..
Il est interdit d'entrer ici.
Oraya giremezsin.
N'approche pas de ça!
Bekle! Oraya giremezsin! Alev, söndürme sistemini devreye soktu!
N'entrez pas, l'incendie a déclenché une dispersion d'halon...
Oraya giremezsin!
Qu'est-ce que vous faites?
Oraya giremezsin.
Tu ne peux pas aller là-dedans.
Oraya giremezsin.
Vous n'avez pas le droit d'entrer.
Oraya giremezsin.
Impossible à ouvrir. Inaccessible.
- Oraya giremezsin.
- N'y va pas.
Dur! Oraya giremezsin!
On n'entre pas comme ça!
- Oraya giremezsin!
- Vous ne pouvez pas entrer là-dedans!
Oraya giremezsin.
Tu n'as pas le droit d'aller là.
- Bak, oraya giremezsin.
- S'il te plaît, n'entre pas là.
- Oraya giremezsin Angela!
- Angela, tu ne peux pas aller là-dedans.
Hayır, tekrar oraya giremezsin!
Non, tu ne peux pas y retourner!
- Oraya giremezsin.
- Vous ne pouvez pas entrer.
Dur biraz, oraya giremezsin
Je vais me gêner.
- Yanında yetişkin olmadan oraya giremezsin. - Kumar oynamayacağım.
Son accès est aussi interdit aux enfants.
Oraya giremezsin, korumaları vardır. Her tarafa güvenlik... kameraları yerleştirmişlerdir.
Tu ne peux pas y aller, parce qu'il faut une carte et il y a les caméras...
Oraya giremezsin!
Vous n'etes pas autorisé a entrer
- Evet, umurunda. Oraya giremezsin.
Entre pas là-dedans.
Oraya giremezsin.
Tu ne peux pas entrer!
Dur. Oraya giremezsin.
Vous ne pouvez pas passer.
- Oraya giremezsin dostum.
- Tu n'entres pas.
Oraya giremezsin.
Tu n'y auras pas accès... ça y est, j'y suis.
Görüyor musun? Oraya bununla giremezsin. Yamalı ; üstelik ütüsü bile yok.
Mais tu ne pourras pas y entrer accoutré de la sorte.
Oraya sen giremezsin.
- Non, c'est un bastringue mal famé.
Oraya boşuna gidiyorsun. Asla içeri giremezsin Orası sürekli döner ve onu durdurmanın bir yolu da yoktur.
jamais.
Fakat oraya çıplak giremezsin.
Mais tu ne peux pas pénétrer en ce lieu, nu.
Bara böyle gidemezsin. Oraya silahla giremezsin.
Tu peux pas te pointer comme ça, avec une arme.
- Oraya asla giremezsin. - Sen girersin.
- Tu ne pourras jamais entrer.
- Oraya giremezsin.
- Il faut un mandat.
Hayır! Oraya yine giremezsin!
Tu ne dois pas y retourner.
Neyi mi zor? Oraya öylece giremezsin.
Comment vais-je entrer chez eux?
Oraya öyle giremezsin.
Vous ne pouvez pas entrer comme ça.
- Oraya doğruca giremezsin.
- C'est trop risqué. Vous...
Evet, sen giremezsin oraya.
Vous ne devez surtout pas y entrer.
Hayır, Sana diyorum ki, oraya bana büyük bir Güneyli karşılaması vermeden giremezsin.
Non, vous pouvez pas entrer sans me donner ce chaleureux accueil du Sud.
Oraya giremezsin.
N'entrez pas.
oraya giremezsiniz 51
giremezsiniz 38
giremezsin 31
oraya 298
oraya git 101
oraya gidiyorum 49
oraya geliyorum 69
oraya gidelim 54
oraya koy 38
oraya gidemezsin 37
giremezsiniz 38
giremezsin 31
oraya 298
oraya git 101
oraya gidiyorum 49
oraya geliyorum 69
oraya gidelim 54
oraya koy 38
oraya gidemezsin 37
oraya gitmek istemiyorum 20
oraya bak 56
oraya gitmeliyiz 19
oraya gidin 38
oraya hiç gitmedim 28
oraya geç 17
oraya gitme 62
oraya gittim 26
oraya otur 27
oraya gitmeyin 17
oraya bak 56
oraya gitmeliyiz 19
oraya gidin 38
oraya hiç gitmedim 28
oraya geç 17
oraya gitme 62
oraya gittim 26
oraya otur 27
oraya gitmeyin 17