Senden mi Çeviri Fransızca
1,700 parallel translation
İşler senden mi soruluyor zannettin?
Ce ne sont pas tes affaires.
Ne yani senden mi korktu? Haydi.
Tu lui aurais foutu la trouille?
Bu senden mi kaynaklanıyor, yoksa TV'yi dadı olarak kullanmanızdan mı?
C'est grâce à vous ou à la télé baby-sitter?
Neyin doğru olduğunu senden mi öğreneceğim!
Viens pas me dire qui veut quoi!
Telefon sesi senden mi geliyor?
Regardes où tu le tiens!
Sonra, o senden mi beslendi?
Donc elle... elle s'est nourri de vous?
Sen gerçekten çocuğun senden mi olduğunu düşünüyorsun?
Tu penses vraiment que c'est ton gamin?
Senden mi yardım istedi?
Il t'a demandé de l'aider? Wow.
- Senden mi çalmışımdır?
S'il vous plaît?
- Biri senden mi hoşlanıyor?
- Ou quelqu'un t'aime bien?
Benimki kimden, senden mi?
Et moi je ressemble à qui, à toi?
- Yani Madison senden mi alıyordu?
- Donc... Madison vous en acheté?
Sence oturup senden mi bahsediyoruz?
Tu crois qu'on parle de toi?
Çünkü senden hoşlanıyorum. Bu yeterli bir sebep değil mi?
Parce que je t'aime bien, c'est pas suffisant?
Senden daha iyi göründüğü için mi?
Il était plus beau que toi?
- Bebek senden değil mi? - Hayır.
- Le bébé n'est pas de vous.
Strauss, bana pislik atmak için senden yardım istedi değil mi?
Je pense que Strauss vous a demandé de quoi me virer.
Senden de çok hoşlanıyordu, değil mi?
Elle t'appréciait.
Söylemiştim değil mi? Bedavaya senden bir şeyler öğrenmeye niyetim yok diye.
Je vous l'ai dit : j'ai pas l'intention d'étudier à l'œil!
Sahiden de ömrün boyunca kimse suratına "senden nefret ediyorum" demedi mi?
Tu as vraiment passé toute ta vie sans dire "Je te déteste" à quelqu'un?
Burada senden mi bahsediyoruz?
Quand est-ce que c'est justifié?
Ee... Onu senden gerçekten çalmadım, değil mi?
Je ne te l'ai pas vraiment volée, alors?
Cho senden gözlerini alamadı, değil mi?
Cho ne t'a pas lâché des yeux.
O acemi artık senden tavsiye falan almaz, değil mi Colette?
Le plongeur ne te demandera plus de conseils, hein, Colette?
Janice Avery senden tavsiye mi istedi?
Janice Avery t'a demandé conseil?
Yoksa sokaklarda yaşıyorsun diye senden utandığı için mi?
Il a honte de toi parce que tu vis dans la rue?
- Senden para istedim mi?
Est ce que je t'ai demandé de l'argent?
Senden de mi bebek zırıltısı duyacağım?
Tu vas faire ta pleureuse toi aussi?
Birinin nasıl olup da senden hoşlanabileceğini merak ettin mi hiç?
Te demandes-tu comment quelqu'un peut t'aimer?
Yani senden başka herkes mesaj gönderiyor, öyle mi?
- Donc tout le monde envoie des SMS sauf toi?
Senden yaşIı biri sana teklif etti mi? Evet veya hayır!
Dis à la Cour si un homme mûr t'a invitée à dîner, oui ou non?
Senden yardım istedi mi?
Il t'as demandé de l'aide?
- Senden mi öğreneceğim.
J'allume un joint si je veux. - La ferme.
Yani eğer bir erkekle yatmazsan senden hoşlanmayacak diye mi düşünüyorsun?
Si tu couches pas, on t'aime pas?
Neden? Fransız'ım diye mi yoksa senden daha genç olduğum için mi?
Parce que je suis français?
Yok, senden değil. İsmin Tyler'dı değil mi?
Non, ce n'est pas á cause de toi...
Onu senden aldılar, değil mi?
Ils te l'ont enlevée, hein?
Senden izin mi almam gerekiyordu onu çağırmak için?
Il fallait demander ta permission avant de l'inviter?
Peki şimdi şimdi senden istediğim - Ne? Diş mi?
Ok, maintenant, voilà ce que tu dois faire.
Sanırım Tanya senden hoşlanıyor. Sahi mi?
- Je crois que Tanya t'aime bien.
Kardeşin senden cenazeye gelmemeni mi istedi?
Ta soeur te demande de ne pas aller à l'enterrement?
Senden "bu" Mike Cannon " diye söz etmiyorum, değil mi?
Je ne parle pas de toi en disant "ce Mike Cannon", n'est-ce pas?
Ya da ne yaptığımızı? Zayıf mı, uzun boylu mu, senden güzel mi?
Si elle est mince, grande, si elle est plus fraîche que toi.
Juliet senden Ben'i öldürmeni istedi mi?
Est-ce que Juliet vous a demandé de tuer Ben?
74 diğer "Büyük Pisiler" senden önce mi geliyor?
Il y a 74 bigkitty avant toi?
Gracen... sence Leila'nın senden daha fazla para kazanıyor olabilir mi?
Tu crois que Leila peut gagner plus d'argent que toi?
Senden etkileniyor, değil mi?
- Vous l'attirez, je me trompe?
Şunu söylemem gerekirse, bu tamamen beklenmedik bir olay, ama senden bahsettiğimizde bu beklenebilir, değil mi?
Je suis tenté de dire que les évènements prennent un tour inattendu. Mais s'agissant de toi, je n'en suis pas surpris.
Senden açıklama beklediğimi mi zannediyorsun?
Tu crois que je veux une explication? Je m'en contrefous.
İşte sana yardım ediyorum. Senden bana çıkış yolunda yardım edersin artık, değil mi Mikey?
Donc si je t'aide maintenant, je suis sur que tu m'aideras plus tard, hein, Mikey?
Adele'in senden ayrılması gibi şeyler mi?
Comme quoi, le fait qu'Adèle t'ait quitté?