English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Y ] / Yardımcım

Yardımcım Çeviri Fransızca

13,538 parallel translation
Tanrı yardımcım olsun, keyifle Grease'e eşlik etmeye bir türlü dayanamıyorum.
Dieu me vienne en aide, je ne peux pas résister à une bonne chanson de "Grease".
Yardımcım Ursula'yı arayayım da bana gerekli malzemeyi getirsin.
Mon assistante Ursula va venir et m'apporter ce dont j'ai besoin.
- Tanrı yardımcımız olsun.
Mon dieu aide-nous.
Yılbaşı yardımcım! Beni mi çağırdın?
Qui, moi?
- Tanrı yardımcım olsun.
"Que Dieu me vienne en aide."
- Tanrı yardımcım olsun.
Que Dieu me vienne en aide.
Will, bu Katherine Dunn, müşteri hizmetlerinde başkan yardımcımız.
Oh, Will, voici Katherine Dunn, Vice-présidente de notre service client.
"Tanrı yardımcım olsun."
Je le jure devant Dieu.
Tamam. Daha iyi hissetmene yardımcı olacak ilaçlar vereceğiz, tamam mı?
Nous avons des médicaments qui vont t'aider à te sentir mieux, d'accord?
Torbayla yardımcı olacağım.
Je vais la ventiler.
Üzgünüm, daha fazla yardımcı olamayacağım.
Désolé, de ne pouvoir pas aider plus.
Özgeçmişinizde Başkan Yardımcısı olduğunuzu yazdığınızdan mı kovdular sizi?
Ils vous ont renvoyée pour avoir menti sur votre CV?
Müdür Yardımcısı Mayfair son gelişmelerle ilgili bilgi verdi.
La directrice adjointe Mayfair m'a pris de vitesse.
Bakalım arkadaşımız bize yardımcı olabilecek mi.
Allons voir si notre ami en détention peut nous aider.
- Belli konularda yardımcı oldu.
- Il m'a été utile à certains moments.
Sabah Yardımcı Direktör Rovick ile toplantım var.
J'ai une réunion demain matin avec la directrice adjointe Rovick.
Biliyorum kulağa hiç hoş gelmiyor ama ben yardımcı olmak için buradayım.
Je sais que ça peut sembler inquiétant, mais je suis ici pour aider.
- Yardımcı olabileceğimiz bir konu var mı?
Tout ce que nous pouvons faire pour aider?
Bana Nick ile ilgili yardımcı olabileceğini söylemiştin.
Tu dis que tu pourrais m'aider Nick.
Bildiğiniz üzere Amy'nin doğum gününü onunla kutlayacağım. Mükemmel hediyeyi seçmemde bana yardımcı olabilirsiniz.
Comme vous le savez, je vais fêter l'anniversaire d'Amy avec elle, et j'aurais besoin de votre aide pour m'aider à choisir le cadeau parfait.
- Bana yardımcı olabilir misin?
Vous pouvez m'aider?
Tarifi yeniden yazmana yardımcı olayım.
Regardez, laissez-moi vous aider à recréer.
O evi listeme almama yardımcı olduğunuz için tekrar teşekkürler.
Salut les gars, merci encore de m'aider à faire cette liste.
Paige ise dünyayı anlamamıza yardımcı olurken biz de onun dahi oğlunu anlamasına yardım ederiz.
Et Paige traduit le monde pour nous et nous l'aidons à comprendre son fils surdoué
- Bilgisayarın başına geçtiğinde sana yardımcı olacağım.
Quand tu es à l'ordinateur, je te guiderai.
Eski iş arkadaşınıza yardımcı olabilir misiniz?
Puis il m'a frappé la tête contre le miroir.
Yardımcı olayım mı beyler?
Besoin d'aide les gars?
Biz yaparız. Seve seve yardımcı oluruz.
Un des couples aimerait-il m'aider à faire la démonstration
Bildiğin gibi son bir kaç yıldır programı son derece yardımcı buluyorum ve o desteklere olan minnettarlığımda hiç bir tereddüt yok.
Comme vous le savez, le programme m'a été très utile ces dernières années, et ma reconnaissance n'a jamais faibli.
Yardımcı olacağını mı düşünüyorsunuz?
Vous pensez que ça aiderait? Mais vous semblez tous les deux très campés sur vos positions. Oui.
Burada olmamız bile senin hatan olduğuna göre, işe yaramaz bir pislik gibi davranacağına havayı bırakıp yardımcı olmaya ne dersin?
Et puisque notre présence ici est de ta faute, pourrais-tu changer d'attitude et m'aider, au lieu d'être un abruti inutile?
Ama burada bana yardımcı olacak asistanıma güveniyorum.
Mais je compte sur mon assistant juste là pour m'aider.
Asistanına göğüs tüpü takarken yardımcı olamadım şimdi normalde olduğundan daha çok sürecek.
Je n'étais pas habilité à aider votre résident avec un tube thoracique en aveugle. et maintenant ça prend plus de temps que ça devrait.
Şimdi sizler, jüri olarak Bay Avery'yi suçsuz bulmak için, sizin polislerinizin Manitowoc İlçesi Şerif Yardımcılarının Teğmen Lenk ve Çavuş Colborn'ün 25 yaşındaki bir fotoğrafçıya denk gelip onu öldürdüğünü, cesedini parçaladığını, kemiklerini yaktığını ve hepsini Bay Avery'ye tuzak kurmak için ayarladığını söylemek niyetinde misiniz?
Vous, le jury, afin d'acquitter M. Avery, êtes-vous prêts à dire que vos policiers, les officiers du bureau du shérif du comté de Manitowoc, le lieutenant Lenk et le sergent Colborn, sont tombés sur une photographe de 25 ans... l'ont tuée, l'ont mutilée, ont brûlé ses os, et tout cela pour incriminer M. Avery?
Bu davada bana yardımcı olması için kendisine yalvardım çünkü kesinlikle tek bir kişinin altından kalkabileceği bir dava değil ve Oshkosh'te cinayet vakalarında tecrübesi olan çok fazla avukat yok.
Je l'ai imploré de m'aider sur cette affaire, car ce n'est pas le genre d'affaire où on peut avoir une seule personne et il n'y a pas beaucoup d'avocats à Oshkosh qui s'y connaissent dans les affaires de meurtre.
Bir bakıyoruz bizim tarafımızda, bize yardımcı oluyor sonra bir bakıyoruz bize kızmış, bunun gibi şeyler.
Parfois elle était de notre côté, elle nous aidait, et parfois, elle était en colère contre nous.
Bana yeniden yardımcı olmaları için Masumiyet Projesine mektup yazdım.
J'ai écrit à l'Innocence Project... pour voir s'ils voudraient encore m'aider.
- Hiç yardımcı olmuyorsun.
Tu m'aides pas.
Üst katınıza taşındım ve yine de bana yardımcı olmuyorsunuz.
Je viens juste de déménager au-dessus de chez toi et tu peux toujours pas assurer.
Yardımcı olabileceğim bi konu var mı?
Est-ce que je peux vous aider? - Non.
Her açıdan size yardımcı olacağım.
Je suis ici pour vous assister de quelque manière que ce soit.
Ne yani, yardımcısı falan mısın?
Tu es qui, son acolyte?
Bir hafta içinde iki işimi 30'lu yaşlardaki insanlara kaptırdım Cammy sağ olsun on yaş genç görünmem için yardımcı oldu.
J'ai perdu deux jobs en une semaine pour des gens dans la trentaine. Donc Cammy était volontaire pour me faire paraître dix ans de moins.
Hadi bakalım, başkan yardımcısı.
Au travail, V.P.
Üzgünüm, ama beni başkan yardımcısı yapmak istiyor.
- Je sais. Mais elle m'a fait Vice Président.
"Bilimin çözemediği davranışlarımızı analiz etmemize yardımcı oluyor" mu?
"Nous aident à analyser des comportements invisibles"?
Tatlım. Kıyafetini değiştirmen için sana yardımcı olacak birilerini yollamamı ister misin?
Ma chère, je peux envoyer quelqu'un... qui vous aide à vous changer?
Daha fazla yardımcı olamadığım için kusura bakmayın, eminim onu bulursunuz.
Désolé, je ne peux pas vous aider plus, mais vous la trouverez, j'en suis sûr.
Büyükannemin İngilizcesi iyi olmadığı için ben size yardımcı olacağım, olur mu?
Ma grand-mère cherche parfois ses mots, alors je vais l'aider.
Çok yardımcı oldun, sağ ol.
Ça m'aide, merci.
Bir şerif yardımcısı arandığını bana söyleyen oydu.
C'est lui qui m'a dit qu'il cherchaient des adjoints...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]