English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Ş ] / Şuraya bakın

Şuraya bakın Çeviri Fransızca

840 parallel translation
- Hey, şuraya bakın, şuraya bakın.
Hé, regarde. Regarde là.
Şuraya bakın. Buraya gelin.
Hé, viens par-là.
Şuraya bakın.
Regardez.
Muspratt, Burkitt, şuraya bakın, yemek.
Muspratt, Burkitt. Regardez, notre souper!
Şuraya bakın.
Attendez.
Albay, şuraya bakın.
Colonel, regardez!
- Hey, şuraya bakın, şuraya bakın.
- Bon sang, regardez ça.
Şuraya bakın! Taze sığır eti.
Regardez-moi ça, du frichti!
Vay anasını, şuraya bakın! Belki de sala dönmeliyiz.
Mon Dieu, vous ne pensez pas qu'il vaudrait mieux retourner au radeau.
Beyler, şuraya bakın!
Venez voir!
Şuraya bakın, bu pislikler hastaları da dışarı çıkarıyor.
Ces salauds, ils descendent les malades.
Niçin, şuraya bakın!
Regardez-moi ça!
Şuraya bakın.
- Ils ont tout.
- Hey, şuraya bakın.
Regardez ça.
Şuraya bakın.
Regardez...
Şuraya bakın efendim.
Regardez, mon capitaine.
Bir de şuraya bakın.
Regardez!
Ama... şuraya bakın!
Mais regardez!
Şuraya bakın!
Regardez.
- Kaptan Ahab, şuraya bakın.
- Capitaine Achab, regardez ça.
- Şuraya bakın!
- Hé bien.
Vay, şuraya bakın.
Ça alors!
- Steve? - Ama bu şey üstümüzde! - Şuraya bakın!
La "chose" nous a complètement recouvert!
Şuraya bakın.
Regardez!
- Adamlarımız dönüyor. - Şuraya bakın.
- Les soldats reviennent.
Sadece iki sent! Şuraya bakın! Şu küçük Bayanın yaptığına bakın...
La jeune demoiselle a de la chance!
- Şuraya bakın.
- Regardez ça.
Şuraya bakın, ne rezalet!
Mais regardez-moi ça! Quel spectacle!
Şuraya bakın ne hale geldik! Her türden kadın var!
Regardez à quel point nous en sommes.
Şuraya bakın.
Regardez ça.
Şuraya bak! Tanıdık bir sahne.
Ça n'a pas changé :
Şuraya bakın, bu yanlış adam!
Ce n'est pas notre homme!
Şuraya bakın!
- Regardez.
Bakın şuraya.
Regardez.
Baba! Şuraya bakın!
Ma petite beauté, à une heure pareille!
Şuraya bir bakın. Sigara yanıkları, lekeli halılar, bozuk süt...
Des taches partout, des mégots!
Ne diyoruz? Şuraya bakın.
" Que se passe-t-il?
- Şuraya bakın.Onlar!
Là-bas!
Biz bu seyahatte herkesi kullanıyoruz, Bay Benson, şuraya bir bakın.
- Vous plaisantez? - J'en ai l'air? Mais vous êtes du FBI.
Şuraya bir bakın hele.
Hé, regardez un peu.
Şuraya bir bakın.
Regardez.
- Şuraya bakın bir kere!
- Regardez ça!
Şuraya bak. İşte senin boz atın.
Regarde Voilà ton cheval gris
Ah, şuraya bakın!
Un espion?
Şuraya bakın!
Là-bas!
Şuraya bakın çocuklar!
Hé, attention!
Şuraya oturun. Rahatınıza bakın, tamam mı?
Asseyez-vous sur le banc.
- Şuraya bakın!
Les voilà...
Şuraya bak, nasıl da bağırıyor, utan!
Tu n'as pas honte, à ton âge! Je me sens mal!
Şuraya bir bakın beyler.
Regardez ça, messieurs.
Şuraya bak, çok erken kalkmışsın.
Tu te lèves vraiment de bon matin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]