English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Alright what

Alright what translate Turkish

608 parallel translation
Alright what?
- Ne tamam?
Alright. So, what did your buddies have to do with the murderer, and where was the guy taken?
Pekala, sizin katille ne ilginiz vardı,... ve adamı nereye götürdüler?
What is there to find out? I'm alright.
Gözetlenecek ne yapıyoruz ki?
Alright, what kind of a guy is the boss? Come on, come on.
Peki patron nasıl bir adamdır?
Alright, what did Davos have to do with the laundry?
Pekâlâ, Davos çamaşırlarla ne yapardı?
That's alright, what is it?
Elbette, ne istiyorsun?
─ Alright, what do you want to know?
Peki, bilmek istediğiniz ne?
What's important is that you're alright... and the others have been taken care of.
Önemli olan senin iyi olman. Diğerlerinin icabına bakılır.
Alright, Sabrina, what is that perfectly good reason why you shouldn't see me?
Peki, Sabrina..... benimle görüşmemen için çok iyi nedenin neymiş?
Alright. What would you suggest?
Pekâlâ, önerin nedir?
I... I could hear you that time alright, don't know what you said.
Ben... ben tamam bu sefer duyabildim, dediklerini anlamıyorum.
Alright, if that's what you want!
Tamam, istediğiniz bu ise öyle olsun!
- Yes, alright, what is it?
- Kestim işte daha ne istiyorsun?
Alright, what happens from now on is your doing, Matt.
Bundan sonra olacaklardan sen sorunlusun, Matt.
Alright, what do you want me to do?
Pekala, Tostin. Ne yapayım peki?
Your hands are sweating but that's alright because you know what it is.
Ellerin terliyor ama sorun yok, çünkü neden olduğunu biliyorsun.
Alright, I mean standing by the one you love no matter what.
Pekâlâ, ne olursa olsun sevdiğinin yanında durman gerekli demek istiyorum.
Alright, what's your theory then? That these things haven't been made bigger, we've been made smaller!
Pekala, teorin nedir o zaman?
Alright. This is what we'll do.
Ne söylersen yapacağız.
Alright. What's the date of your commission?
Ne zaman subay oldun?
Now look here, what about Barbara, are you alright?
Şimdi Barbara'dan bahset.
What happened out there, is he alright?
Ne oldu orada? O iyi mi?
Well alright, what are you doing here?
Pekala, ne yapıyorsun burada? İzinsiz dolanmak dışında?
- Alright. You show us what you can do.
Neler yapabildiğini göster bakalım.
Alright, I'll tell you what we can do.
Pekâlâ, ne yapabiliriz söyleyeyim.
Alright, see what you can do with that sign up there.
Tamam mı? Bakalım, şu tabelayı vurabilecek misin?
Alright, so he enjoys a good laugh... what's wrong with that?
Tamam, bazen gereksiz, kahkaha atıyor.. bunun neresi yanlış?
Alright, come on now, what's the joke.
Peki, söyleyin bakalım, şaka mı bu?
What's a traffic light? Alright, didn't you see that traffic light?
Trafik lambası nedir?
Alright, didn't you see that traffic light? What's a lamp post? Alright, didn't you see that traffic light?
Işık direği nedir?
Alright, let's see what's up there now.
Tamam, bakalım şimdi nereden gidiyor.
Harrison, dump the terminals buffer and print what's being transmitted as of this moment, alright.
Harrison, terminalin tampon belleğinin dökümünün çıktısını al. Bakalım ne gönderiyor.
Alright, but tell me what you're planning to do now.
Tamam, ama bana şimdi ne planladığını söyleyeceksin.
Alright. I know what you want, but not here.
Ne istediğini biliyorum ama burada olmaz.
Alright, fine. But... Tell me what he said.
- Olabilir, tamam da anlatsana, ne söyledi?
Alright, L... L what?
Peki, L. Devamı?
But I think that if more attention had been paid to what you might call the enemy's dispositions, then I think the plan would have been alright.
Fakat bana göre eğer, daha fazla ihtimam gösterilseydi ki bundan kastım düşmanın karakteridir o takdirde plân başarılı olabilirdi.
Alright, now I want you to do exactly what I tell you without asking any question, okay?
Anlasildi mi?
Alright, what do you want?
Pekala, ne istiyorsun?
Alright, what is it?
Ne var?
Alright, what we are gonna do now?
Peki, n'apacağız şimdi?
Alright, what's gonna happen?
Peki n'olacak?
Alright, so what.
Ee, n'olmuş?
Alright, what have we got?
Pekala, ne var?
Alright, let's see what you've got.
Pekâlâ, neyin varmış, görelim.
- I know. - Alright. What do you want me to do?
Pekala, benden ne yapmamı istiyorsun?
Eddie, get up there and see what the hell's happening. Billy, are you alright?
Eddie, yukarı çıkıp sorunun ne olduğuna bir bak.
Alright, taste it and see what kind of wine it is
Peki, tat o zaman, bakalım bu ne tür bir şarapmış
Once I've got involved in your Clan's business I have to listen to what you say Alright, let's go
Ama bir kere davanıza bulaştım işte sen ne dersen onu yapacağım hadi gidelim
Alright, what do you want?
Pek, ne istiyorsun?
Alright, then. What's your name?
Tamam o zaman, adın ne?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]