English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Based on what

Based on what translate Turkish

1,087 parallel translation
- Based on what?
- Neye dayanarak?
Based on what evidence?
Ne gibi kanıtlara dayanmakta?
Based on what other evidence?
Başka ne kanıt var?
- No, I think he's the suspect. - Based on what?
- Hayır, bence tek şüpheli.
Toris, we all made decisions based on what we thought was right.
Toris, hepimiz bizim düşündüğümüzün doğru olduğuna dayanan kararlar veriyoruz.
- Based on what?
- Peki neye dayanarak?
Just an educated guess based on what I know about Toni.
Sadece bir misafirin Toni hakkında ne bildiğimizi gösterir tecrübe.
- Based on what the police put together,..... I'd say they're one step short of completing their masterpiece.
- Polisin bulduklarına bakacak olursak..... şaheserini tamamlamalırına bir adım kalmış.
They were treated based on what we saw on initial exam.
İlk muayenede gördüğümüz bilgiler doğrultusunda tedavi oldular.
Based on what we know, what are our sample spaces?
Elimizdeki bilgilere göre, bizim durumumuz nedir?
Corporal, based on what your recruiter told you, is this what you expected when you signed up for the national guard?
- Bayıltabilirdi ama bayıltmadı. Beni biraz sersemleştirdi ve aşırı derecede...
Based on what the Doctor's told us, it's clear you were acting against your will.
Doktorun dediğine göre, davranışların tamamıyla normalleşmiş.
Based on what information?
Hangi bilgiye dayanarak?
Based on what?
Neyi baz alarak?
I came back here based on what she told me, OK, and she gave me her word and she lied.
Onun bana söylediklerine dayanarak buraya geldim, tamam, ve bana söz verdi ve yalan söyledi.
Based on what?
Neye dayalı?
I understand that you're giving weekly talks to your people based on what's in the book of G'Kar.
Halkından insanlarla her hafta bir araya gelip G'Kar'ın Kitabı hakkında konuşuyormuşsunuz.
Based on what?
neye dayanarak?
Based on what I've seen so far, you look for someone above average intelligence.
Aslında ortalama bir istihbarat elemanı için fazla şey görmüş biriyim.
Based on what you told me, that program's been offline over 30 years.
Bana söylediğine göre o program 30 yıldan fazla kapalı vaziyetteydi.
- So what you're saying is that your decision is based on what's best for you and not for our son.
- Yani karraı oğlumuz için iyi olanı değil, kendin için iyi olanı düşünüp karar verdin.
Based on what I've heard, you certainly don't qualify for an annulment.
Duyduklarıma dayanarak, sizin fesih davası için uygun olmadığınızı söyleyebilirim.
- Based on what information?
Hangi bilgiye dayanarak bunu yaptınız?
Based on what?
Neye dayanarak konuşuyorsun?
Based on what I've read about Psychlo security if we revolted only using weapons they don't perceive as any real threat if we just use rocks and sticks they'll just throw us back in the cages.
Psychlo güvenliği ile ilgili okuduklarıma dayanarak isyan ederken onların tehdit olarak görmediği herhangi bir silahla sadece taş ve sopa kullanırsak hepimizi yeniden kafese tıkarlar.
And that's based on what?
Peki bunu neye dayandırıyorsun?
It's so stupid, because, based on what he had just told me I should have punched him with that fist, in the other eye this time.
Çok aptalca, çünkü ; bana anlattığı şeye bakarsak ben onu yumruklamalıydım, bu sefer diğer gözünden.
- Change the parameters. - Based on what?
Parametreleri değiştir.
The pain of having people hate you not based on you but based on what I think we have very little control over.
onu anlamadiginizi dusundugu icin sizden nefret ediyor but based on what I think we have a little control over.
All the information you have... everything is based on what you were told by the previous G-Stat-Comm, right?
Sahip olduğun bilgiler... Öğrendiklerin bir önceki G-Stat-Comm'un anlattıklarına dayanıyor değil mi?
And everything the kids know is based on what you tell them.
Ve çocuklar da her şeyi senin anlattıklarından öğreniyor.
Not based on what I'm getting with my human smeller.
Kendi koku alma yetime dayanarak söylüyorum.
Faith based on what?
Neye dayanan bir inanç?
Call'em. They can id him based on what I just told you.
Eşkalinden adını çıkarabilirler.
- Your theory is based on what?
Teoriniz neye dayanıyor?
Divine justice is based not only on what you did, but on what you did not do. And you did not do anything for anybody unless they could do something for you. I'm only 23 years.
İlahi adalet yalnızca neler yaptığın değil ayrıca neler yapmadığın üstüne kurulur ve sen, onlar senin için bir şey yapmadıysa ya da yapma olasılıkları yoksa onlar için hiçbir şey yapmadın.
But I have to ask, what was the initial suspicion based on?
Ama sormam gerek, başlangıçtaki şüphe neye dayanıyordu?
So what if you based it... on the hawk instead?
örneğin bir kartala göre?
- Based on what he told me...
- Bana söylediği şeye dayanarak...
While we're at it, it's incredibly unfair of you to eavesdrop on a private call and then misjudge me, based entirely on what you thought you heard.
asansördeyken, duyduğunu sandığım bir takım özel görüşmeler sırasında, duyduğun şeyler yüzünden beni yargılamanız adil değil.
I don't know what that says to you, but to me it says... that following these faiths based on mythological figures... ensures the destruction of one's inner-being.
Tüm bunları nasıl algıladığını bilmiyorum, ama benim algıladığım şey... mitolojik resimlerde gösterilmiş inançların yolundan gitmek insanın iç benliğini tahrip etmeye neden oluyor.
Where we are now or what we have now is based on a foundation, a history.
Şu an bulunduğumuz yer, bir temel, bir geçmiş üzerine kurulu.
That's what you based your entire decision about us on?
Büyük bir kararı buna dayanarak mı verdin?
What little we know is based on legends that have been perpetuated by Sokar.
Bu efsaneye dayanarak Sokar tarafından ölümsüzleştirildi.
I know there's been a lot of speculation about... whether my book is based on fact or fiction, but... well, to tell you the truth... if I told you what's happened to me, you wouldn't believe me anyway.
Kitabın konusunun gerçek mi yoksa kurgu mu olduğuna dair birçok spekülasyonun olduğunu biliyorum ama gerçeği söylemek gerekirse eğer size benle ilgili olup biteni anlatmış olsaydım, bana inanmazdınız hiçbir şekilde.
Always remember what our relationship is based on.
İlişkimizin ne üzerine kurulu olduğunu her zaman aklında tut.
This is what the wiccan religion needs, more capitalism based on fear and lies.
İşte bu cadılık dininin ihtiyacı olduğu şey, korku ve yalanlar üzerine kurullmuş daha çok kapitalizm.
Prejudices and repression of needs are what the power is based on.
Gücün temeli önyargılara ve ihtiyaçların baskılarına dayanır.
Based on what?
- Neye dayanarak bunu söylüyorsun?
They're all based on the Gomlich effect. What's the Gomlich effect.
Gomlich etkisiyle işlerini yürütürler.
It's unfortunate... that I have to make decisions based on your press coverage... but that's what I gotta do.
Basında çıkan haberlerin üzerine karar vermek zorunda olmam şanssız bir durum, ama yapmam gereken şey bu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]