English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Eight years ago

Eight years ago translate Turkish

723 parallel translation
You quit me eight years ago to go on the screen!
Sekizyıl önce ekrana çıkmamı engelledin!
No, because eight years ago, a typewriter was delivered to the house by mistake.
Hayır, sekiz yıl önce bizim eve yanlışlıkla bir daktilo gönderildiği için.
- You remember, it was over eight years ago.
- Hatırlarsınız, sekiz yıl önceydi.
I don't count the first time, eight years ago.
İlkini saymıyorum, sekiz yıl önce.
Listen, Hotshot, eight years ago in Peoria...
Dinle, Delifişek. Sekiz yıl önce, Peoria'da...
That was seven, eight years ago.
Bu yedi, sekiz yıl kadar önceydi.
That was eight years ago.
İki yıl önce de öldü.
- Eight years ago.
- Sekiz yıl önce.
No. My wife died eight years ago.
Hayır, karım sekiz yıl önce öldü.
Similar thing happened eight years ago in a town called Indian Falls.
Indian Falls adındaki kasabada da sekiz yıl önce benzer şeyler oldu.
I saw Mats-chan eight years ago on our school trip
Mats-chan'ı sekiz yıl önce okul gezimizde gördüm.
Seven, eight years ago?
Hani yedi sekiz yıl önce.
Run'em off the land is what I say... like we should've run Red Cloud off eight years ago... when he sat right in this room signing that half-baked, misbegotten treaty... the one that's keeping you prospectors tied down here... instead of out there where there's enough gold laying right out on the ground... to pay for the whole Civil War.
Tıpkı Kırmızı Bulut'a sekiz yıI önce yaptığımız gibi... burada oturup o yarım yamalak, gayrı Meşru antlaşmayı imzaladığımızda... hani şu siz altın arayıcılarını Bir sürü altının olduğu yere... gitmek yerine buraya bağlayan antlaşmayı imzaladığımızda... Hepsi İç Savaşın parasını çıkarmak için -
My husband died eight years ago.
Kocam sekiz yıl önce öldü.
His submarine was reported lost off the coast of Mexico about eight years ago with all hands.
Sekiz yıl önce denizaltısının bütün mürettebatla birlikte... Meksika açıklarında kaybolduğu bildirilmişti.
Herbert, didn't Mr. Spilett say the Nautilus was sunk eight years ago off the coast of Mexico?
Herbert, Bay Spilett Nautilus'un sekiz yıl önce Meksika açıklarında... battığını söylememiş miydi?
- I reported your story eight years ago -
- Sekiz yıl önce hikayenizi...
My husband passed away eight years ago.
Kocam sekiz yıl önce öldü.
I was up in Baltimore about eight years ago on a case.
Sekiz yıl kadar önce Baltimore'da bir davaya bakıyordum.
Eight years ago I was a witness against a man, and he was sent to prison.
Sekiz yıl önce bir adama karşı tanıklık yaptım ve hapse mahkum oldu.
You guys are exactly the way I left you eight years ago.
Tıpkı sekiz yıl önce sizi bıraktığım gibisiniz çocuklar.
- We served together eight years ago.
- 8 yıl önce birlikte görev yapmıştık.
Well, I don't know what your game is, but in case you are unaware of the fact, Tony Ashby committed suicide... eight years ago.
Nasıl bir oyun oynuyorsunuz bilmiyorum ama haberiniz yoksa söyleyeyim Tony Ashby sekiz yıl önce intihar etti.
- About eight years ago.
- Sekiz sene evvel.
No, she left us when Otsuru was three, which would be exactly eight years ago now.
Hayır, Tsuru üç yaşındayken bizi terketti..... bu yıl tam 8 yıl etti.
That was eight years ago.
Sekiz yıl önceydi.
Yes, of course, we met in Mexico, seven or eight years ago.
Evet, yanlış hatırlamıyorsam 7-8 sene önce "El Passo" da tanışmıştık.
That's from seven or eight years ago.
Bunu 7 ya da 8 yıl önce yazmıştım.
His wife and son were killed in a train accident eight years ago.
Karısı ve oğlu sekiz yıl önce bir tren kazasında ölmüş.
Paulie, I remember about eight years ago you were telling me... that this business is on the fringes.
Paulie, hatırlıyorum da sekiz sene önce bana bu işin aslanın ağzında olduğunu söylemiştin.
Eight years ago.
Sekiz yıl önce.
Eight years ago a man reported his family.
Sekiz yıl önce, biri ailesini ihbar etti.
They all died within a few months, eight years ago. Every dog and cat in the world.
Dünyadaki tüm kedi ve köpekler, sekiz yıl önce öldüler.
There was a massacre here eight years ago.
Sekiz yıl önce burada bir katliam oldu.
Well, because history has recorded the massacre of 1 4 white men and boys on this very ground, just eight years ago.
Çünkü tarih 14 beyaz adam ve çocuğun, 8 yıl önce tam burada katledildiğini yazıyor.
That was eight years ago.
Bu sekiz yıl önceydi.
Eight years ago, I thought they were all neat.
Sekiz yıl önce, bende hepsinin akıllı olduğunu sanırdım.
Oh, it must've been about eight years ago at a wedding.
Oh, yaklaşık sekiz yıl önce bir düğümde olmalı.
Seven or eight years ago. I think.
Sanırım yedi sekiz yıl önceydi.
Having lost eight years ago and won this year, I can say that winning's a lot more fun.
Sekiz yıl önce kaybedip, buu yıl kazanmış olarak, diyebilirim ki kazanmak çok daha k eyifli.
My father died eight years ago.
Babam sekiz yıl önce öldü.
Oh, I invented that about eight years ago when I was eating dinner.
Sekiz yıl önce yemek yerken uydurdum.
Yeah, sure : I walk up to the mistress of the richest man in the world. And I say, "Hey, didn't we have an affair eight years ago in Paris?"
Evvet, tabii, koşup dünyanın en zengin adamının metresine "Hey, seninle 8 yıl önce Paris'te bir aşk yaşadık mı?" diyeyim!
I think it was eight years ago... when some fella came to me in the gym and said :
Sanırım sekiz yıl önceydi salonda bir dostum yanıma gelip :
No, I left Brussels eight years ago.
Hayır, sekiz yıl önce ayrıldım.
My mother died eight years ago.
Annem sekiz yıl önce öldü.
- I came with it. Seven or eight years ago.
- O yoldan geldim ben. 7-8 yıl önce.
Seven or eight years ago, huh?
Yedi-sekiz yıl önce demek?
Eight to 10 years ago.
Sekiz on yıl oldu sanırım.
Eight years, four months and thirteen days ago.
Sekiz yıl, dört ay ve on üç gün önceydi.
Seven or eight years is not so long ago.
Yedi-sekiz yıl o kadar da uzun zaman değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]