English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Good memories

Good memories translate Turkish

319 parallel translation
- And nazis have good memories?
- Nazilerin güzel anıları mı var?
Do you also have good memories of our work together?
Birlikte çalışmamızdan sende de güzel anılar kaldı mı?
Yes, good memories.
Evet, güzel anılar.
That's how we began, Francisco and I... Three weeks later we went back home without any good memories.
Herşey böyle başladı, Francisco ve ben... 3 hafta sonra kötü anılarla eve döndük.
Brings back a heap of good memories.
Brings back a heap of good memories.
Because some people just don't have good memories, that's all.
Çünkü, bazı insanların sağlam bir hafızası yoktur. Hepsi bu.
At least I had good memories of my husband and our love.
En azından evliliğim ve kocamla alakalı güzel anılarım vardı.
I had some very good memories there.
Ne anılarım var burada.
What good memories, your mother and father fighting all the time?
Ne anılar mı? Annenle baban gece gündüz kavga ederdi be!
I have lots of good memories of my years in China.
Çin'de yaşadığım yıllar boyunca çok fazla anım oldu.
Actresses have good memories.
Aktristlerin hafızaları iyidir.
It's just that there are so many good memories... tied up to this old place.
Bizi buraya bağlayan bir sürü güzel anımız var.
i have some good memories.
Benim bazı iyi hatıralarım var.
but i have good memories- - the day that denise and i got married.
Ama benim bazı iyi hatıralarım var - Denise ve benim evlendiğimiz gün.
Please present us with good memories today, too.
Bugünü de güzel hatırlamamızı sağla.
Only good memories...
Güzel hatıralar bahşet.
The tree which only brings good memories.
Bu ağaç, bizlere yalnızca güzel anılar bahşeder.
Just good memories.
Sadece güzel anılar var.
With more time she'll learn what death really is, which is where the pain stops and the good memories begin.
Zaman geçtikçe, ölümün gerçekten ne olduğunu anlar, o zaman acılar biter ve iyi anılar başlar.
I have some good memories of... of things actually.
Aslına bakarsan güzel hatıralar var.
Good memories you savor.
İyiyse, aynı zevki yeniden duyarsın.
They're all good memories.
Bunlar hep güzel anılar.
He gave me lots of good memories.
Bana bir sürü güzel hatıra bıraktı.
There's no profit in turning over good memories.
İyi hatıraları tekrar yaşamanın yararı yok.
It's been a long time, and you may spoil good memories
Uzun zamandır görüşmemişsiniz eski güzel anılarını berbat edebilirsin.
- No, a mother is someone who... who loves her, who wouldn't have done this to her, someone she's supposed to have good memories about.
Hayır, anne onu seven, birlikte iyi anıları olması gereken biridir.
Right, because of all the good memories in the stuff.
Doğru, çünkü hep güzel anlarını tazelemişti.
good memories.
Güzel hatıralar...
all I ever wanted was a friend, and to leave with good memories, that's all...
Sadece bir arkadaş istemiştim Ve güzel hatıralarla ayrılmak. Hepsi bu...
With the time leave good memories.
Zamanla güzel bir anı olarak hatırlarsın.
'I don't know what kind of love will find me or leave me...' 'But, I think I'll be able to keep good memories of it.'
Nasıl bir aşkla karşılaşacağımı veya neyi kaçıracağımı bilmiyorum ama güzel hatıralarla anımsayacağıma eminim.
Good memories.
Güzel günlerdi.
the refrain of bitter memories will keep good things from happening.
Acı dolu hatıraları anımsarken arada iyi hatıralar da anımsanır.
If it was memories of me toying with her when I wasn't being myself... then it's a good thing... that it's gone.
Umarsızca oynadığım bir oyunsa bitmesi iyi olmuş.
Also... when the boys are inside they have to feel good otherwise they'll have bad memories and they become useless.
Çocuklar içerideyken, iyi hissetmeleri lâzım yoksa kötü anılarını unutamazlar ve verimsiz olurlar.
It is a good place to sit and remember, but you have still to create your memories.
Oturup, anıları yâd etmek için güzel bir yer ama senin daha o anıları yaratman lazım...
I don't want any good-byes or memories to leave behind when this is over.
Vedalaşmak, ya da her şey bittiğinde... geride bırakacak hatıralar olsun istemiyorum.
DEALER IN DREAMS AND MEMORIES, TO WHOM THE UNCOVERING OF PAST LIVES IS THE GREATEST GOOD SHE CAN RENDER
Unutkan insanlığa yapabileceği en büyük iyilik geçmiş yaşamlarının sırlarını ortaya çıkartan rüyalar ve anılardaki tüccar.
We'll keep the good memories of us living together.
Güzel anılarımızı da kendimizle birlikte yaşatırız.
There's a competition for a monument to Slowacki I'd like to make a good project for that I live with my memories : pre-war the underground resistance, the great reconstruction after the war
Slowacki anıtı için bir yarışma düzenleniyor. Bu yarışmayı iyi bir proje ile kazanmak isterdim. Savaş öncesi anılarım çok canlı.
Brought back a lot of good memories.
Pek çok güzel anım canlandı.
Memories are good, sweetheart.
Anılarının olması güzeldir, bir tanem.
They stir memories of the good times you had with the woman you've always loved and the great times you had with the women you barely knew.
Her zaman sevdiğin kadınla geçirdiğin güzel zamanları hatırlatıyor ve pek de tanımadığın kadınlarla geçirdiğin harika zamanları.
And get a lot of good exercise outdoors so we'll have a lot of wonderful memories of our vacation.
Ve bolca dışarı çıkmak istiyorum, böylece harika bir çok tatil anımız olur.
It brought us together as a family, we got a lot of good exercise outdoors and we have so many memories.
Ailece bir araya toplandık, çokça gezdik ve birçok anımız oldu.
You can change the wall color, but you can't change the memories. Maybe that's good.
- Bu fena değil
Having too good a time, stirring up old memories, rekindling the old flame.
güzel zaman geçirmek, eski anıları canlandırmak, eski ateşi canlandırır.
I thought you might like to get something to eat- - unless your memories of our Mess Hall aren't good.
Yemekhanemiz hakkında ki anıların, yeterince iyi değilse bir şeyler yemek isteyeceğini düşündüm.
If I didn't have the painful memories then I wouldn't know what the good ones were like, right?
Eğer acı veren anılarım olmasaydı... o zaman iyi olanların nasıl birşey olduklarını bilemezdim, değil mi?
And with these fine memories, I'm leaving this city. For good.
Ve bu hatiralarla, bu sehri temelli terk ediyorum.
- Not all my memories are good ones.
- Bütün hatıralarım iyi değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]