Have a baby translate Turkish
4,318 parallel translation
I want to have a baby.
Bebek sahibi olmak istiyorum.
I have a baby.
Evet, bebeğin oldu!
Yes, you have a baby, maybe because I'm a wonderful guy who cares about you!
O bebeği, sana değer veren harika bir adam olduğum için vermiş olamaz mıyım?
Ann is giving up on love and deciding to have a baby with herself.
Ann aşktan umudunu kesti ve kendisinden bebek sahibi olmaya karar verdi.
You want to have a baby with the Douche?
Bir hödükten mi bebek yapmak istiyorsun?
You're gonna have a baby.
Bebeğin olacak.
You are going to get married one day and have a baby too.
Bak yakında sen de evleneceksin. Senin de bebeğin olacak.
When will I have a baby?
Ne zaman doğuracağım?
Ann Perkins asked me if I would like to donate sperm, so she can have a baby.
Ann Perkins benden sperm bağışlamamı istedi, böylece çocuk sahibi olabilecek.
I wanna have a baby, and I asked Chris to donate his sperm.
Bebek yapmak istiyorum, Chris'den sperm bağışlamasını istedim.
You people want to have a baby, beautiful.
Çocuk sahibi mi olmak istiyorsunuz? Güzel.
- I've done that for the past two months, and every time she pees on the stick, it's bad news, and then I get depressed thinking about my husband banging my mom,'cause we selfishly want to have a baby with some of our DNA... and maybe my mom can't get pregnant anymore,
- Son iki aydır bunu yapıyorum zaten ama çubuğa her işediğinde haberler kötü oluyor ve ben de bunalıyorum kocamın annemi becerdiğini düşünüp duruyorum hem de sırf kendi DNA'mıza sahip bir bebek isteyecek kadar bencil olduğumuz için.
Whisk my best friend off when I'm about to have a baby, no biggie.
Bebeğim olacağı bir zamanda en yakın arkadaşım gidiyor sadece.
It'll be nice to have a baby.
Etrafta bir bebek olması güzel bir şey.
Molly and I are eating healthier now that we're trying to have a baby.
Molly ve ben sağlıklı beslenmeye gayret ediyoz bir bebek sahibi olmayı düşünüyoruzz.
And no matter what happens, I'm never gonna stop loving you, whether we have a baby or we don't have a baby.
Ve ne olursa olsun, seni sevmekten asla vazgeçmiyeceğim, bir bebeğimiz olsun veya olmasın.
I want to have a baby.
Bebek istiyorum.
I'm gonna have a baby.
Bebek sahibi olacağım.
Uh, I'm gonna be artificially inseminated and hopefully have a baby.
Yapay döllenme yaşayacağım ve umarım bebek sahibi olacağım.
Be good to have a baby around the place.
Etrafta bebek olsa güzel olurdu.
I'm just saying, if anyone's gonna have a baby with two heads and three arms and 11 toes, it's gonna be me.
Birinin iki kafalı, üç kollu ve on bir ayak parmaklı bir bebeği olacaksa o kesin ben olurum, bilesin.
People love buying baby gifts when they don't have a baby of their own to buy them for.
Hediye alacak bebekleri olmayınca insanlar bebek hediyesi almaya bayılır.
Kelly, I want to know if you'd like to have a baby with me.
Kelly, benden bebek isteyip istemediğini bilmek istiyorum.
To have a baby.
Bebek yapmak için.
I wanna have a baby, and Chris has agreed to be the father.
Bebek sahibi olmak istiyorum ve Chris baba olmayı kabul etti.
And then I get depressed thinking about my husband banging my mom'cause we selfishly want to have a baby with some of our DNA.
Ben de ne zaman bencilce bebek biraz bizim DNA'miza da sahip olsun diye kocamin annemi sikiyor olusunu düsünsem, moralim bozuluyor.
Why can't I have a baby?
Neden bebeğim olmuyor?
Chris broke up with his girlfriend a week ago, and I have decided to ask him to be the father of my baby.
Chris geçen hafta sevgilisinden ayrıldı ben de ondan bebeğimin babası olmasını isteyeceğim.
You have a new baby.
- Niye ki? Daha yeni doğum yaptın.
You have a new baby and you're at work. - Yes, but...
Sen de yeni baba oldun ama çalışıyorsun.
We have each other, and we have a beautiful baby so...
Birlikteyiz güzel bir bebeğimiz var.
And don't worry,'cause our real baby won't have a loose eye.
Merak etme, gerçek bebeğimizin gözünde makyaj olmayacak.
Mustn't there have been a time when so to speak, the last homo erectus parents gave birth to the first homo sapiens baby?
Tabiri caizse, son Homo erectus ebeveynlerinin ilk Home sapiens bebeğini dünyaya getirdiği bir an olmalı değil mi?
Baby. Can I have a word?
Bebeğim, biraz konuşabilir miyiz?
And a dog, because what I really want is a kid, but... but I don't want to scare you off, so I have to take baby steps.
Bir de köpek. Çünkü aslında istediğim çocuktur. ... ama gözünü korkutmak istemiyorum onun için adım adım ilerlemek zorundayım.
FEMALE NARRATOR ( on TV ) : A baby is the beginning of all things, and the most beautiful experience a woman can have.
Bebek her şeyin başlangıcıdır ve bir kadının dünyada yaşayabileceği en güzel deneyimdir.
The reason I want you to baby-sit is because I have a date.
Senden çocuğa bakmanı istememin nedeni bir randevum olmasından dolayı.
Don't run over us, we have a baby!
Bebeğimiz var.
You have a Asian baby in there. - Baby.
- İçeride Asyalı bir bebek var.
Mr. Locke, I'm sorry, we have a situation here where the baby's umbilical cord is wrapped around the baby's neck.
Bay Locke, ne yazık ki bir sorun var bebeğin göbek bağı boynuna dolanmış.
What's a fat baby angel with a bow and arrow have to do with getting a woman some silk panties on Valentine's Day?
Oklu ve yaylı şişman bir bebek meleğin bir kadının Sevgililer Günü'nde ipek iç çamaşırı almasıyla ne alakası var?
Yes, I would have loved to go to the spa, but having a baby has changed completely the way that Jay's family look at me.
Evet, spa'ya gitmeyi çok isterdim ama bebek sahibi olmak Jay'in ailesinin bana bakış açısını tamamen değiştirdi.
If she did not have this job as a baby-sitter, her lifestyle would have been very understandable.
Eğer bebek bakıcılığı yapmasaydı hayat tarzı daha anlaşılabilir olurdu.
Bryan, do you have any questions about our baby for Dr. Venkatashar?
Bryan, Dr. Venkatashar'a bebeğimiz hakkında bir sorun var mı?
I have work to do and a baby to take care of.
Yapacak işim ve bakacak bir bebeğim var.
♪ You must have been a beautiful baby
# Eminim, çok güzel bir bebektin.
And you're gonna wake up one day, be married to some guy, have a Chinese baby, and just wanna play it safe.
Sonra bir gün uyanacaksın, bir bakacaksın ki bir adamla evlisin Çinli bir evladınız var ve risk almaktan kaçınacaksın.
When you buy someone a baby gift, you have to buy in equal proportions as to how much you feel they have given you.
Birine bebek hediyesi alacakken onların sana ne kadar yardımı olduğunu düşünüyorsan o oranda almalısın.
I want my baby to have a father and I won't change my mind about that, however much you offer.
Bebeğimin babasız büyümesini istemiyorum, bu konuda fikrimi değiştirmeyeceğim. Ne kadar para önerseniz de.
- Right after you tell me what possible reason a person could have to abandon his precious baby girl.
- Gideceksin, bana bir insanın değerli bebeğini neden terkedebileceğini anlattıktan sonra gideceksin.
I'm not even sure which frightens me most... What may have happened to Michael or... the baby.
Beni hangisi daha çok korkuyor emin değilim Michael'a mı yoksa bebeğe mi ne olacağı?
have a wonderful day 25
have a good day 670
have a nice day 823
have a nice weekend 44
have a good day at work 18
have a good weekend 70
have a good week 16
have a good time 307
have a good flight 33
have a great day 179
have a good day 670
have a nice day 823
have a nice weekend 44
have a good day at work 18
have a good weekend 70
have a good week 16
have a good time 307
have a good flight 33
have a great day 179
have a good night 530
have a nice evening 85
have a seat 2672
have a good one 237
have a nice trip 114
have a nice night 84
have a good evening 130
have a nice life 101
have a nice time 67
have a good journey 16
have a nice evening 85
have a seat 2672
have a good one 237
have a nice trip 114
have a nice night 84
have a good evening 130
have a nice life 101
have a nice time 67
have a good journey 16