English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm over here

I'm over here translate Turkish

3,724 parallel translation
Chago, I'm over here.
Chago, burdayım
[Laughter] So, I thought we'd shoot it over here in our adorable, scrappy, low-income kitchen.
Bence çekimi burada sevimli, dağınık, az gelirle düzenlenmiş mutfağımızda yapmalıyız.
I can hear the high-pitched whine from your I.Q. all the way over here.
I.Q.'nün tiz sesli mızırdanmasını ben buradan duyabiliyorum.
- I'm taking over from here.
- Buradan sonrasını devralıyorum.
I'm trying, but there's a lot of bleeding over here.
Deniyorum ama burada çok fazla kanama var.
Aw, I was rushing over here, so I wasn't able to prepare.
Buraya gelirken çok acele ettim ve bir şey hazırlayamadım.
I'm going to ask you to step over here.
Sizden şu tarafa geçmenizi istiyorum.
He's sitting over there in Brooklyn alone, while I'm here married to Lily.
Ben burada Lily ile evlenirken, o Brooklyn'de tek başına yaşıyor.
I'm over here!
Buradayım!
I think some of these guys are about 30 seconds from coming over here and getting an article 90.
Çünkü sanırım bazıları buraya gelip 90.Maddeden ceza almaktan sadece 30 saniye kadar uzak.
I made you a basket here with some cds from artists that have recorded at the luncheonette over the last 50 years.
Sana Luncheonette'te son 50 yıldır kayıt yapmış bazı sanatçıların cd'lerinin olduğu bir sepet yaptım.
I got us stranded over here, burned down the wardrobe, let Cora get the ash and now the compass.
Burada tıkılı kaldım, dolabı yaktım Cora'nın önce külleri sonra da pusulayı almasına izin verdim.
And I've got credit card records here that show Sears and our Naval scientist, Stone, frequenting the same restaurant half a dozen times over the past month.
Ve kredi kartı kayıtlarına göre Sears ve Deniz Donanma bilim adamımız Stone'un geçen ay aynı restorana yarım düzine kadar uğramışlıkları var.
This girl is officially obsessed with you, and I can't believe I'm going to say this, but maybe if we get her over here...
Bu kız resmen kafayı sana takmış. Ve bunu söylediğime inanamıyorum ama eğer onu buraya getirebilirsek...
Now, what I typically do is I start over here, and then I move here once I feel confident that this area - has been taken care of.
Şimdi, ben genellikle buradan başlarım ve bu bölgenin tamamen hallolduğundan emin olduğumda şu bölgeye geçerim.
So, you just wanted to come over here to see where I'm staying?
Yalnızca gelip nasıl bir yerde yaşadığımı mı görmek istedin?
I'm working over here.
- Çalışıyorum burada.
I'll be the intern with the car, and you can sit on a broken folding chair next to Donna Trump over here.
Ben arabası olan stajyer olayım sen de burada ki Donna Trump'ın yanında tek bacağı kırık sandalyede otur.
I'm gonna get him over here.
Buraya çağıracağım onu.
Okay, I've written three months'worth of blogs for our sensitive dad over here.
Hassas babamız için üç aylık blog yazısı yazdım.
So I said, we should just end it right here. And then start over again.
Hadi buna, burada bir son verelim ve baştan başlayalım.
I told our maid to pack my stuff and then send it over here.
Evdeki hizmetçiye eşyalarımı toparlayıp buraya göndermesini söyledim.
I dropped it over here.
Buraya attım!
It sometimes hurts over here, as if I have been stabbed by a knife.
Şurası sanki bıçaklanmışım gibi arada bir acıyor.
"Why risk enraging the Confederacy over the issue of slavery when they're here to make peace?"
"Madem barış yapmaya geldiler, " Güney'i neden kölelik meselesiyle kızdıralım? "
I was evicted and I need you to get over here and help me move my stuff, Nicholas.
Evden çıkartılıyorum buraya gelip eşyalarımı taşımana ihtiyacım var Nicholas.
Over here. I'm next.
Orada, hemen yanında.
And his eyes lit up and I said, "Hold that thought" and I literally stepped out of my office and called you and said, "Come over here." No explanation.
Gözleri parladı "Bu düşünceni sakla." dedim ve odamdan çıkıp seni aradım ve "Buraya gel." dedim. Açıklama yok.
The napkins that I had over there that I moved over here that I was working on, the white ones?
Peçeteler vardı, üzerinde çalışırken şuradan şuraya taşımıştım, beyazlar olanlar hani?
If you put them back over here, I'm gonna be very upset with you.
Eğer onları yine buraya koyduysan, sana çok kızacağım.
I'm dying of thirst over here.
Dilim damağım kurudu.
I got a beautiful, young girlfriend here, who guys half my age are drooling over.
Şurada genç ve güzel bir kız arkadaşım var. Yarı yaşımdaki adamların ağızlarını sulandırıyor.
If I can get to the surface, I'll know what it's going to take to get over the wall, get out of here. But first I'm gonna need that diversion in the box.
Yüzeye çıkabilirsem, bizi duvardan aşıracak şeyleri bilebilirim ama öncelikle hücrede o şaşırtmacaya ihtiyacım olacak.
Here's the thing, the guys, they just go gaga over you and I don't know, I felt jealous.
Çocuklar senin için deli oluyor ve ben de sanırım biraz kıskandım.
All right, I'm gonna take it over here.
Şuraya koyacağım.
Jim, I need your help over here.
Jim, burada yardıma ihtiyacım var.
I've been here for over twenty years, now.
Ben 20 senedir buradayım.
- I didn't sign up for the Navy over here.
- Ben donanmaya yazılmadım, tamam mı?
What'll I say? Shall I turn over here?
Bu tarafa mı döneyim?
I'm over here!
Buradayım.
Wait over here, and I will speak with them.
Siz burada bekleyin, ben onlarla konuşacağım
Tony, I'm over here.
Tony, buradayım. Hadi!
Trust, such as when this conversation is over, I'm going to leave here, and I'm going to trust that you are not going to get into a street brawl with my wife.
Güven, bu konuşma bitip de ben buradan gittiğimde senin karımla sokaklarda kavga etmeyeceğine güvenmem anlamına geliyor.
I'm right over here.
Ben buradayım.
Okay, I'll be over here.
Tamam, ben burada olacağım.
Hey, Frankie, I'm over here.
Hey, Frankie, buradayım.
Hang on a bit. Mouse, you just wait here. I'm going over there.
Bir saniye.. canım sen istersen otur ben seni geliyorum, bitince.
I'm tryin'to bowl over here.
Burda bowling oynamaya çalışıyorum.
I'm doing business over here.
... iş yapmaya çalışıyoruz burada.
You know, I'm getting totally screwed over here.
Burada çok fena kazıklanıyorum yani.
So you should get your ass out here right now or I'll bash your brains all over that wall with one fucking swing!
Şimdi kıçını kaldır da buraya gel hemen yoksa tek vuruşla beynini duvara yapıştırırım!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]