English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I gotta take this

I gotta take this translate Turkish

406 parallel translation
I gotta take this off?
Şunu çıkarmam gerekir mi?
In or out. I gotta take this bus in to be cleaned.
Bu otobüsü temizletmem gerekiyor.
Oh, I... All right. I gotta take this.
Önce şundan içmeliyim.
I gotta take this call.
Cevap vermeliyim.
I gotta take this up with my coach.
Bunu Koçumla konuşmalıyım.
Esteban said I gotta take this to Chillie's store. I gotta take 20.
Esteban dedi ki bunu Chillie'nin dükkanına götürmeliymişim. 20 almalıyım.
Sorry, I gotta take this.
Pardon, bunu almalıyım.
I gotta take this test.
Bende bu testi yapmalıyım.
I gotta take this off.
Şunu çıkartayım.
Baby, I gotta take this.
Bebeğim açmam lazım.
I gotta take this.
Açacağım.
I gotta take this.
Konuşmam gerek.
I... I gotta take this tie off.
Smokini çıkaracağım.
I gotta take this. I'[ Il be right back.
Bakmam gerek, hemen dönerim.
Mike, mike! Excuse me, I gotta take this.
Özür dilerim, buna bakmalıyım.
I gotta take this gal up north, and then the colonel ordered me to take a week's vacation.
Kızı oraya götürdükten sonra, Albay bir hafta tatile çıkmamı emretti.
- Sr. Spooky, I gotta take this.
Rahibe Tekinsiz. Diğer hatla görüşmem gerekiyor.
Shit! I gotta take this.
Lanet olsun buna bakmam gerek.
I gotta take this.
Bu işi halletmeliyim.
I gotta take this.
Buna cevap vermeliyim.
Seth, I gotta take this.
Seth, telefon var.
I gotta take this.
Cevaplamam şart.
Hey, I'm not trying to take anything away from you, but you gotta admit that this little guy backed you all the way.
Hey, Senden bir şey götürmeye çalışmıyorum, ama bu küçük adamın sana her türlü destek olduğunu itiraf etmen gerekiyor.
This is something back in The Richmond I gotta take care of.
- Bunu ta Richmond'da yapmam gerekirdi.
If you wanna get this guy Henke alone, I gotta pull him quick. Eileen can take care of herself.
Bak Johnny, bu Henke denen adamla yalnız kalmak istiyorsan onu hapisten çabuk çıkarmalıyım.
I gotta stand here and take this shit from Kevin Reilly's little boy?
Burada durup Kevin Reilly'nin oğlunun saçmalıklarını dinleyemem.
Honey, I've gotta take this.
Bir tanem, buna bakmalıyım.
I've gotta take this call.
Telefona bakmalıyım.
All I've gotta do is take this uniform back after school.
Tüm yapacağım okuldan sonra üniformayı geri vermek.
I don't gotta take this from you no more, man.
Artık senden emir almayacağım.
I wish your moment could last longer but I see all this money and I just gotta take it.
Bu anın uzun sürmesini isterdim. Ama gördüğüm bütün bu paraları almak zorundayım.
Well, I gotta go take this test.
Teste girmeye gitmem gerekiyor.
I gotta take over this whole operation.
Bu operasyona el koymam gerekiyor.
I'll give your buttons right back, you just gotta take this off.
Onları sana geri vereceğim, ama bunu çıkarmalıyız üzerinden.
Kramer, if I'm gonna live over there, you gotta take some of this stuff out.
Kramer, eğer orada yaşayacaksam, bâzı şeyleri atmalısın.
I gotta take care of this. Very important.
Şunu halletmeliyim.
If you can't tell your father, then I'm telling your mother... she's gotta go home right now'cause I can't take this anymore.
Eğer babana söyliyemediysen, ben annene söylüyorum.. Artık evine dönmeli çünkü ben dayanamıyorum.
I gotta take a lot of shit in this place, but I don't have to take it off no spic pimp!
Burada pek çok şeye katlanabilirim. Ama bir pezevenge katlanamam!
And the trick is, I gotta take enough cash off the white guys... to lose it to the guards so that they keep doing me favors and shit, but I gotta trim enough smokes off the black guys that I can trade and keep myself... in the style that I've grown accustomed to, and all of this without getting my ass kicked.
Beyazlardan nakit para kazanıp içerde rahat edebilmem için gardiyanlarla oynarken kaybediyordum. İşin sırrı şu. Ama aynı zamanda zencilerden sigaraları kazanıp rahatımı sağlamaya çalışıyordum.
I've gotta take this to the lab.
Şunu laboratuvara götürmeliyim.
Mom, you gotta take my picture in this car so I can show Milhouse,
Anne, böyleyken bir resmimi çeksene. Milhouse'a göstereceğim.
Somebody's gotta take this stuff before I die.
Birisi ben ölmeden bunları almalı.
I just gotta take this call.
Bu telefona bakmalıyım.
I gotta take care of this!
Şunu halletmeliyim!
Deb, I think that you gotta take your family out of this.
Bence aileni bu işe karıştırmamalısın.
I forgot, I gotta take care of this first.
Unutmuştum, önce bu işi halletmeliyim.
You fuck me on this deal, I gotta take out a contract just to get even on the goddamn contract!
Anlaşmayı batırdın, şimdi sana bir kontrat çıkarırım görürsün!
I've gotta take this.
Buna bakmalıyım.
I gotta get out. i can't take this anymore.
Buradan çıkmam lazım. Daha fazla dayanamıyorum.
I gotta tell you, I take this as a personal insult.
Bunu kişisel bir hakaret olarak algılıyorum.
- I gotta take care of this.
- Bunun icabına bakmalıyım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]