English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Looking for someone

Looking for someone translate Turkish

2,379 parallel translation
We're looking for someone to lead the redesign of our entire website.
Sitenin yeniden tasarlanmasına öncülük edecek biri lazım.
Come on, everybody's looking for someone that's gonna like them for who they are inside, right?
Ama herkes kendisinin içini sevecek birini aramaz mı?
I'm just looking for someone more exciting, more my speed.
Daha heyecan verici, benim kumaşımdan birisini arıyorum.
I was looking for someone, too.
Ben de birini arıyordum.
I'm looking for someone in charge.
Yetkili birini arıyordum.
And, Pierce, you're always looking for someone old enough to find your racism subversive.
Pierce, sen de hep ırkçılığını huzur bozucu bulacak yaşta birini ararsın.
Um, I don't know if anyone called you, we're looking for someone in your employ,
Sana haber verdiler mi bilmiyorum, işçilerinizden birini arıyoruz,
That means they're looking for someone.
Demek ki birini arıyorlar.
So we're looking for someone in the medical field?
Yani tıp alanında çalışan birini arıyoruz.
So, Maxie, honey, I know that technically you're still with Jane, but Barry Schkolnick's niece Carrie Schkolnick, just graduated Brandeis and is looking for someone - to show her around.
Teknik olarak hala Jane'lesin biliyorum ama Barry Schkolnick'in kuzeni Carrie Schkolnick Brandeis'tan yeni mezun oldu ve ona etrafı gezdirebilecek birini arıyor.
I'm looking for someone.
Ben birine bakıyorum.
I'm looking for someone.
Birini arıyorum.
I'm looking for someone.
Birine bakıyorum.
And we're looking for someone who's possibly overweight or someone who has high blood pressure or someone who has, like, diabetes or just a history in their family of stroke or heart attacks.
Aşırı kilolu, tansiyonu olan ya da diyabet hastası birini arıyorduk ya da ailesinde felç veya kalp krizi geçirmiş birini.
Look, sweeten the pill, but they need to know their daughter's a pig, and unless we can find a client looking for someone with bad skin and a face that looks like it's been hit by a shovel, she'd be better off getting a job in a fast-food outlet...
Bak, yuttur onlara, ama bilmeleri gerekiyor ki kizlari bir domuz, ve eger kotu bir cilt ve oyle bir surat arayan bir musteri bulamazsak, supurulup atilacak, kendine bir fast-food magazinda is bulsa iyi olur...
No, you meant mom hasn't been gone a month, and you're already looking for someone else.
Demek istediğini çok iyi anladım. Yani annem öleli daha bir ay olmadı ve sen kendine yeni bir sevgili arıyorsun...
People are losing their homes. They're looking for someone to blame, someone to send a message through.
İnsanlar evlerini kaybedince suçlayacak ya da mesaj gönderecek birini ararlar.
The point is, I'm looking for someone to start my life with, you know?
Diyeceğim şu ki, birlikte hayata başlayacağım birini arıyorum.
there are millions of anxious people out there who are looking for someone to give their fear a voice.
Dışarıda endişeli milyonlar seslerini duyuracak birini arıyorlar.
From now on, I'm just looking for someone who's real.
Artık tek aradığım harbi bir erkek.
Anyway, Jonathan, we're looking for someone to guard my wedding necklace tonight and I thought of you.
Her neyse Jonathan, düğün kolyemi bu gecelik koruyacak birini arıyorduk ve aklıma sen geldin.
They're looking for someone to uphold our shared values, etc., etc.
Ortak değerlerimiz falan filana sahip çıkacak birini arıyorlar.
Looking for someone to work in cabinetry.
Bize marangoz lazım.
Shepherd may still be looking for someone who can make a bomb.
Shephard hâlen nasıl bomba yapılacağını bilen birilerini arıyor olabilir.
So you're looking for someone behind PhiCorp?
Phicorp'un arkasındaki birini mi arıyorsunuz?
I mean, didn't you say you were looking for someone named Art last time?
Soyadı Art olan birini aradığını söylememiş miydin?
They're looking for someone who's single, unattached, with minimum three years residency.
Bekâr, bağımsız, maksimum üç yıll ihtisas yapmış birini arıyorlar.
When Robbins said they were looking for someone single,
Robbins bekâr birini aradıklarını söylediklerinde...
I've just been waiting for someone to come up to me in the park and compliment me for looking at the trees and not the sunbathers.
Parkta yanıma gelip, güneşlenenlere değil ağaçlara baktığım için... iltifat edecek birini bekliyordum.
I guess someone's looking out for me.
Beni kollayan birileri varmış sanırım.
So if it's promise that you're looking for I think you may have me confused with someone else.
Aradığın ümit buysa sanırım beni başkasıyla karıştırdın.
You got someone looking for the car?
- Arabayı arayan var mı?
Someone I know is looking for a maid.
Tanıdığım birileri hizmetçi arıyor.
Looking for someone?
Birini mi arıyorsun Marius?
[cellphone ringing] Oh. Someone's looking for you.
Biri seni arıyor.
Even she was always looking over her shoulder - for someone trying to take her down.
Arkasını kollayabilen biri olmasına rağmen birileri onu devirmeye çalışıyordu.
He knows someone's been talking and he'll be looking for payback.
Adam, birilerinin onu ihbar ettiğini biliyor olmalı. Muhtemelen de, intikam peşinde.
I know it's someone we should be looking for.
Aramamız gereken kişi olduğunu biliyorum.
Fierro told us that you've tracked down someone Eli was looking for...
Fierro bize Eli'ın aradığı birini takip ettiğinden bahsetti.
Someone's looking for something.
Birileri birşeyler aradı.
One of our sources in Jordan says someone who is looking for Solomon's temple again.
Ürdün'deki bir kaynağımız birinin tekrar Hz. Süleyman'ın tapınağını aradığını söyledi.
Kelly said someone came here looking for a watch two years ago.
Kelly, 2 yıl önce bir saat için birinin buraya geldiğini söyledi.
Grushenko or someone was looking for answers.
Grushenko cevap istiyormuş.
Well, while we're out there looking for this Lich or whoever it is, someone better call off this parade.
Biz burada Ceset denen herifi ararken birisi de şu töreni iptal etse iyi olur.
It's only a question of time before someone comes looking for Hanson.
Birinin Hanson'ı aramaya çıkması an meselesi.
Well, I'm glad someone's looking out for the country, Carrie.
Birinin ülkeyi gözetmesine sevindim, Carrie.
You don't have any idea what someone might be looking for, do you?
Ne aradıkları konusunda bilginiz yok, değil mi?
Someone reported gunshots. I'm looking for a male, skinny, black bag, bleeding. Yeah, I know.
İ  çeride silah ateşlendiği söylendi.
What we're looking for is someone who matches our killer's profile so far :
Yani şu an katilimizin profiline uyan birini arıyoruz :
It's nice to have someone looking out for me.
Beni gözetecek birinin olmasi güzel.
Firstly, someone is going to come looking for that money sooner rather than later.
Birincisi ; Er yada geç, birileri parayı aramaya gelecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]