English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Next weekend

Next weekend translate Turkish

735 parallel translation
Can you meet me there next weekend?
Gelecek hafta orada buluşalım mı?
- Next weekend?
- Gelecek hafta mı?
I'm going to bring Ann up to Lake Placid next weekend to visit you.
Ann'i haftasonunda Placid gölüne sizi ziyarete getireceğim.
Dad is coming to New York on business next weekend.
Babam gelecek hafta iş için New York'a geliyor.
Next weekend.
Gelecek hafta.
- Maybe next weekend. - Okay.
- Belki önümüzdeki hafta sonu.
I wasn't expecting you till next weekend.
Seni gelecek hafta sonuna değin beklemiyordum.
Maribelle Walsh invited me to go to Detroit with her next weekend.
Maribelle Walsh gelecek hafta onunla Detroit'e gitmemi istedi.
I can get another pass next weekend.
Gelecek hafta sonu... tekrar gelebilirim.
You will kindly call her tomorrow morning and say we expect her next weekend.
Yarın sabah onu iyi niyetinle arayacak ve önümüzdeki hafta sonu kendisini buraya beklediğimizi söyleyeceksin.
Will you come out and spend next weekend with us?
Gelecek hafta sonunu bizimle geçirir misin?
I should like you to come next weekend and stay with me.
Önümüzdeki hafta sonu gelmenizi ve burada kalmanızı istiyorum.
- Until next weekend.
- Gelecek hafta sonunda görüşürüz.
Edith Owens's brother's in the gospel group, and there's gonna be a gospel fest next weekend.
Edith Owens'in kardeşi İncil gurubundaymış. ... önümüzdeki hafta İncil Festivali yapılacakmış.
Painted the spare room And next weekend I think they'll be able To make a start on the boys'bedroom.
Önümüzdeki hafta sonu oğlanın odasına başlayabilecekler.
Next weekend?
Gelecek hafta sonumu? Evet.
All right, next weekend.
Anlaştık, gelecek hafta sonu, Burun'da.
We could go to the Cape next weekend.
Burun'a gelecek hafta gidebiliriz.
We'll spend next weekend in the country.
Önümüzdeki hafta sonunu şehirde geçireceğiz.
I got proof I'm gonna turn over to the Federal Circuit Court judge when he comes next weekend.
Gelecek hafta Federal yargıç buraya geldiğinde, ona verecek kanıtlarım var. - Neyin var?
You bring Candy back to her mother next weekend.
Haftaya Candice'i annesine götür.
You're getting warmer. But, you know, when Candy doesn't show up at Somafree next weekend... your wife can take legal action immediately.
Yaklaşıyorsun ama biliyorsun ki Candice hafta sonu Summer Free'ye gitmezse karın hemen yasal işlemlere başvurabilir.
Sybaria again, same place, next weekend?
Sybaria'da buluşalım, önümüzdeki hafta sonu, aynı yerde.
Yes, I would like to go next weekend, too
Evet, haftaya da gitmek isterim.
Now, let me tell you where I'm going to take you next weekend.
Şimdi sana, önümüzdeki hafta sonu, seni nereye götüreceğimi anlatayım.
Why don't we have dinner together next weekend?
Gelecek hafta sonu neden birlikte akşam yemeği yemiyoruz?
Could you come next weekend?
Bu hafta sonu gelir miydiniz?
- We should invite her over next weekend.
- Hafta sonuna davet etmeliyiz onu.
Next weekend, why don't I come up?
Önümüzdeki hafta sonu, niye ben gelmiyorum sana?
Next weekend.
Önümüzdeki hafta sonu.
Uh, yeah, next weekend I won't be there.
Şey, önümüzdeki hafta sonu ben orada olmayacağım.
I got it into my head that... maybe you and the kids could come up here next weekend.
Düşündüm de... belki gelecek hafta sonu çocuklarla beraber buraya gelebilirsiniz.
Ma, you know that doubles bowling tournament is next weekend.
Anne, çiftler bowling turnuvası önümüzdeki hafta.
Damn! I was gonna take him to the zoo next weekend.
Ben onu gelecek hafta hayvanat bahçesine götürecektim.
See you next weekend.
Gelecek haftaya görüşmek üzere.
You didn't forget next weekend?
- Gelecek hafta sonunu unutmadın değil mi? - Ne?
And it has to be done by next weekend.
Önümüzdeki hafta yapılmak zorunda.
Great. I'll do it next weekend.
Harika, gelecek hafta sonu yaparım.
I want Kate to have a play-date next weekend with Perry in Southampton.
Kate'in önümüzdeki hafta Perry ile Southampton'da oyun arkadaşı olmasını istiyorum.
And if I find even an icy-pop stick... you can do them again next weekend.
Bir tane çöp bile görürsem haftaya yine sana toplatırım bilmiş ol.
- I'm seeing the kids next weekend.
- Çocukları haftasonu göreceğim.
What are you doin'next weekend, huh?
Gelecek hafta sonu ne yapıyorsun?
Mother says, can we come down the weekend after next.
Annem gelecek haftasonu onlara gidecek miyiz diye soruyor.
Have a nice weekend, but no rough play now. Not until next week.
İyi tatiller ama delice oyun oynamak yok.
A weekend in the country What's the next train out?
Sayfiyede bir hafta sonu Bir sonraki tren ne zaman kalkıyor?
She'll be in Athens the weekend after next, Friday, 6 : 00, at the airport.
Hafta sonunda Atina'da olacak. Cuma günü saat 6'da havaalanında.
Are you all free next weekend?
Önümüzdeki hafta sonu müsait misiniz?
Ted and Lucy said that we could have the baby again next month - when they go away for a weekend. - Oh, that's wonderful.
Ted ve Lucy, gelecek ay hafta sonu tatiline çıktıklarında bebeğe tekrar bakabileceğimizi söyledi.
Next month we'll take a weekend off. We'll go up to that place in the Poconos, that place your brother-in-law talks about.
Biraz sonra, hafta sonu tatilinde Poconos'taki şu yere gidebiliriz., Hani sizinkilerin bahsettiği yer var ya.
We were discussing my problem over a couple of drinks on a weekend... and next thing I know, he's bleeding.
Bir hafta sonu içki eşliğinde sorunlarımdan bahsediyorduk ve ne olduğunu anlamadım, yaralanmıştı.
A couple of shows over the weekend, and if all goes well, we'll start you off in London next Monday.
Hafta boyunca bir kaç gösteri ayarla, eğer işler yolunda giderse, sonraki Pazartesi seni Londra'ya göndeririz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]