English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Next tuesday

Next tuesday translate Turkish

408 parallel translation
"It's lucky for the city that next Tuesday is Election Day as the citizens will thus be saved the expense of impeaching the mayor and the sheriff".
"Gelecek salı seçim olması bir şans. Vatandaşlar belediye başkanı ve şerifi suçlama masrafından kurtulacak."
Ten years next Tuesday.
Önümüzdeki salı 10 yıl olacak.
The faculty is coming for tea next Tuesday.
Önümüzdeki hafta okulda çay var.
And 12 years from now, it'll still be next Tuesday.
Bundan 12 yıl sonra da hâlâ önümüzdeki Salı olacak.
- Next Tuesday?
- Önümüzdeki Salı günü mü?
- Next Tuesday.
- Önümüzdeki salı.
I am to leave next Tuesday.
Gelecek salı ayrılacağım.
- Five months, next Tuesday
- Haftaya, salı günü beş ay doluyor.
You know, you could leave her there till next Tuesday, then you could sneak safely away as planned.
Onu haftaya salıya kadar orada bırakıp planladığınız gibi rahat rahat sıvışabilirsiniz.
We can yakety-yak till next Tuesday.
Gelecek salıya kadar gevezelik edebiliriz.
We're sending six destroyers through the Navarone Channel next Tuesday to take the men off Kheros.
Gelecek Salı, Kheros'taki askerleri almak için Navarone Kanalı'ndan 6 destroyer yolluyoruz.
See you next Tuesday then.
Gelecek Salı görüşürüz öyleyse.
Your appointment is next Tuesday.
Randevun haftaya salıymış.
By next Tuesday, they figure the entire industry from San Diego to Seattle.
Gelecek Salı'ya kadar San Diego'dan Seattle'a kadar bütün endüstri bulaşmış olacak.
Simpson, you're aware next Tuesday is our annual Army Day parade?
Simpson, gelecek salı bizim geleneksel yıllık törenimiz olduğunun farkındasın, değil mi?
That means we'll meet again next Tuesday.
Bu, gelecek Salı da buluşuyoruz mu demek oluyor?
No, but Doc Ellison says he will be next Tuesday.
Ama Doktor Ellison gelecek salı ölür, diyor.
I'm flying to New York next Tuesday with Gerry.
Hayır! Sana inanmıyorum.
Hey, listen, I swear to my mother, you come with me next Tuesday I sign the paycheck over to you.
Hey, dinle, annemin üstüne yemin ederim, salı günü benle gel çeki senin adına keseyim.
Oh, yeah. I think you let Earl Williams out yourself, so he could vote for you next Tuesday.
Earl Williams kaçmasına sen izin verdin ki önümüzdeki Salı sana oy versin.
Come next Tuesday, I have no time today.
Önümüzdeki Salı günü gelin, bugün zamanım yok.
Next Tuesday.
Önümüzdeki salı.
So tune in next Tuesday.
Gelecek salıyı bekleyin.
Howard just said he was going to blow his brains out next Tuesday.
Howard gelecek salı beynini uçuracağını söyledi.
Howard just said he was going to kill himself next Tuesday.
Howard gelecek salı kendini öldüreceğini söyledi.
What do you mean, "Howard just said he was going to kill himself next Tuesday"?
Howard gelecek salı kendini öldüreceğini mi söyledi?
He said, "Tune in next Tuesday. I'm gonna shoot myself."
"Gelecek salıyı bekleyin, kendimi vuracağım." dedi.
However, if you care to bring the child to Candleshoe next Tuesday, I'm perfectly willing to meet her.
Bununla birlikte, gelecek Salı günü çocuğu Candleshoe'ya getirmek isterseniz, onunla tanışmayı gönülden isterim.
See you next Tuesday. Same time, same place.
Gelecek Salı, aynı yerde, aynı zamanda.
Hey, man, the opera's coming to town next Tuesday.
Hey dostum, gelecek Salı şehre opera geliyor.
Go to this clinic next Tuesday at 9 : 00... ask for Dr. Shapiro, and you tell him that I sent you.
Önümüzdeki salı saat dokuzda kiliniğe gidip... Dr. Shapiro'yu bul, ve ona seni benim gönderdiğimi söyle.
Now don't forget you'll get your teeth cleaned next Tuesday at 3.
Şimdi, gelecek Salı 3'te dişlerini temizleteceksin unutma sakın.
Twenty-two next Tuesday.
Gelecek salı 22.
Come in next Tuesday at 3 : 00.
Salı günü 15 : 00'de tekrar gelin.
Well then, I would greatly appreciate it if you would switch schedules with me so that I can have next Tuesday off.
Benimle vardiyanı değişirsen çok iyi olur böylece haftaya salı izin günüm olur.
Just let us hear from you by next Tuesday, okay, honey?
Sadece gelecek Salı'ya kadar senden haber alabilelim yeter, tamam mı tatlım?
Next Tuesday, 8 : 00.
Gelecek salı, saat 8 de.
Anyway, they're away next Tuesday.
Herhangi bir şekilde, Onlar, gelecek salıdan daha sonra.
"so either we're married or I'm going to be sacrificed next Tuesday, ha ha!"
... "ya evleneceğiz ya da haftaya Salı, kurban edileceğim, ha ha!"
Let's see your giro next Tuesday, no messing.
Gelecek salı cironu görelim bakalım, kandırmaca yok.
That's not till next Tuesday.
- Sonraki Salı'ya kadar böyle bir şey olmayacak.
This is "next Tuesday," Jack.
"Sonraki Salı" bu hafta zaten, Jack.
We're gonna be at Song Mart next Tuesday.
Salı günü Song Mart'ta çıkıyoruz.
It's a shipment coming in next Tuesday.
Önümüzdeki salı gelecek bir mal
You have your appointment for next Tuesday, right?
Haftaya Salı randevunuz var değil mi?
Mine's next Tuesday.
Benimki gelecek salı. Kaç yaşındasın?
Next lecture at half past Tuesday.
Bir dahaki dersimiz Salı günü yarımda.
I'll be out there Tuesday of next week.
Ben haftaya salı gelirim.
Shall we say next Tuesday night?
Salı akşamı uygun mu?
On Tuesday of next week, Dr Raynor finishes his sentence and with his daughter flies immediately to Puerto Ubera in South America, thanks to the generosity of an anonymous benefactor who has sent him a round-trip ticket.
Önümüzdeki salı günü, Dr. Raynor'ın cezası sona erecek ve kızı ile birlikte acilen Güney Amerika'nın Ubera Limanı'na uçakla giderek kendisine gidiş-dönüş uçak bileti gönderen kimliği belirsiz bir bağışçıya teşekkürlerini iletecek.
Of his filling, film, next toothday, tuesday
Filmin. Gelecek Azı... Salı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]