English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We got a warrant

We got a warrant translate Turkish

184 parallel translation
We got a warrant to take you into custody.
Sizi gözaltına almamız için mahkeme emri var.
- We got a warrant.
- Tutuklama kağıdımız var.
We got a warrant - Violation 974.
Tutuklama emrimiz var. Madde 974'ün ihlalinden.
Listen, buddy, we got a warrant. You know what a warrant is?
Dinle dostum, yetkimiz var.
We got a warrant for you, old man.
Başına, ödül var ihtiyar.
Jack Andrews, we got a warrant for your arrest.
Senin için tutuklama emrimiz var.
We got a warrant out for this Morris guy.
Bu Morris denen adamla ilgili belgemiz var.
- We got a warrant.
- Burada yok dedim.
- We got a warrant for his arrest.
- Tutuklama emri var.
- We got a warrant to search his house.
- Davalıyı tutukladık ve evi için bir arama emri çıkarttık.
We got a warrant for his arrest.
Onun için tutuklama emri var.
Well, we got a warrant so that should give us the room for the night.
İzin belgemiz var ; böylece bu belge bize gece için odayı veriyor..
You know, the way a man can come here from another country, and in just a short time here in America, he has embraced our way of living to the point where he wants to know if we got a warrant.
Adamın teki buraya başka bir ülkeden gelir, ve kısa zamanda Amerika'da, karşımıza çıkar ve arama iznimiz olup olmadığını sorma ihtiyacı duyar.
We got a warrant to search this room, and we're going to start with the bed.
Odayı aramak için iznimiz var, aramaya da yataktan başlayacağız.
We got a warrant.
Elimizde bir emir var.
We got a warrant sworn for attempted murder for them that tried to kill the boy who's laying over there at the doc's.
Bizim de cinayet için tutuklama emrimiz var. Hem şimdi doktorda yatan çocuğu öldürmeye çalışanlar hem de hapse attığın iriyarı adamı öldürenler için.
Well, that's why we got a warrant to search your house.
O yüzden evini aramak için arama emri çıkardık.
We got a warrant for your mother's house.
Annenin evini aramak için iznimiz var.
- We got a warrant.
- Biz bir emri var.
We got a warrant for your arrest, Little Dickey.
Tutuklama emrimiz var, Küçük Dickey.
We got a warrant to search your residence.
Evinizi aramak için izin belgemiz.
We got a warrant for it, maggot.
Buna yetkimiz var kurtçuk.
Hey, man, we got a warrant?
- Dostum, arama emrimiz var mı?
I'll swear to the judge I surveilled him there and abra-fucking-cadabra, we got a warrant.
Yargıca onu oraya kadar izlediğime yemin edeceğim ve kaşla göz arasında arama iznini alacağız.
- This ain't a debate, May, we got a warrant.
- İtiraz edemezsin May.
Well, we got a warrant to search the house.
Evi aramak için mahkeme emrimiz var.
Tell him we got the man where he was supposed to be... - and we need a warrant to search the car.
Adamı yakaladığımızı ve arabasını aramak için izne ihtiyacımız olduğunu söyle.
We've got a year-old Florida warrant on him, but it's a thin beef.
Elimizde bir yıllık Florida'dan çıkarılmış aram emri var. Ama sağlam değil.
- We got a warrant for him.
Başına ödül var.
- We need a warrant. - We got probable cause.
- Arama emrine ihtiyacımız var.
The guy may have put some glue on his fingers. Get a picture for me, okay? It's done, we've got the warrant already.
Memur Ho'ya göre şüpheli parmağına tutkal sürmüş olabilir o zaman bir resmini bulun bana robot ressim çıkartıyoruz zaten!
We've got a search warrant.
Arama emrimiz var.
- Police, we got a search warrant!
- Polis, arama emrimiz var.
We got a search warrant.
Arama emrimiz var. Lütfen kapıyı açın.
We've got a search warrant for your shop.
Dükkanınızı arama iznimiz var.
We also got a warrant.
Arama emri de aldık.
We got enough for a search warrant? Not yet.
Güç ve para her şeyi yok edebilir.
We've got a warrant to search your apartment.
Dairenizi arama iznimiz var.
Yeah. We got this from your garage on a warrant.
Arama emri üzerine gittiğimizde bunu garajında bulduk.
alex, I assume we've got cause for a warrant?
İzin çıkartacak nedenimiz var mı?
We got a search warrant?
Arama emrimiz var mı?
Which is why we also got a search warrant for your aunt's house.
Bu yüzden halanın evi için de bir arama emri çıkardık.
All we got on this guy is a warrant for jaywalking.
Elimizde sadece kırmızı ışıkta geçme cezası var.
Well, we've got enough on Keith's statement to get a warrant on Tommy's house. Okay, take Speed and Calleigh and let me know what you find, all right?
Keith'in ifadesinde Tommy'nin evi için arama emri çıkartmamıza yetecek kadar şey var.
We've got a warrant to search the premises!
Burayı arama iznimiz var!
We've already got a warrant and a backhoe.
Arama izni ve kepçe getirmiştik.
No judge is gonna give us a search warrant with what we've got.
Elimizdekilerle hiçbir yargıç bize arama emri çıkarmaz.
Have we got enough to get a search warrant for the Benson place yet?
Benson'un evini arayabilmek için yeterli bilgi toplayabildik mi?
But we've got a warrant.
Ama arama izin belgemiz var.
We got a search warrant, went to Butler's apartment.
Arama izni alıp Butler'ın evine gittik.
And then we got a demolition warrant
ve daha sonra yıkma izni verdik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]