We got something here translate Turkish
250 parallel translation
- We got something here.
- Burada birini bulduk.
We got something here for you.
Size bir süprizimiz var.
I think we got something here.
Sanırım burada bir şey var.
I think we got something here.
Sanırım burada yapmamız gereken birşey var.
I think we got something here.
Sanırım bir şey buldum.
We got something here!
Bir şey bulduk!
- I think we got something here.
- Sanırım bir yerlere varacağız.
We got something here. What?
- Burada bir şey var.
Now, if y'all ain't from the city we got something here called "the rat race."
Şimdi, eğer şehirden biri değilseniz "sıçan yarışı" diye adlandırdığımız bir olay var.
We got something here?
Yani ne getirdiniz?
You see, I believe in the Bible, and I'm a-believing that this here life we're living is something the Lord done give us. And we got to be a-living it the best we can.
Yani, ben incile inanıyorum ve tanrının bize vermiş olduğu yaşama da inanıyorum ve onu en iyi şekilde yaşamak mecburiyetindeyiz.
Lucky he didn't bust up something before we got here.
Allah biz dönmeden bir yerleri harap etmemiş.
There's plenty of bamboo here, and we've got a parachute harness... we'll fix up something.
Bir sürü bambu var ve paraşüt takımı var... birşeyler yaparız.
Here in Coronado, we've got something.
Burada, Coronado'da bir şeylerimiz var.
I think we got a hold of something here.
Elimizde bir kozumuz var artık.
Then we've got something in common'cause I work here, too.
Ben de öyle.
We've got something more weird here.
Burada daha da acayip bir durum var.
I'm gonna get the hell out of here, but if something happens, I get jumped, can't come around for a couple days, you might have to rabbit out of here, we'll meet at Yazoo City, you got that?
Şimdi bu lanet yerden gidiyorum. Ama bir şey olursa, anında gelirim. Ancak yine de birkaç gün ortalıkta görünmemem iyi olur.
We got something good here Mercury.
Yiyecek çok güzel bir şeyimiz var, Mercury.
What does he want here? Mieze, you've got to help me, We can't leave things like this, Something has to be done,
Bizlerden 10 veya 12 yaş daha küçük olmana rağmen 100 yaş daha zekisin.
Bonnie, I think we've got something here. [Printer Whirring]
Bonnie, sanırım bir şey bulduk.
Well, maybe we can whip up something out of what you got around here.
Aslında, belki de sizin buralarda sahip olduklarınızla birşeyler yapabiliriz.
Bill, we've got something here.
Burada bir şeyler var Bill.
We've really got something here.
Elimizde gerçekten büyük bir şey var.
There's got to be something here we can sell.
Satabileceğimiz birşeyler olmalı.
As a matter of fact, we got you a pathetic little something here to express our admiration our respect, sir, and our...
Size duyduğumuz hayranlığımızı ifade etmek için Küçük bir hediye aldık ve efendim, biz...
I think we got something to work with here.
Bence bu çocuklardan iş çıkar.
We got an officer who's worth something lying here.
Burada yatan değerli bir subay var.
While we got a moment here, explain something to me.
Zaman varken, asla anlayamadığım bir şeyi belki de sen anlatabilirsin.
Yeah, we really got something here.
Evet, gerçekten güzel bir fikrimiz var.
Hey, we got something over here!
Hey, burada bir şey var!
We got something down here.
Buraya bir şey düştü.
We got something for you here!
Burada senin iç in bir şey var!
I'm here. We're still out at the Reeds'. We got something out here nobody's gonna believe.
Reed'lerdeyiz hâlâ, ne bulduğumuza kimse inanmayacak.
Yeah, we really got something here.
Evet, bence birşeyler yakaladık.
I think we've got something here, Mulder.
Sanırım bir şey buldum, Mulder.
We have got to do something about our little situation here.
Bu küçük olayla ilgili bir şeyler yapmamız gerek.
- You've got a chance to make something of your life in here, but as long as that carcass is in my hut, we'II never be able to go on to more important things.
- Burada bir hayat kurmak için bir şansın var ama şapkamdaki ceset durdukça daha önemli şeylere devam edemeyeceğiz.
We've got to be able to work something out here.
Dışarıda işimize yarayabilecek birşeyimiz var.
But we've got to do something about the food situation here.
Ama bu yemek meselesini halletmemiz lazım.
- Hey, look, uh, I'm outta here and I got no plans so uh what do you say we walk around downtown or something?
Okul bitti. Bugün için hiçbir planım yok, bu yüzden kasabada bir turlamak ya da başka bir şey yapmak ister misin?
Truth is, they're here because we got you something.
Sana küçük bir hediye vermek için buradalar.
We've needed something bigger and better since we got here.
Buraya geldiğimizden beri, daha büyük ve daha iyi bir taneye ihtiyacımız var.
And here I thought this was something we would do... long after you got married with girls of your own.
Zamanımın yarısını öğrenci işlerine ayırdığımı söyledim. - Diğer yarısında bunu yapıyorum. - Ailelerle yemek mi?
What bugs me out is that we're so damn deep in the woods and people are going to try and... And come out here and mess with us, then they got to have something wrong with them. - And I'm not going to play with that.
Zaten ormanın ortasındayız, eğer insanlar bizimle uğraşmak istiyorlarsa o zaman bir sorunları var demektir ve ben buna bulaşmayacağım.
There's got to be something here we could use.
Burada işimize yarayacak birşey olmalı.
Here I thought this was something we would do long after you got married with girls of your own.
Bense sen evlendikten sonra bile sürdürürüz sanıyordum kendi kızlarınla.
But we've got something good here.
Fakat burada iyi bir şey yapıyoruz.
Here. We got something for you.
Size bir şey aldık.
you bet it's not with them, but you see, i thought we had something going here, not just sex.. silly. looks like i got it all wrong.
Tabii ki onlarla değil ama bak, seks dışında da bir şeylerimiz olduğunu sanıyordum... ne kadar aptalmışım. Artık her şeyi anladım.
We got something freaky going on here.
Burada garip giden bir şeyler var.
we got this 371
we got' em 96
we got it 766
we got your back 50
we got you 282
we got a problem 417
we got him 659
we got married 70
we got a deal 77
we got something 131
we got' em 96
we got it 766
we got your back 50
we got you 282
we got a problem 417
we got him 659
we got married 70
we got a deal 77
we got something 131
we got to move 144
we got to go 657
we got 536
we gotta 87
we gotta go now 71
we gotta go 1022
we got a situation 38
we gotta stick together 17
we got them 73
we got a big problem 23
we got to go 657
we got 536
we gotta 87
we gotta go now 71
we gotta go 1022
we got a situation 38
we gotta stick together 17
we got them 73
we got a big problem 23