Where is she going translate Turkish
254 parallel translation
- Where is she going now? - Follow me.
- Şimdi nereye?
Where is she going?
Nereye gidecek?
Where is she going?
Nereye gidiyor?
Where is she going?
O nereye gidiyor?
Where is she going now?
Şimdi ne yapıyor?
Where is she going?
Nereye gidiyor bu?
Where is she going?
Nereye gider?
And where is she going to go?
Peki nereye gidecek?
Where is she going?
- Nereye gidecek?
Where is she going? !
Nereye gidiyor?
And where is she going?
Peki nereye gidecek?
Now where is she going?
O da nereye gidiyor?
Where is she going?
O ne yapıyor böyle?
And where is she going?
Nereye gidecek?
Right now I'm sitting in front of a very pretty woman, and I ask myself, where is she going all alone?
Şu anda çok güzel bir kadının karşısında oturuyorum, ve kendime, yalnız başına nereye gidiyor? diye soruyorum.
but where is she going to sleep?
Ama nerede kalacak?
But where is she going?
Ama şimdi nereye gidiyor?
- Where is she going?
- Nereye gidiyor?
Where is she going?
Nereye gidiyor ki?
- All right, we'll see you later! - Where is she going?
- Nereye gidiyor?
- Where is she going with this?
- Bununla nereye ulaşmayı planlıyor?
- Where is she going? - Mama, please!
Nereye gidiyor?
- Where is she going?
- Nereye gidiyor? - Durun!
- Where is she going so early?
- Bu kadar erkenden nereye gidiyor, bu?
Where is she going to go? What is she going to do?
Nereye gidecek, ne yapacak?
Where is she going
Nereye gidiyor? Koku yok oldu.
- Where is she going...?
- Nereye gidiyor?
There's a big trunk of Alice's upstairs and they're going to take it where she is.
Yukarıda Alice'in büyük bir valizi var, onu Alice'in olduğu yere götürecekler.
Unless I know where Jacqueline is and how she is I'm not going to give you any money.
Jacqueline'in nerede ve nasıl olduğunu bilmedikçe hiçbir ödeme yapmam.
.. she just might remember where will be trade is going to take place.
.. bize alışverişin nerede yapılacağını anımsarsa yeri gösterir.
- Where do you think she is going?
- Nereye gidiyor sanıyorsun?
Well, I wonder where she is going.
Evet. Acaba nereye gidiyor?
Tell me where she is or I'm going to kill you.
Onun nerede olduğu söyle, yoksa seni öldürürüm.
But where is she? I can see I'm going to be opening sardines all night.
- Anlaşılan guguklu saat kuşu gibi bütün gece sardalya açıp kapayacağım..
Let me in there! Where is she going?
- Nereye gidiyor?
Where the hell is she going?
Hangi cehenneme gidiyor bu?
- Where is she going?
Nereye gidiyor?
Now, you are going to tell me where she is.
Şimdi, sen bana onun nerede olduğunu söyleyeceksin.
- -anything with all, you know, everything, is going to be just fine, but no- - my friend, she's sick, so we gotta find a place where she can heal- - and you have no idea what I'm talkin'about, do ya?
Burada kilitli... dolayısıyla, biliyorsun, ben... her şeyin ama her şeyin güzel olacağını biliyorum ama arkadaşım için değil... çünkü o hasta, dolayısıyla bir an önce onu iyileştirebilecek bir yer bulmalıyız... ve senin neden söz ettiğim hakkında hiçbir fikrin yok, değil mi?
She also wants to have the conversation.. about where the relationship is going.
Ayrıca ilişkimizin nereye gittiğini de konuşmak istiyor.
She is going to have a piece of birthday cake. She is going to have a piece of birthday cake. You stay right where you are.
Bir dilim doğum günü pastası yiyecek, olduğun yerde kal.
We are going to do this over and over until you tell me where she is or until I can't bring you back.
Bana nerede olduğunu söyleyene kadar bunu üst-üste yapacağız belki seni geri getiremem de.
I'm not going anywhere until I know where she is.
Onun yerini öğrenmeden hiçbir yere gitmem.
God knows where she is, what she's going through.
Neler yaşadığını, nerede olduğunu Tanrı bilir.
And drinking, which is all going on down at that juke joint where she sings.
Ve onun şarkı söylediği yerde içki olayı almış başını gitmiş.
I'm giving you this consideration because when Sydney makes contact with you again, you're going to tell me exactly where she is.
Varsayıyorum çünkü Sydney seni aradığında bana onun nerede olduğunu söyleyeceksin.
The only reason I'm whispering is because I don't want her to know where she's going.
Fısıldıyorum çünkü gittiği yeri bilmesini istemiyorum.
Where the hell is she going?
O nereye gidiyor?
Like where-are-you-going, who-is-she?
Nereye gidiyorsun? O da kim? Belki de evliliğe hazır değilsindir.
She got that call, and her aunt is sick... and I heard her say something about going to the hospital... so I think that's where she went.
Teyzesinin hasta olduğunu öğrendi. Hastaneye gitmekle ilgili bir şeyler söylediğini de duydum. herhâlde oraya gitti.
By coming to my relationship with Dr. Sandra Tancredi, I need to be in the infirmary where she works because there is a certain grate there that I need access to which is going to figure into our plans later on,
Dr. Sandra Tancredi ile ilişkim ilerlediçe onun çalıştığı revirde olmam gerekiyordu çünkü o bölgenin belli kısımlarına girmem gerekiyordu.O kısımlar ilerde planımızda önemli olacaktı.
where is he 5231
where is it 2891
where is 140
where is your wife 24
where is he from 17
where is your brother 26
where is she 3620
where is the boy 29
where is it from 16
where is this place 56
where is it 2891
where is 140
where is your wife 24
where is he from 17
where is your brother 26
where is she 3620
where is the boy 29
where is it from 16
where is this place 56