English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Вы знаете их

Вы знаете их translate Turkish

399 parallel translation
Может, вы знаете их телефон, Дмитрий? Что?
Acaba üzerinde oranın telefon numarası var mı?
Осмотрите и сообщите нам, если вы знаете их.
Cesetler kamyondadır. Sırayla bakın.
Вы знаете их?
- Var mı tanıdığın?
Вы их знаете?
Bu insanlar kim?
Их было десять, когда я отдал вам конверт, и вы это знаете.
Oysa sizin de bildiginiz gibi ben verdigimde on tane vardi.
" люди, ну, возможно, они одеваютс € немного по-другому, или как-то иначе разговаривают, но, на самом деле, они такие же, как ваши соседи и вы, веро € тно, знаете их всех : полицейского на посту, ребЄнка, продающего газеты, владельцев магазинов, адвокатов, хороших людей, плохих людей.
Ve insanlar belki de burada biraz farklı giyiniyorlar veya biraz farklı konuşuyorlar ama onların kapı komşunuzla aynı olduklarını bilirsiniz ve muhtemelen hepsini tanırsınız devriyedeki polis, gazete satan çocuk esnaflar, avukatlar, iyi insanlar, kötü insanlar.
Представьте себе, что вы знаете, что сотни разных людей любят вас, они улыбаются, их глаза сияют.
Gülümserler, gözleri parlar, onları memnun etmişsindir. Seni isterler. Onlara aitsindir.
Вы их не знаете.
Onları tanımıyorsun.
Вы хоть знаете, что мне будет, когда их ребята узнают, что я осведомитель?
Çocuklar enayi olduğumu anlarsalar bana ne olur biliyor musun?
Но вы не знаете, что их влечет : вы или ваши деньги.
Ama sizi mi, paranızı mı çekici bulduklarına emin değilsiniz.
Вы же знаете их методы.
Biliyorsun işte... her zamanki taktikleri.
Пусть их мысли не занимают вас настолько. - Вы же знаете, что... - Я знаю, вы утверждаете, что слушаете только меня..
Başkalarının ne düşündüğünü bu kadar önemseme.
Не думаю, что вы знаете, кто их убил. Правда?
Katilin kim olduğunu biliyor olamazsın, değil mi?
Равные королям. Да будет позволено мне упоминать их имена в вашем присутствии. Вы и сами все знаете.
Ama gerçekten şu anda bundan bahsetmenin bir anlamı yok.
Но вы не знаете их, вы на них не влияете, вы их не видите.
Ama onları tanımazsınız, göremezsiniz, onlara dokunamazsınız.
- Их никогда не бывает а этой деревне! - Вы не знаете правды!
Gerçeği bilmiyorsunuz bayan.
По вашему собственному признанию, вы не знаете, убили вы их или нет. - Ваша якобы потеря памяти...
Kendin itiraf ettin, yapıp yapmadığını bilmiyorsun.
Ох уж эти женщины, вы же их знаете!
Modadan anlıyor musun?
Вы хотите, чтобы он продал их? Вы же знаете, как их будут использовать. Шайены должны защищать свою жизнь.
Onların ne için kullanılacağını biliyoruz onları hayatta kalmaları için Cheyenne'lere vereceğim.
Вы знаете, что странно... он никогда не принимает людей, не заставляя их ждать.
Çok tuhaf o... asla kimseyi bekletmeden kabul etmez.
Их искупают на улицах. Их искупают дома. Все остальное - херня, и вы это знаете.
Bunu caddelerde yaparsınız, evde yaparsınız ve gerisi palavradır, bilirsiniz.
Гм, ну, в общем, Вы знаете, я продолжаю слышать их истории о, а, своего рода неприятностях со студией у мисс Чандлер.
Miss Chandler'in stüdyoyla sorunlar yaşadığını duyuyorum.
Вы знаете, может есаул их захватил.
Kazak Yüzbaşı'nın eline düşmüş de olabilirler.
Когда я попросил вас построить стену, я рассчитывал, что вы, кроме того, что свалите кирпичи в кучу, ещё и найдёте время скрепить их цементом, ну знаете, один на другой, в традиционной манере.
Bir duvar örmenizi istediğimde... tuğlaları yalnızca yığın halinde boşaltmak yerine... onları birbirine betonlayacak vaktiniz olacağını ummuştum... bilirsiniz, biri diğerinin üstüne... geleneksel yöntemle. Doldurabilir misiniz lütfen?
Хорошо, что вы их не знаете, потому что в вашем возрасте вы очень чувствительны, А ваши мамы - проститутки, да еше какие... Иногда как подумаешь...
Onları tanımadığınız için şanslısınız... çünkü sizin yaşınızda insan hassas olur... hepinizi annesi fahişe.
Вы их знаете?
Onları tanıdın mı?
Осмотрите мёртвых, знаете ли вы их или нет.
- Ölülere bakın, tanıdıklarınız var mı. - Ölülerin cesetlerini yakınlarına, ailelerine vereceğiz.
Посмотрите на трупы и сообщите нам, если вы их знаете.
- Tanır da söylemezseniz, siz de ceza yersiniz.
Вы их знаете?
Bunları tanıyor musunuz?
Вы знаете из чего их делают? Нет.
Neden yapıldığını biliyor musun?
Могу зачитать ваши права, но вы ведь и так их уже знаете.
Size haklarınızı sayardım ama siz zaten biliyorsunuz.
Вы же знаете, что их можно заставить делать только то, что они сами хотят.
Siz daha iyi bilirsiniz efendim. Onlara kendi istediklerini yaptırmak çok kolay.
– А вы их знаете?
Sizler tanıyor musunuz?
Вы сказали, что знаете их.
Siz onları bildiğinizi söylediniz.
Вы не знаете, как много их там. Спасибо.
Orada kaç kişi olduğunu bilemezsin.
Эти люди, которые должны были меня принять... вы их знаете?
Sığınmak için götürüldüğüm kişiler... Onları tanıyor muydun?
Но вы не знаете что вы их не видели, ведь вы их не видели!
Ve bilmiyorsunuz, görmüyorsunuz çünkü görmezsiniz.
И вы их знаете, дядя Скрудж?
Ama sen her birinin yerini biliyorsun değil mi, Varyemez Amca?
" вы точно знаете чего они хот € т... потому что в их возрасте вы хотели того же самого.
O tek şeyin de ne olduğunu çok iyi bilirsiniz. Çünkü onların yaşındayken sizin de tek istediğinizdi.
Хорошо, как... Откуда вы знаете, что я забрал их?
Evet, aldığımı ne bildin?
Вы - бедные, жалкие, заблудшие существа пьете свои "Пламенные Мо" и не знаете, как он их делает.
Aptallar! Sizi zavallı, acınası yoldan çıkmış yaratıklar Ateşli Moe ları mideye indiriyor sonra da hep "bunu nasıl yapıyor acaba?" diye düşünüp duruyorsunuz.
И я прав или нет? Вы не знаете, почему совершили их?
Peki haklı olur muyum, neden işlediğinizi bilmediğinizi söylesem?
А если вы - Маттис и вам ничего не стоит убить парочку судей самое время сделать это, коль скоро вы знаете, кто их заменит.
Yani sen Mattiece olsan ve amacın iki Anayasa Mahkemesi Yargıcını ortadan kaldırmaksa, bu iş için seçebileceğin en iyi an yeni yargıçların kim olabileceğini kontrol edebildiğin zamandır.
Вы их не знаете! Всё, что им нужно...
- Umursadıkları tek şey...
Я всего лишь спросил, хорошо ли вы их знаете.
Açıkçası, tutumunu anlamıyorum. Tek sorduğum onları iyi tanıyıp tanımadığın.
- Хм, вы их знаете?
- Onları tanıyorsun o zaman.
- Это - чушь собачья, и Вы знаете это! - Их предупредили.
Biri onlara haber verdi.
Вы их не знаете.
Onları tanımazsın.
Вы знаете, я слышала, на их новую систему ирригации стоит посмотреть.
Ben onların yeni sulama sistemi duydum ; görmeye gideceğim.
Вы работали с кардассианцами, вы хорошо их знаете.
5 yıl Kardasyalılar için çalıştıktan sonra, onları iyi tanıyorsundur herhalde.
- Вы их знаете?
- Onları tanıyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]