English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ К ] / Как и я

Как и я translate Turkish

42,367 parallel translation
Кто-то, который, как и я идёт в колледж.
O kişiyle ortak bir özelliğim var. Üniversite.
Ты её знаешь как и я.
Demek istediğim, sende benim kadar tanıyorsun.
Впрочем, как и я. Так что, может эта версия более понятна.
Ama ben de farklıydım, belki bu hâli daha anlamlıdır.
Может и правда, что вы сбежали как и я, едва успев.
Aynen, belki sizin de benim gibi ucu ucuna kaçmış olduğunuz doğrudur.
Да, считает тебя таким же секси, как и я.
Evet. Başta o da senin seksi olduğunu düşünmüştü.
Я начну с того, что задам пару общих вопросов о твоей карьере в ЦРУ, затем спокойно перейдем к разговору о Берлине.... как ты обнаружила внедрённого русского агента в резидентуре и о том, как Дар Адал и Сол Беренсон
Önce CIA'deki kariyerin hakkında birkaç genel soru soracağım. Sonra yavaşça Berlin konusuna gireceğim. Oradaki üsse bir Rus ajanın sızdığını fark etmenden ve Dar Adal'la Saul Berenson'ın bunu örtbas etmeye çalışmasından bahsedeceğiz.
И я говорю тебе сейчас, как и тогда... установить доверие, знакомство с своим пленником в 10 раз эффективней чем пытки.
Sana o zaman da söylediğimi söyleyeceğim : Güven ortamı yaratmak ve mahkumunu tanımak, işkenceye oranla 10 kat daha etkilidir ama zaten birbirimizi tanıdığımıza göre, başka ne seçeneğim olabilir?
Я лично вас в этом заверяю, как и президент Соединённых Штатов.
Sizi bu konuda bizzat temin ediyorum. Amerikan başkanı da temin ediyor.
Каждый день, один и тот же чёртов вопрос снова и снова, как будто я скрываю имена, как будто нас были сотни.
Hergün tekrar tekrar aynı kahrolası sorular. Sanki ben isim saklıyorum, sanki bizden yüzlerce kişi vardı.
Потому что я видела, как она смотрит на тебя и... Я знаю этот взгляд.
Çünkü sana nasıl baktığını gördüm ve o bakışı tanıyorum.
Мы спасли руку, но, как я и сказала, кровотечение было долгим.
Kolu kurtarmış olsak da daha önce de söylediğim gibi kanama uzun süredir devam ediyor.
Но я не собираюсь стоять тут и выслушивать, как ты оскорбляешь каждую веточку семейного древа.
Ama ben burada durmayacak ve çılgın sülaleme hakaret etmeni dinlemeyeceğim!
- Как я и говорил, сдается мне, этот остров занимают довольно недружелюбная стая диких драконов.
Bence bu ada oldukça vahşi dost canlısı olmayan ejderhalar tarafından istila edilmiş.
И я ни черта не помнил о том, как туда попал, и что происходило.
Ve ne olduğuyla ilgili hiçbir şey hatırlamıyordum.
Они понятия не имели, была ли я дома, или просто исчезла, как и их отец.
Eve dönüp dönmeyeceğimi bilmiyorlardı. ya da babaları gibi yok olup gittiğimi.
Они... называли свои имена, и я узнавала, можно ли кого-то из них найти после того, как они якобы вошли в эту штуку.
İsimlerini verdiler, ben de bu işin içindeler mi ve etraftalar mı diye kontrol ettim.
Кристофер Сандэй мёртв, и я не знаю, где я и как туда попал.
Christopher Sunday ölmüştü ben de neredeyim bilmiyordum ya da oraya nasıl gittiğimi.
Помнишь, как мы впервые пошли попить кофе, только ты и я?
Başbaşa kahveye gittiğimiz ilk seferi hatırlıyor musun?
А как-то раз нас привели на бейсбольный матч, я был слишком мала, чтобы понять правила, и... смотрела, как люди в другом секторе отбивали пляжный мяч.
Bir seferinde, bizi beyzbol izlemeye götürdüklerinde ben kurallara akıl erdiremeyecek yaştaydım o yüzden bu insanların plaj topuyla oynadıklarını düşünmüştüm.
Но я всю ночь сидела у вашего дома и проследила за вами, так что у вас нет выбора, кроме как пустить меня в ваше устройство.
Tüm gece evinin önünde bekledim ve buraya kadar da sana eşlik ettim. ... hiçbir şansın yok, beni o makineye sokacaksın.
Потому что... как я смогу стоять перед толпой людей и убеждать их, что знаю ответы, понятия не имея, о чём говорю.
Çünkü yaşarsam... Ne konuşacağımı bilmeden insanların karşısına geçip onları NasıI ikna edebilirim ki?
Я удивлён, как и ты.
Ben de senin kadar şaşırdım.
И хотя, увы, очевидно, что Билли хочет нас поссорить, я ждал два часа, прежде чем заговорить, потому что как я ни стараюсь выкинуть наш разговор из головы,
Billy'nin bizi ayrı düşürme çabası hiç kuşkusuz ortada. Bu çabasını sana açmam iki saatimi aldı.
Сегодня произошло то, о чём я предупреждала с того момента, как ты и твой муж прибыли сюда.
Bugün olanlar tam da kocanla buraya ayak bastığın günden beri yaşanmasın diye sizi uyarıp durduğum şeylerdi.
Скорее я хотела обсудить, что мой парень, как и твой, в отъезде.
Ondan bahsettim ki benim sevgilimin de şehir dışında olmasını konuşabilelim.
- Как и я!
- Öylesin!
- Я и сказала : "как там дело было".
"Her neyse." dedim ya.
В порядке, как я и обещал.
Dediğim gibi durumu iyi.
Но теперь я здесь... как и хотел мой отец.
Ama artık buradayım. Tıpkı babamın istediği gibi.
Всё, как я и говорил.
Her şey söylediğim gibi.
Как я и говорила с самого начала.
En başta sana söylediğim gibi.
Бен ведёт меня к Гэбриэлу, и я использую чертежи Оникса как приманку.
Ben beni Gabriel'e götürüyor ben de Onyx şemalarını yem olarak kullanacağım.
Потому что приезда домой, я заезжал на стройку, и твой начальник сказал, что ты неделю уже как не приходишь.
Çünkü buraya gelmeden önce inşaata uğradım patronunun dediğine göre üç haftadır işe gitmemişsin.
Я сражался с русскими, пока ты прятался под кроватью в своей пижаме и плакал как девочка!
Sen pijamalarınla yatağın altında saklanıp. kız gibi ağlarken ben Ruslarla savaşıyordum. - Bana, lütfen, onu rahat bırak.
И как бы я достал личности тех рейнджеров?
Peki ben o Ranger'ların isimlerini nasıl almışım acaba?
Бен ведёт меня к Гэбриэлу, и я использую чертежи Оникса как приманку.
Ben, beni Gabriel'e götürüyor ben de Onyx şemalarını yem olarak kullanacağım.
Что ж, я понимаю, что он не такой же фантастичный как особняк Бодлеров, но возможно, дети, с чуточкой ваших денег, мы сможем починить и украсить его.
Baudelaire Malikânesi kadar şaşaalı olmadığının farkındayım. Ama belki paranızın bir kısmıyla restore edip daha güzel bir yere dönüştürebiliriz.
Я... Я просто подумала, почему бы мне не зайти и посмотреть как они устроились.
Ben yalnızca nasıllar diye bakmak için uğramıştım.
Так как этот заносчивый банкиришка не выделил ничего из вашего наследства, я вынужден выжимать из себя мой собственный заработок от театральных выступлений и случайных уроков.
Patronluk taslayan bankacı, ailenizin servetine dokundurmadığı için şimdi ben, tiyatro performanslarım ve ara sıra verdiğim danışmanlık hizmetlerinden kazandığım paralarımı harcamak zorundayım.
Я даю и даю моей публике, точно так же, как я даю и даю этим сиротам.
Seyircilerime her şeyimi veriyorum, tıpkı bu yetimlere verdiğim gibi.
И как ваш отец, я не тот человек, с которым можно шутить.
Ve babanız olarak söylüyorum ki, ben hafife alınacak biri değilim.
Я прошу вас восстановить наш союз, как с этими людьми, так и с остальными, в других частях острова.
Bu ittifakı onarmak için yardımınızı isterim, Hem erkek hem de kadınlarla burada Ve adadaki başka yerlerde.
- Я просто убирала всё, как вы и просили, милорд.
Arzu ettiğiniz üzere eşyaları topluyordum beyim.
И я не только про глупость говорю, я про то, как обезьяны на печатных машинках клацают.
Sadece aptallıktan bahsetmiyorum, daktilo başındaki maymunlardan bahsediyorum.
Я и не понимал, как всё очевидно.
Ne kadar bariz olduğunu hiç anlamamıştım.
Я был таким же идиотом, как и он.
Ben de onun kadar aptaldım.
И я лишь чувствую... как быстро бьётся сердце... когда я с тобой.
Ve tek hissettiğim seninleyken kalbimin ne kadar hızlı attığı.
Но я люблю Кению, как и ваш сын.
Aynı oğlunuz gibi, ben de Kenya'yı seviyorum.
Может, я оглянулся и увидел несправедливость... и спросил себя, как можно всё исправить?
Belki de çevreme bakınınca bir şeylerin yanlış gittiğini görüyorum ve merak ediyorum acaba düzeltmek için bir şey yapabilir miyim.
Когда я смотрю на тебя и вижу твою яростную решимость... Я знаю, что твоя жизнь не будет такой, как моя. И это меня очень, очень радует.
Seni izleyip kendini adamanı, kararlıIığını gördüğümde, hayatının benimki gibi olmayacağını anlıyorum ve bu beni çok ama çok mutlu ediyor.
Начала читать его твиты, посты и интервью, и я подумала, что интернет похож на псицелиум, как то, что ты испытала в лесу с Анжеликой, где воспоминания и моменты нашей жизни существуют вне нас.
Tüm tweetlerini, gönderilerini, röportajlarını okudum ve internetin nasıI psycellium'a benzediğini düşünüyordum tıpkı ormanda Angelica ile yaşadıkların gibi anılar ve anlar bizim ötemizde var oluyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]