English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Н ] / Не надо объяснять

Не надо объяснять translate Turkish

118 parallel translation
Думаю, Мерлин, не надо объяснять, зачем я пришёл с полицейским?
Sanırım neden bu subayla geldiğimi açıklamama gerek yok.
Думаю, мне не надо объяснять вам, что это значит.
Nasıl olacağını söylememe gerek yok.
Мне не надо объяснять, я кладу трубку и бегу к Терезе, но прихожу слишком поздно.
Köfteyi çaktım tabii. Hemen Thérese'nin yanına gittim ve can alıcı noktaya geldim.
- Не надо объяснять.
- Açıklamaya gerek yok!
- Не надо объяснять.
Açıklama.
[Женский голос :] Не надо объяснять мне, какая зона для чего всегда была отведена!
Beyaz bölgede hiçbir zaman durulmadı. Hangi bölgede durulur hangisinde binilir anlatma bana.
Вам не надо объяснять сколько неприятностей принесет эта чушь если пресса про нее разнюхает.
Unutmayın bu saçmalıklar nasıl bir gürültü koparabilir olur da basın öğrenirse.
Ничего мне не надо объяснять.
Açıklanacak bir şey yok.
Да ладно. Тебе не надо объяснять.
- Maureen açıklama yapmana gerek yok.
Не надо объяснять.
Açıklamaya gerek yok Albay.
Полагаю, не надо объяснять вам, чем это всё кончилось.
Olayın nasıl sonuçlandığını sanırım söylememe gerek yok.
- Не надо объяснять, Ленни.
- Açıkladın Lenny.
Да. Тебе ничего не надо объяснять.
Açıklamak zorunda değilsin.
Ничего не надо объяснять.
Açıklamaya gerek yok.
Объясним? Нам ничего не надо объяснять.
Hiç bir şey açıklamak zorunda değiliz.
Не надо объяснять.
Açıklamaya çalışma.
Уверен тебе не надо объяснять что в таком месте, частые визиты дока могут посеять семена сомненья.
Eminim burayı sana anlatmama gerek yok. Doktorun sürekli ziyaret etmesi şüphe yaratabilir.
Бля, мне-то не надо объяснять, где смотреть.
Ne tarafa bakacağımı söylemen gerekmez.
Мне не надо объяснять дважды.
Bana bir kere öğretmen yeterliydi.
- Не надо объяснять.
- Açıklamana gerek yok.
Это тоже не надо объяснять.
Bunu da açıklamana gerek yok.
Ничего не надо объяснять.
Herhangi bir şey açıklamak zorunda değilsin.
Не надо объяснять.
- Hayır, açıklama.
Вам не надо объяснять, каким становится тело после пяти недель в воде.
Su altında geçen beş haftadan sonra bedenin ne hale gelebileceğini anlatmama gerek yok herhalde?
Одна вещь в моей жизни, которую не надо объяснять любому - это только мое.
Hayatımda kimseye hesabını vermek zorunda olmadığım tek şey- - sadece bana ait birşey.
Не надо объяснять.
Açıklamanızın gereği yok.
Мне ничего не надо объяснять.
Bana açıklamana gerek yok.
Ничего не надо объяснять.
Adamı duydun, Wilson. Açıklamana gerek yok.
Тогда нам не надо будет объяснять его присутствие здесь.
Sonra başına ne geldiğini bilmek zorunda değiliz.
Не надо ничего объяснять.
Bir şeyler söyleyerek zaman harcama.
Не надо ему ничего объяснять.
Hiçbir şey açıklamak zorunda değilsin.
Не надо ничего объяснять, доктор.
Açıklamana gerek yok, Doktor.
- Да не надо ничего объяснять.
- Açıklama yapmak zorunda değilsin.
Не надо ничего объяснять. - Я знаю, что ты - парень.
Şunu düşün erkek olduğunu biliyorum.
- Не надо ничего объяснять.
Sizi kastetmedim. - Açıklamaya gerek yok.
- Не надо ничего объяснять.
- Açıklama gerekmez.
Мам, тебе не надо мне ничего объяснять, просто делай.
Anne açıklamak zorunda değilsin.
- Не надо ничего объяснять.
- Açıklama yapmak zorunda değilsin.
Не надо ничего объяснять.
Lütfen, açıklamak zorunda değilsin.
Не надо ничего объяснять, я слышала.
Açıklayacak bir şey yok. Sizi duydum.
Отсутствие РВК всё бы объяснило, если бы больше не надо было ничего объяснять.
Eğer orada açıklanacak herhangi bir şey olmasa da YDP olmaması her şeyi açıklıyor.
Не надо мне объяснять, как задницу подтирать.
Belirtmene gerek yok, kendi kiçimi kendim siliyorum sonuçta.
Вам не надо ничего объяснять.
Açıklama yapmanıza gerek yok.
Не надо мне объяснять про наглость.. Я знаю, когда ее нужно использовать.
Bombalarımı ne zaman kullanacağımı bilirim ben.
Всегда думал, что ты не из того сорта девочек которым надо объяснять когда, с кем и как.
Senin ne zaman ne diyeceğini bilen bir kız olduğunu sanırdım.
Не надо это мне объяснять.
- Bana anlatmana gerek yok, Terry.
Не надо мне объяснять.
Açıklamanı da istemiyorum.
Мне не надо ничего объяснять.
- Bana bir açıklama yapman gerekmiyor.
Не надо ничего объяснять.
Söylemene gerek yok.
Не надо мне объяснять.
Bilmez miyim? Kendi gözlerimle gördüm.
Ну, я не могу ничего объяснять, но поговорить все равно надо.
Şey, her şeyi açıklayamam, ama yine de konuşmamız gerekiyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]