Не правда translate Turkish

Я не дура, Луис. Ты не смог бы защитить меня от этого, но смог с помощью этого получить повышение, не правда ли?

Peki Louis beni ondan koruyamazdın ama ismini duvara yazdırmak için kullanabilirdin değil mi?

Скажи, что это не правда.

Lütfen bunun doğru olmadığını söyle.

Это не правда.

Doğru değil bu.

Боже, я только что пыталась поверить в то, что ты говоришь, но ничто из этого не правда.

Tanrım, ağzından çıkanlara inanmaya çalışıyordum ama hiç biri gerçek değil.

Это не правда.

- Hiç de değil.

- Нет, нет, не правда.

- Hayır, hayır, doğru değil.

Но если это не правда тебе придётся немного помолиться.

Ama doğru değilse dua etsen iyi olur.

А вот это точно не правда.

Elbette bu doğru değil.

не правда, нет.

Ahlakî değil, evet.

Это не правда, ни для кого из нас.

- Hiçbirimiz için geçerli değil bu.

Правда, но мы полагаемся не просто на слова Джэнет Макнамары.

Bu doğru. Ama biz hala... Janet Macnamara'nın sözlerinin doğruluğu hakkında bir şey duymadık.

С рёбрами мы, и правда, ничего сделать не можем, придётся ждать когда зарастут.

Burada gerçekten kırık kaburgalarınız hakkında yapabileceğimiz birşey yok. Onlar iyileşene kadar taburcu olmanız biraz zor.

Ты и правда не в курсе, что он делал?

Gerçekten ne yaptığı hakkında hiç bir fikrin yok mu?

Правда я знакома с вашими работами, и не каждый день оказываюсь в подвале с человеком, который...

Dürüst olmak gerekirse yaptığın işi biliyorum ve her gün bodrum da tek başına bir şeyle yalnız kalmıyorum...

Дамы и господа, мы дружелюбные добрососедские грабители банка, правда, не очень дружелюбные и соседи из нас так себе.

Bayanlar ve baylar, bizler dost canlısı mahallenizin dost canlısı olmayan banka soyguncularıyız. Eminim ki cehennem bizim mahallemiz kadar olamaz.

– Я не могу так. Мне же и правда придётся отпустить его.

Onu bu durumdan kurtarmış olurum.

– Правда? Посмотрим, что скажет Роман, когда тебя рядом не будет.

Sen ona liderlik etmediğin zaman bakalım Roman ne söyleyecek?

Не вся правда.

Gerçek tam olarak bu değil, değil mi?

Мы правда не хотим слышать всю...

Hepsini dinlememize gerek yok- -

Игрушек никогда не бывает много, правда?

Fazla oyuncak diye bir şey yoktur, değil mi?

Я правда не...

- Gerçekten- -

Мам, я правда не хочу слушать...

- Anne, bunu dinlemeyi pek istemiyorum...

Я не хочу снова слышать то, что ты всем 25 лет скармливал, пап. Это правда.

- 25 yıldır herkese söylediğin şeyleri duymak istemiyorum.

Миленький, правда? Не твой стиль.

Senin tarzın değil.

Ты правда не понимаешь?

Anlamıyorsun, değil mi?

Ты правда был счастлив с ней.

Onunla gerçekten mutluydun.

Ничего себе, да вы и правда хотели выиграть эти выборы любой ценой, и не для всеобщего блага, а для себя самой.

Gerçekten seçimi kazanmayı istemişsin neye mal olursa olsun. Ama çoğunluğun iyiliği için değil, sadece kendin için.

Я просто не была полностью уверена, что это была правда.

Sadece gerçek olabileceğine emin değildim.

Пока мы тут говорим про не вовремя, давайте вспомним, что Нине не вовремя достался адвокат, которого заботит правда, в отличие от того, который ей достался поначалу.

Konu kötü zamanlama olunca, ve Nina'nın sizin tersinize masumiyetini kanıtlayacak bir avukata sahip olmaması görüldüğü gibi buda kötü bir zamanlama.

Да, я правда не смогу заснуть, если так будет всю ночь.

Bu sürekli böyle söylerse akşam gözüme uyku girmez.

Правда, но.. я не могу отдать долг, ведь должник - мертвец.

Haklısın ancak bir ölüye borçlu olamam.

Я не стану вновь делать что-то подобное. Вау, ты и правда говоришь это.

- Bir daha asla böyle bir şey yapmayacağım.

Картер, я правда не хотела к вам вторгаться.

Carter gerçekten karıştırmak istemedim.

Ничего значительного не осталось. Правда ведь?

Önemli ve büyük bir şey yok değil mi?

А печальная правда состоит в том, что вы ничего не нашли.

Çünkü hiçbir şey bulmadığın gerçeği tüm çıplaklığıyla karşımızda.

Ты правда думаешь, что мне не все равно?

Gerçekten umurumda mı sanıyorsun?

Имею ввиду, я не знаю, правда ли это...

Bu doğru mu emin değilim.

на самом деле. Я просто говорю, по закону, но не думаю, что это правда.

Aslında sadece söylüyorum hukuki açıdan bunu doğru olduğunu düşünmüyorum.

Я правда не шучу.

Gerçekten geçmiyorum.

Нам не нужно делать ничего такого, правда?

Bunu yapmamıza gerek yok, tamam mı?

Ты правда не понимаешь?

- Gerçekten bilmiyor musun?

- Не правда про пастухов.

Gerçek çobanlar var.

Как только Спасители уедут, выпроводим их к чертям собачим, пока правда ничего плохого не вышло.

Kurtarıcılar gider gitmez kötü bir şey olmadan önce onları kapı dışarı edeceğiz artık.

Правда в том, что никто не знает меня лучше, чем ты.

Gerçek şu ki beni senin kadar kimsenin tanıdığını sanmıyorum.

Я правда не понимаю, о чём речь.

Neden bahsettiğin hakkında cidden hiçbir fikrim yok.

Ты же меня так не разочаруешь, правда?

Beni böyle hayal kırıklığına uğratma, olur mu?

Это не считается. - Правда? - Не-а.

Hayır, Loverboy Amerikan.

Я ничего не знаю. Это правда?

Hiçbir şey bilmiyorum.

Правда Восставшие не понимают, что значит "мир".

Tek sorun, hortlaklar huzurun ne demek olduğunu anlamazlar.

Это не... это морг бедного человека, правда.

Düşük bütçeli bir morg gibi.

Правда в том, Айрис, что я не знаю, что это между нами и куда это приведёт.

Aramızda nelerin olduğunu ya da ne olacağını bilmiyorum Iris.