English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / То есть я

То есть я translate Turkish

7,736 parallel translation
То есть я уволен?
Bu kovulduğum anlamına mı geliyor?
То есть я буду рад узнать имя вашего нового работодателя, мистер Бэрроу.
Gelecek işvereninizin kimliğini öğrenince sevineceğiz anlamına geliyor, Bay Barrow.
То есть я никак не смогу защитить своего сына?
Oğlumu güvende tutabileceğim bir yol yok mu yani?
Все эти обнадеживающие слова... "большинство пациентов", "2 / 3 индивидуумов". То есть я все равно боюсь, что это ужасные шансы для будущего.
Bütün bu umut dolu cümlelere rağmen hastaların çoğu, bireylerin üçte ikisi gibi yine de bir gelecek kurmak için yeterli olasılığa sahip olduğuma inanmıyorum.
- Я не смеялся. - Ну да. То есть я преувеличиваю.
- Seninle dalga geçmiyordum.
То есть я хочу сказать, что как отец я бывал получше.
Söylemeye çalıştığım, bir baba olarak sana daha iyi davranmalıydım.
То есть я.. я наняла собственного мужа, чтобы убить доктора, которого никогда не встречала?
Yani kendi kocamı, hiç tanımadığım bir doktoru öldürmesi için tuttum öyle mi?
Есть что-то, что я должна тебе показать.
Sana göstermem gereken bir şey var.
У меня есть вера. Потому что он мне указал путь сюда, чтобы найти то, что я потерял, найти тебя.
Benim imanım var çünkü beni buraya gelip, kaybettiğim bir şeyi, seni bulmamı istedi.
То есть, я предполагал.
Yani, teoriler üretmiştim ben gerçi.
Это то, кто я есть.
Ben buyum anlıyor musun ;
Я был в курсе, что у нас есть кто-то внутри, но не знал, кто.
İçeride adamımız olduğunu biliyordum ama kim olduğunu bilmiyordum.
То есть, я всегда это знал.
Her zaman farkındaydım bunun.
То есть, я не знаю. Она сплетничала, но...
Bilmiyorum ki, tam bir dedikoducudur ama...
И тогда я понял, что мой отец идиот, потому что верит, что есть какая-то разница.
İşte o an babamın bir ahmak olduğunu anladım. İkisinin arasında bir fark olduğunu düşündüğü için.
Папа, я думаю, что там кто-то есть.
- Baba, orada biri var galiba.
доктор " айлер, есть что-то, чего €... ћне не нужна тво € помощь. я пон € тно говорю?
- Dr. Tyler, bu şeyler... - Yardımına ihtiyacım yok. Bundan daha açık olamam.
Знаешь, я и правда думаю, что в церкви что-то есть.
Bak, anne, Bence orada bir şey vardı. Kilise de yani.
Моя дочь считает, что там что-то есть, и я намерена это проверить.
Kızıma göre burada araştırılması gereken şeyler var. Ben de es geçmeyeyim dedim.
– То есть, раз я возвращаюсь, кажется более разумным просто... отменить ее.
- Anlamı şu : döndüğüme göre onu geçersiz kılmak akla daha mantıklı geliyor.
Я спросила тебя напрямую, есть ли что-то, что мне нужно знать, и ты промолчала.
Sana bilmem gereken bir şey, olup olmadığını açaıkça sordum, ve sen hiçbir şey söylemedin.
Если для тебя это проблема, то я больше не знаю, что сказать, потому что... это то, что есть, и ничего не изменится, даже если ты будешь такой же врединой, как сегодня.
Senin için sorun olacaksa başka ne diyeceğimi bilmiyorum çünkü böyle hissediyorum ve değişmeyecek de. Bugünkü gibi uyuzluk etsen dahi bu böyle olacak.
Я не... То есть не я...
Ben değil, yani yapmadım...
То есть, я не сожалею, я не извиняюсь, потому что это признак слабости, но у меня была адская ночка.
Aslında özür dilemiyorum. Çünkü zayıflık belirtisidir. Berbat bir gece geçirdim.
И я не говорю, что это плохо, но это то, что есть.
Bunun kötü bir şey olduğunu söylemiyorum ama öyleydi.
Могла сбыть их и сорвать куш, но я думаю, у тебя есть что-то на примете и я хочу в долю.
Onları çalıp bir banka bile yapabilirdim ama bence iyi yerlere gidiyorsun ve ben de dahil olmak istiyorum.
Я не знаю, есть ли у Калеба какая-то идея. Клянусь.
Caleb'ın ne yaptığını bilmiyorum yemin ederim.
"Как я счастлив, что у меня есть то, что заставляет меня с трудом произносить слова прощания".
"Zor veda edilen bir şeylerim olduğu..." "... için ne kadar da şanslıyım. "
То есть, я должна занять ее место, только обязанностей будет больше?
Ben de onun yerine geçip onun aldığından daha çok sorumluluk mu alacağım?
Я попросила собраться до суда, потому что есть что-то, что Вы должны знать.
Bilmeniz gereken bir şey olduğu için bugün mahkemeye çıkmak istedim.
Нет. То есть, я должна была поместить стержень обратно, а это труднее, и я увидела, что его большеберцовая кость треснула.
Hayır, elimden geldiğince kuvvetli bir şekilde ittirdim.
То есть, я знаю... Я знаю, что я должна делать, но... Я не знаю.
Ne yapmam gerektiğini biliyorum ama bilmiyorum.
С самого момента встречи с тобой я знала, что между нами что-то есть.
Seni gördüğüm anda aramızda bir şey olduğunu hissetmiştim.
Это то... какой я есть.
Bu, benim olduğum kişi.
То есть, я хочу, но не так.
Yani istiyorumda bu şekilde değil.
Я знаю, но может еще есть что-то,
- Biliyorum ama yapabileceğimiz bir şey- -
То есть, я...
Yani...
Где-то в здании есть бордель, я могу выяснить, если хочешь.
Binada bir yerlerde bir genelev var. İstersen senin için bulabilirim orayı.
Это.. это очень хорошо знать, что есть кто-то, кто может сообщить о пропаже человека, если я когда-нибудь исчезну
Kaybolduğumda Kayıp Şahısları arayacak biri olduğunu bilmek güzel.
Я такой щедрый, потому что у тебя есть то, что я очень сильно хочу.
Cömert davranıyorum çünkü elinde çok istediğim bir şey var.
То есть, я хочу сказать, он же с ней только из-за секса, так?
Demek istediğim bu iş sadece seks içindir değil mi?
То есть... Я не псих.
Ben deli değilim.
То есть... я так хожу?
Yoksa yapıyor muyum?
Я... то есть...
yani...
Я хочу, чтобы ты просмотрела документ и сказала, есть ли тут какой-то риск.
Şuna bir bakmanı ve herhangi bir açığımız olmadığından emin olmanı istiyorum.
Если и есть что-то лучше, чем пицца по-чикагски, то я не знаю, что это.
Chicago pizzasondan daha iyi bir şey varsa eğer ne olduğunu bilmiyorum.
Есть ещё одно, чего я желаю, несмотря на то, что никогда не получу.
İstediğim başka bir şey daha var. Hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini bilsem de.
То есть, я знаю, она хочет большего, но,. ... Мы действительно не разговаривали, об этом.
Dahasını istiyor ama hiç böyle takıldığımız olmadı.
То есть, у меня не срослось на одной работе, я ищу другую.
Bir işe tutunamazsam başka bir işe girerim.
Когда я увидел, подумал, если есть бог, то он похож на это.
Onu gördüğümde, Ben düşündüm ki... Eğer bir Tanrı varsa, bu... Bu O'nun görünüşü.
Рядом всегда есть кто-то, с кем я говорю.
Her zaman başka birisi oluyor. Konuştuğum birisi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]