English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Ты не знал

Ты не знал translate Turkish

4,268 parallel translation
О! Ты не знал, не так ли?
Bilmiyordun, değil mi?
Но ты не знал этого до нынешнего момента.
Bugüne kadar farkında değildin.
Ты не знал, где он?
Çocuğun yeri hakkında hiçbir şey bilmiyor muydun?
И я сказала себе, что те люди, которых я знала... и ты тоже их хорошо знал... они не были самими собой.
Kendi kendime dedim ki bunlar tanıdığım insanlar de- - Çoğunu sen de tanıyordun. Artık kendilerinde değillerdi.
Не знал, что ты уже встал.
- Kalktığını bilmiyordum.
Я не знал, что ты планируешь прийти не один. Да.
- Arkadaşını getireceğinden haberim yoktu.
И когда пресса узнает, что ты знал, но ничего не сделал?
Bu konuyu bildiğimiz ve hiçbir şey yapmadığımız basında duyulursa ne olur?
Фрост, если бы ты меня знал, то знал бы, что кормовая база не доступна для города.
Frost beni biraz tanıyorsan, kaynaklarının şehir için vazgeçilmez olduğunu bilirsin.
Не знал, что ты ведёшь счёт.
Çetele tuttuğunu bilmiyordum.
Знал, что ты не сможешь ничего сделать. – Я пытался.
Düzeltemeyeceğini biliyordum.
Если бы ты знал, меня бы здесь не было.
Neden geldiğimi biliyorsan o zaman buraya gelmeme gerek kalmazdı.
Знаешь, я никогда не думал, что моя окажется на конце иглы, но ты и так это знал, правда ведь?
Kendiminkini iğnenin ucunda bulabileceğime hiç inanmazdım. Ama sen bundan emin oldun. Değil mi?
Честное слово, если бы я не знал, что ты карьерист, я бы подумал, что ты пытаешься разрушить свою карьеру.
Yemin ederim, eğer merdiven tırmanan biri olduğunu bilmesem kariyerine gülle atmaya çalıştığını düşünürdüm.
В своих показаниях ты говорил, что знал Джареда, но не близко.
- İfadende Jared'i tanıdığını, ancak samimi olmadığınızı söylemiştin.
Следующая поставка будет последней, так что нам нужно узнать, сколько времени у нас есть, и ты бы уже это знал, если бы не был вне доступа всю ночь.
Sonraki yükleme son olacak. O yüzden ne kadar zamanımız olduğunu bilmemiz lazım ki eğer bütün gece dışarıda olmasan şimdiye bunu biliyorduk zaten.
И ты знаешь, если бы я знал где она, меня бы ничто не остановило бы, чтобы пойти за ней.
Nerede olduğunu öğrendiğimde beni kimsenin durduramayacağını biliyorsun.
И я бы не дал её тебе, если бы знал, что ты не справишься.
Yapamayacağın bir görevi vermem.
Как и я знал, что ты меня не пристрелишь.
Senin de beni vurmayacağını bildiğim gibi.
Да, я не сказал тебе, что беру самолет, потому что знал, что ты выйдешь из себя как сейчас.
Hayır! Hayır, sana jeti alacağımı söylemedim çünkü böyle delireceğini biliyordum.
Ты был взломщиком на нескольких преступных операциях и знал, как проникнуть в квартиру Фэйрвика, но, когда ты не смог найти свои деньги, решил отомстить.
Bir suçlu olarak açıklaman gereken ikinci senaryo ise Fairwick'in evine nasıl girileceğini biliyordun ama içeride parayı bulamadın..... sen de intikam almak için onu öldürdün.
Хочу чтобы ты знал, у тебя не будет проблем, понимаешь? Duh!
-... başının belada olmadığını bilmeni istiyorum, tamam mı?
Ты знал, что её брат был на Тихоокеанской войне?
Kardeşinin Pasifik'te olduğunu biliyor muydun?
Не знал, что ты играешь на свою зарплату.
Kendi maaşınla oynadığını bilmiyordum.
- Я не знал, что ты пригласила Макса.
- Max'i de davet ettiğini bilmiyordum.
Ты же знаешь, я бы никогда не сделал это, если бы знал, что нет никакой надежды.
Bir umut olmasaydı böyle bir şey yaşamana asla izin vermezdim biliyorsun.
Знаешь, он уже не такой плохой парень, которого ты когда-то знал.
Aslında tanısan, o kadar da kötü biri değildir.
Не знал, что ты работаешь с ОБП. Аманда...
TAU davalarında çalıştığını bilmiyordum.
Я не хочу, чтобы ты знал его, Джек.
Onu tanımanı istemiyorum, Jack.
Я не знал, что ты был там тогда, Барри.
O zamanlar nasıl biri olduğunu bilmiyordum Barry.
Слушай, пап, я хочу, чтобы ты знал, что нет ничего того, чего бы ты не сделал и что изменит мой путь, который я вижу перед собой.
Baba şunu bil, sen ne yaparsan yap benim sana bakış açımı değiştirebilecek hiçbir şey yok.
Я хочу, чтобы ты знал : никто не сделает с тобой тоже самое.
Kimsenin sana böyle bir şey yapmaması lazım, bunu bil.
Я верил, что её можно было спасти, что она вернется к нам, но ты знал, что этого не будет.
Karen'ı vurduğunda sana karşı öfkeliydim. Kurtarılıp bize geri döneceğine emindim ama problemin bu olmadığını biliyordun.
Не знал, что ты в курсе, где я живу.
Adresimi bildiğinizi sanmazdım.
Крюк, не знал, что ты присоединишься к нам.
Kanca, bize katılacağını bilmiyordum.
Я не очень хорошо знал Анну, но... она точно не хотела бы, чтобы ты жила одна в своей ледяной пещере, что и произойдет, если ты не растопишь лед.
Anna'yı çok fazla tanımıyordum ama buzdan bir mağarada tek başına yaşamanı istemezdi. Buzu eritmezsen yaşayacağın yer tam olarak orası olacak.
Я не знал, что ты любишь, так что взял тебе один из их "авторских коктейлей".
Ne seversin bilemediğim için sana şu buranın spesyali dedikleri şeyden aldım.
Но уверена, он этого никогда не расскажет, но я хочу, чтобы ты знал, от чего он отказался ради твоего возвращения. – О чем ты говоришь?
Ettiğinden eminim ve sana bunu söylemeyeceğinden de eminim ama seni buraya geri getirebilmek için neden vazgeçtiğini bilmeni istiyorum.
И ты об этом не знал, когда заказывал их?
Ve sen onları ne zaman sipariş ettiğini bilmiyor musun yani?
Не знал, что это будешь ты.
Senin olacağını bilmiyordum.
Не знал что ты был здесь.
- Burada olduğunu bilmiyordum.
Я знал, что ты это не сделаешь.
Onu zehirleyemeyeceğini biliyordum.
Скажи мне, ты случайно не знал Рауля Лопеса?
Söyle bana, sen olmaz Bir Raul Lopez bilmek?
Дана, я даже не знал, что ты дома.
Dana, burada olduğunu bile bilmiyordum.
Я хочу, чтоб ты знал - ты не одинок.
Yalnız olmadığını bilmeni istiyorum.
Не знал, что ты можешь грустить.
- İçlendiğini bilmiyordum.
Хотя есть кое-что, чего ты обо мне не знал.
Yine de benim hakkımda bilmediğin bir şey var.
Ты изменилась... Если ты думаешь, что я была способна на что-то в этом роде, ты никогда меня не знал на самом деле.
Böyle bir şey yapabileceğimi düşündüysen beni hiç tanımamışsın demektir.
Я не знал, что ты придешь.
Geleceğini bilmiyordum.
Ты не знал?
Bilmiyor musun?
Они не хотят, чтобы ты знал правду.
Gerçeği öğrenmeni istemiyorlar.
Они не хотят, чтобы ты знал кто ты на самом деле.
Kim olduğunu bilmeni istemiyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]