English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Biliyor musun peg

Biliyor musun peg translate Spanish

32 parallel translation
Sahi mi Asıl canımı yakan ne biliyor musun Peg?
No me digas. iSabes lo que más me duele, Peg?
Biliyor musun Peg, kendimi iyi hissediyorum, gerçekten.
Sabes, Peg, me siento bien.
Biliyor musun Peg, bu loş ışıkta iyi görünüyorsun.
Ya sabes, Peg, te ves bien en esta penumbra.
Biliyor musun Peg. kanarya yutmuş bir kadın gibi görünüyorsun.
Sabes, Peg, pareces una mujer que acaba de tragarse un canario.
Biliyor musun Peg, seninle burada böyle oturmak güzelmiş.
sabes, Peg, es agradable estar aquí sentado con usted.
Biliyor musun Peg, ben senin için biraz endişeliyim.
Sabes, peg, estoy... Estoy algo preocupado por ti.
Ve en iyi tarafı ne biliyor musun Peg?
¿ Y sabes cuál es la mejor parte es, Peg?
Biliyor musun Peg, umarım buradan önemli bir şey çıkmaz.
Espero que no haya nada importante aquí.
Biliyor musun Peg, bu şeyin eğlenceli olması gerekiyor.
Verás, Peg, se supone que esto sea divertido
Biliyor musun Peg, Dodge'i pek sevmediğini hissetmeye başladım.
Sabes, Peg, estoy empezando a sentir
Biliyor musun Peg bu kişisel bir teorimi haklı çıkarıyor. Ne kadar acı çekersen, o kadar ödüllendirilirsin.
Esto prueba mi teoría mientras más sufras la recompensa será mejor
Biliyor musun Peg?
Oye, ¿ sabes algo, Peg?
Bunu yapanların ne tür insanlar olduğunu biliyor musun Peg?
¿ Sabes qué clase de personass está haciendo esto, Peg?
Biliyor musun Peg, annenin sabah 9'a kadar süren küçük gece yarısı atıştırmaları için buraya damlamasından nefret ediyorum.
Sabes, Peg, Odio que tu madre repte por aquí para merendar desde medianoche hasta las 9 de la mañana.
Biliyor musun Peg, birbirimizi daha yakından tanıyamadığımıza üzüldüm.
Sabes, Peg, realmente lamento que no llegáramos a conocernos mejor.
Sen ne işe yararsın, biliyor musun Peg?
¿ Sabes para que son buenas, Peg?
Biliyor musun Peg?
¿ Sabes, Peg?
Şunun gibi bir şeydi : "Ben çalışıyorum, parayı ben getiriyorum, temiz hava benim hakkım." Peg, komik olan ne biliyor musun?
Hombres bajitos, feos y calvos que no saben la suerte que tienen de no tener mujer y luego vuelven arrastrándose convencidas de que no encontrarán nada mejor que nosotros.
Biliyor musun, Peg? Keşke, Bud uzakta otursaydı, ben de onu arasaydım.
Peg, ojalá Bud viviera lejos y así podría llamarlo.
Peg'e anlatsam ne olur biliyor musun?
¿ Sabes que sucedería si le digo a Peg?
En üzücü tarafı da ne biliyor musun, Peg aylık gelirim hakkında yalan söyledim.
Lo más triste es, Peg que mentí sobre mis ingresos.
Peg, 195 dolar, bu aile için ne anlama geliyor biliyor musun?
Peg, ¿ sabes lo que significan $ 195 para esta familia?
Biliyor musun, senin Peggy ile evlenmen... kaybettiğim tek bahisti.
Sabes, tu matrimonio con Peg Ha sido la única apuesta que he perdido.
Biliyor musun, Peg, Kulağıma bir pipet daldırıp içimdeki hayatı hiç zahmetsiz de çekebilirsin.
Sabes Peg, porque no solo pones una bombilla en mi oreja, y de esa manera puedes chupar la vida directamente de mí.
Peg, banyoda havlu bitmiş, biliyor musun?
Oye, Peg, sabias que ¿ estamos sin toallas en el baño?
Biliyor musun, Peg, şu Kathy Bates'in gerçekten güzel bir poposu var.
Ya sabes, Peg, Kathy Bates tiene un culo bastante firme.
Biliyor musun Peg, hiç şaşırmadım. Kaybedeceğimi biliyordum.
Sabes, Peg, no me sorprende.
- Şimdi ne yapacağımı biliyor musun, Peg?
- ¿ Sabes lo que voy a hacer?
Biliyor musun Peg, bir hata yaptım.
Ya sabes, Peg, he cometido un error.
Ama ne yapacağım biliyor musun Peg?
Pero, sabes lo que voy a hacer ahora?
Vay canına Peg... bunun anlamını biliyor musun?
Cielos, Peg... ¿ lo dices de corazón?
Peg, senin derdin ne biliyor musun? Anlamsız harcama...
Peg, tu problema es que gasta el dinero en frívolidades...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]