Ne saçma translate Spanish
1,144 parallel translation
Ne saçma!
No sabe lo que dice.
Ne saçma sapan bir test bu böyle?
Pero, ¿ qué juego de cartas es éste?
- Ne saçma!
- ¡ Qué tarado!
Avustralya'ymış! Ne saçma!
¡ Es absurdo!
- Ben üzgün değilim. Ne saçma! - Seninki de!
- No estoy triste.
Ne saçma!
Big deal!
Ne saçma soruydu.
Qué pregunta tan estúpida.
Vatandaşlar Devriyede. Ne saçma bir şey.
¡ Los Ciudadanos se Defienden!
Ne saçma şey!
Vaya una absoluta chorrada.
Ne saçma bir kural bu.
Bueno, es una regla muy estúpida.
Bu ne saçma şey!
¿ Qué estás diciendo?
Ne saçma bir şey.
Vaya chorradas.
Ne saçma bir söz.
¡ Qué tontería! ¡ Imbécil!
Ne saçma!
Qué sosa!
Ne saçma mı?
¿ Qué tiene de ridículo?
"Ölüm güzeldir." Ne saçma bir söz.
"La muerte es bella." Qué estupidez.
- Ne saçma bir israf.
- ¡ Qué pérdida tan estúpida!
Ne sacma bir plan!
Que plan mas ridiculo!
Oyunlardan bölümlere çalışmak saçma geliyordu. Ne...
Trabajar con escenas me parecía ridículo.
Bu saçma maskaralıklara ne zaman bir son vereceksin?
¿ Cuándo va a parar esta farsa?
- Bu saçma şey de ne oluyor?
- ¿ Qué mierda dices?
Eğer adalet senin yanında değilse, Yvon, senin de buna karşılık olarak diğerleri gibi bir insan olma hakkın var. Kendi varlığının ve dünyanın saçma düzeninin bilinci başka türlü olmasının imkansızlığının bilinci sana verildiğinden beri, ne derler sana?
Desde que eres consciente de tu ser, de la absurda organización del mundo, y de la imposibilidad de ser de otra manera en cualquier lugar,
Bu çok saçma. Her sene Mart'a kadar o gölde kaymaya gideriz. Derdin ne senin?
Patinamos sobre ese charco hasta marzo.
Saçma. Hava üslerine baskın yaparak ne başarabilirler?
Ridículo. ¿ Qué logran atacando bases aéreas?
Saçma olan ne biliyor musunuz?
¿ Sabe qué es ridículo?
Saçma olan ne?
¿ Qué es ridículo?
Bu çok saçma. Ne yapıyorum?
Es ridículo. ¿ Qué estoy haciendo?
Ne kadar başarılı olsa da bu saçma toplumun entrika ve karmaşası karşısında, o ormanın yarattığı bir kişilik.
Aunque haya dominado lo intrincado y complicado de esta absurda sociedad es lo que la selva hizo de él.
O yerin atmosferini asla kavrayamayacaksın, Ronny ne de senin şu saçma mahkemendeki insanlar.
TU jamés comprenderés la naturaleza de ese sitio ni ninguna otra persona, en esa ridicula corte que tienes.
Ve senin izninle biz bu saçma davanın mahkemeye taşınmaması için elimizden ne gelirse yapmak istiyoruz.
Y queremos que sepas que, si estás de acuerdo, haremos todo lo posible para que este caso nunca llegue a juicio.
Ne zaman yatağa yatsam, büyük ihtimalle seni ve saçma filmlerini düşüneceğim.
Cuando duerma, pensaré en ti y tus películas locas.
Ne saçma!
¡ Qué idiotez!
N-Ne, Pegasusun Azizi kazandı mı! ? Bu çok saçma!
Además Mu no solo matará a los Caballeros de Bronce...
Ne kadar saçma konuştuğunuzun farkında mısınız?
¿ Te das cuenta de lo ridículo que suenas?
Buz gibi havada böyle izci oyunları, filan, ne kadar saçma!
Esos juegos de exploradores son ridículos en este frío.
Ne saçma değil mi, Mesmer.
Para que cerrar la ciudad y comenzar a jugar con el fuego.
Ne kadar saçma bir şey değil mi?
¿ A que es ridículo?
- Ne kadar saçma konuştuğunun farkında mısın?
- Qué absurdo. - No es absurdo.
Bunu ben yaptım dediğimde ne kadar saçma olursa seninki de o kadar saçma olur.
Es como si dijera que fui yo.
Bu saçma sapan filmi Tanrı bilir ne zamandır izliyorum.
He estado viendo esta película ñoña porque Dios sabe cuánto tiempo.
Her ne kadar bir kraliçeye sahip olma fikri bize saçma gelse de Amerikalılar olarak iyi niyetli ve hassas ev sahipleri olmalıyız.
Sin importar que tan idiota nos parece la idea de tener una Reina con nosotros, como americanos debemos ser unos anfitriones amables y considerados.
- Saçma! - Ne diyebilirim ki?
- ¿ Qué quieres que diga?
Ne kadar saçma, anlasana.
¿ No ves que es absurdo?
- Saçma olan ne?
- ¿ Qué ridículo...?
- Saçma, ne biliyorsunki o konuda?
- Y una mierda. ¿ Qué sabes tú de eso?
Bu saçma olur. Ne olduğunu bilmediğim bir şey üzerine nasıl söz verebilirim ki...
Qué tontería. ¿ Cómo puedo prometer algo si no sé qué...
Ne? Yukarıda bir sürü saçma kitabın var.
Tienes arriba todos esos jodidos libros.
Bunun ne kadar saçma olduğunu biliyor musun?
tiene idea lo ridículo que suena eso?
Saçma konuşmayı ne çok seviyorum!
Cómo me gustaría hablar tonterías!
Saçma! Ne barışı?
Gilipolleces. ¿ Qué paz?
Burada ne arıyoruz? Çok saçma.
Esto es ridículo.
ne saçmalıyorsun 50
ne saçmalıyorsun sen 23
ne saçmalık 54
saçmalık 1235
saçmalama 1352
saçma 804
saçmalıyorsun 156
saçmalama lütfen 25
saçmalıyorum 21
saçma sapan konuşma 57
ne saçmalıyorsun sen 23
ne saçmalık 54
saçmalık 1235
saçmalama 1352
saçma 804
saçmalıyorsun 156
saçmalama lütfen 25
saçmalıyorum 21
saçma sapan konuşma 57
saçmalıyor 21
saçmalamıyorum 22
saçma sapan konuşuyorsun 17
saçmalamayı bırak 40
saçmalamayı kes 111
saçma mı 20
saçmalık bu 191
saçmalamayın 114
saçmalık mı 20
saçmalığın daniskası 19
saçmalamıyorum 22
saçma sapan konuşuyorsun 17
saçmalamayı bırak 40
saçmalamayı kes 111
saçma mı 20
saçmalık bu 191
saçmalamayın 114
saçmalık mı 20
saçmalığın daniskası 19
ne sandın 70
ne şans 59
ne sanıyorsun 83
ne şans ama 31
ne satıyorsun 16
ne saklıyorsun 34
ne sanıyordun 22
ne şanslısın 21
ne şanssızlık 23
ne şans 59
ne sanıyorsun 83
ne şans ama 31
ne satıyorsun 16
ne saklıyorsun 34
ne sanıyordun 22
ne şanslısın 21
ne şanssızlık 23