Bir yerlerde translate Portuguese
4,819 parallel translation
O zaman o iki polis buralarda bir yerlerde.
Então, estiveram aqui nalgum local.
Bir yerlerde var.
Eles estão lá algures.
- Bir yerlerde gördünüz mü? - Hayır.
- Viu-os nalgum lugar?
Sanki yemeğe davet edildiğinde çiçek götürmesi gerektiğini bir yerlerde okumuş gibiydi.
Ele leu por aí que, quando se é convidado para jantar, é preciso levar flores.
Şansımız varsa, yolda bir yerlerde bizi eleştirmeden veya kınamadan dinleyen birilerine rastlarız.
Se tivermos sorte, algures durante o caminho, encontramos alguém que nos ouve sem desaprovação ou censura.
Babam hala dışarıda bir yerlerde.
O meu pai está lá fora nalgum lugar.
- Burada bir yerlerde bir İncil olmalı
- Tem de haver aqui uma Bíblia.
Dışarıda bir yerlerde öldürmeye devam ediyor.
Ele continua a matar.
Cohle'un bahsettiği kilise buralarda bir yerlerde olmalı.
A igreja que o Cohle falou deve estar aqui.
Suikastçı hâlâ dışarıda bir yerlerde.
O assassino ainda anda por aí algures.
Paris'te bir yerlerde tutulan mühim bir mahkum var.
Há um prisioneiro importante detido algures em Paris.
Her zaman hor gören bir adam. Yukarıda bir yerlerde bir çeşit yüce gönüllü baba figürü olduğu fikrine kendini adayan insanları aşağıladım.
Era um homem que desprezava as pessoas que se rendem à ideia de que existe uma figura paterna benevolente no céu.
O, orada bir yerlerde!
Ela está algures por aqui.
Mathias'la birbirimizden nefret etmemizin sebebi belkide budur. Çünkü içimizde bir yerlerde, ikimizde gerçeği biliyoruz.
Talvez por isso o Mathias e eu nos detestámos, por bem lá no fundo sabermos ambos a verdade.
Yakaladığımızda bunu Bauer'e soracağız ama şu anda hâlâ elçiliğin içinde bir yerlerde ve biz kat kat arıyoruz.
Perguntar-lhe-emos quando o apanharmos. Ele ainda está dentro da embaixada e estamos a verificar piso a piso.
Bu İHA'ların Margot Al-Harazi tarafından ele geçirildiğine ve bu ülkede bir yerlerde olduğuna inanıyoruz.
Acreditamos que estes "drones" foram desviados pela Margot Al-Harazi.
Evet, bir yerlerde olacaktı, değil mi?
Sim, acho que temos isso algures, não é?
Demek hala dışarıda bir yerlerde.
Ele ainda está por aí?
Görüldüğüne dair bir dizi doğrulanmamış bilgi mevcut ve telefon fotoğrafları, ama hala dışarıda bir yerlerde.
Tem havido um grande número não confirmado de pessoas que o viu e fotos de telemóveis, mas ele ainda está a monte em algures.
Size şunu söyleyeyim. Bu hayatımda gördüğüm en salakça şeylerin listesinde bayağı yukarıda bir yerlerde.
Tenho que lhe dizer, isso está mesmo no topo da lista das coisas mais estúpidas que eu já vi na minha vida.
Bu travmaların kaynağı bir yerlerde gizli
A fonte do trauma dele encontra-se noutro sítio.
Hızlıca bir şeyker yemek için biz... bir yerlerde durabilir miyiz?
Podemos parar em algum lugar para comer?
Şanzıman bir yerlerde varsa onu bulacağız dostum.
Não é incrível? Se houver por aí uma caixa redutora, nós vamos encontrá-la, amigo.
Bir yerlerde, çok sayıda kayıp türü anmak için bir Yok Olanlar Mabedi vardır.
Algures há um memorial ao sem-número de espécies perdidas, os Corredores da Extinção.
İçinde bir yerlerde kim olduğunu biliyorsun.
Algures aí dentro, sabes quem és.
Bir yerlerde olabilir.
Ele pode estar em qualquer lugar.
Bana ne yaptığın, kafamın içerisinde bir yerlerde ve bunu bulacağım.
Tenho o que me fez na cabeça e hei de encontrá-lo.
Eğer derinlerde bir yerlerde burada olmamı istemeseydin, kendini niye bu duruma sokasın ki?
O que te punha nessa posição a não ser que, lá no fundo, tu querias que eu estivesse aqui?
Ya eğer bir yerlerde başka bir aile kelepçelenmişse?
E se outra família está amarrada em algum lugar?
Orada bir yerlerde bir aileyi yok eden biri var.
Então há alguém ali fora que assassinou uma família inteira.
Galaksimizin merkezinin, devasa patlamaların yaşandığı bir yer olduğunu yani dışarıda bir yerlerde süper kütleli bir karadeliğin bulunuyor olabileceğine dair ilk işareti keşfetti.
E descobriu que o centro da nossa galáxia foi palco de explosões titânicas, a primeira indicação de que possa ter ocorrido um buraco negro supermassivo por lá à espreita.
Daha sakin bir yerlerde konuşmalıyız.
É melhor conversarmos num local mais privado.
Şimdi yine bir yerlerde hazine arıyor.
Agora ele anda por aí outra vez à procura do tesouro.
Belki onu bir yerlerde görürüm diye.
Eu acho que talvez vá... encontrá-lo... algures.
Ali'nin arkasından giden kişi hâlâ orada bir yerlerde olabilir.
A pessoa que foi atrás da Ali ainda pode estar à solta.
Çünkü iddiaya girerim o adres o evde bir yerlerde.
Porque aposto que a morada está algures em casa dela.
Buralarda bir yerlerde bebek var.
Há um bebé aqui dentro... algures.
Ama hala orada, derinlerde bir yerlerde.
Mas continuava lá... escondido.
Belki kasabadan çıkamamış, bir yerlerde saklanıyordur.
Talvez ele não tenha, saído da cidade e está a esconder-se nalgum lugar.
O hala dışarıda bir yerlerde.
Ele ainda está lá fora.
Eğer başını alıp gittiyse, muhtemelen şu an bir yerlerde aç haldedir.
Se ela saiu sozinha, está agora lá fora provavelmente faminta.
Bir yerlerde pikabımız var mı?
Chegámos a algum lado em relação àquela carrinha?
İçinde bir yerlerde seni ortaya çıkaracak cesaret saklı.
Dentro de ti há coragem para te expores.
Bir yerlerde kondom olacaktı sanırım. Hayır.
Tenho preservativos algures.
İçinde bir de sahihlik belgesi olacak, orada bir yerlerde.
Está aí um certificado de autenticidade.
Not defterimi bir yerlerde unutmuşum sanırım.
Não sei do meu caderno de notas.
Asperger sendromu ile otizm arasında bir yerlerde olduğuna inanmamızı istiyor.
Ele queria nos fazer acreditar que se encontra em um lugar perto de Asperger e autismo.
Selam Lucy, Abi anahtarını bir yerlerde kaybetmeyi başardı.
Oh, olá, Lucy.
Yıldızlar bunun gibi yerlerde, bir tür yıldız doğumevinde doğarlar ve ölürler.
As estrelas morrem e nascem em lugares como este, um viveiro estelar.
Tamam, grip belirtileri çevreye göre değişkenlik gösterebiliyor ama bu büyük ihtimalle bir bağırsak virüsüdür ve bu olaylar tropik yerlerde çok yaygındır.
Os sintomas da gripe variam de acordo com o meio ambiente. Deve ser um vírus intestinal, algo muito comum nos trópicos.
Burada bir yerlerde gizlediğin uyuşturucular var mı?
Não, mãe.
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere gidemezsin 16
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere gidemezsin 16
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yere gitmiyoruz 22