English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ö ] / Öyle olur

Öyle olur translate Portuguese

2,105 parallel translation
Hep öyle olur.
Eles dizem sempre isso.
Her zaman öyle olur.
Os certos abrem-se sempre.
- Ever sanırım öyle olur.
- É capaz de resultar. - Sim, imagino que sim.
Umarım öyle olur.
Com certeza.
Arada öyle olur.
Acontece.
Umarım öyle olur, Em.
Espero ter agido bem, Em.
Genelde öyle olur ama bunu her zaman yapamıyorum tamam mı?
Normalmente, sei. Nem sempre fui capaz de fazer isto.
Umarım da öyle olur. Özellikle de bana ve Violet'a verilen.
Também querias, por causa de mim e da Violet.
Herhâlde öyle olur.
Imagino que sim.
- Tabii. Hep öyle olur zaten.
Um clássico.
Şimdi vazgeçersin ve öyle olur.
Se fores embora, e assim será.
Bir dakikaya geçer. Hep öyle olur.
- Vai passar num minuto.
Evet haklısın, öyle olur.
- Pois é, seria estranhíssimo.
Hep öyle olur.
É sempre.
Evet. Hep öyle olur.
Sim, podes crer.
Umarım öyle olur.
Adeusinho.
- Aynı çocuklar Temmuz'da Yankkes'ler geldiğinde yuhalayacaklar. - Umarım öyle olur.
Essas mesmas crianças vão vaiar em Julho quando os Yankees vierem aqui.
Kaybolur gidersin, hep öyle olur.
Vai fazer algo errado, sempre fazem.
Umarım öyle olur.
Espero bem que sim.
İlk gün olur öyle.
- Problemas do primeiro dia.
Genelde öyle olur.
Mas normalmente ficam.
Olur öyle.
Acontece.
Bir yerlerde iyi bir şey bulabilirse bir şeyleri telafi etmenin bir yolunu bulabilir ve dünyadan öyle ayrılırsa yaşadığı anların bir değeri olur.
Se ele puder encontrar bondade em algum lugar, terás uma hipótese de encontrar algum... tipo de salvação, antes de ele deixar esta Terra. Momentos da sua vida que importaram.
Öyle gözükmene yardımcı olur.
Pareceres-te com uma deve ajudar.
- Hâlâ da öyle ama, olur mu öyle şey ya?
Caramba. - Isso é cruel.
Öyle olsanız iyi olur yoksa kalemleri beraber sayarız.
É melhor. Ou ambos vamos contar lápis.
Bilirsiniz, olur öyle.
- Sabe, como elas são.
Öyle deme n'olur.
Não digas isso, por favor.
Hatta kabullenmek istemesek bile. Öyle zamanlar olur ki başkalarının görmesini istemediğimiz şeyler yaparız.
Ainda que não queiramos admiti-lo por vezes temos de fazer coisas que não queremos que as pessoas vejam.
- Hayır canım, olur mu öyle şey.
Não, nada disso.
Öyle olsa iyi olur.
É melhor que sim.
Öyle demek istemedim. Sadece bu tatilde beraber olmamızın bir yolu olur diye düşündüm.
Achei que seria uma maneira de ficarmos juntos no feriado.
Öyle olsa iyi olur.
- Assim espero.
Öyle olmasa iyi olur.
É melhor que não esteja.
Olur mu öyle şey?
Não.
- Olur öyle, hafif kancıktı zaten. Senin bir sorunun var.
- Passa-se algo de errado contigo.
- Öyle mi? - Bu iyi olur, evet.
Seria bom mesmo.
Şüpheli olduğuna göre davanın seyrini bir cinayet zanlısı öyle istiyor diye değiştirmek bizim için kötü bir imaj olur değil mi?
Então ainda é suspeita, e não era legal que permitisses um suspeito de assassínio ditar os termos de uma investigação. Certo?
Hayır, hayır, hayır. Hayır, olur mu öyle şey.
Não, não!
Öyle daha kolay olur.
É muito mais fácil se fizermos isso.
Yok ya olur mu öyle şey?
Não, não.
Öyle olsa iyi olur.
É melhor que seja mais que isso.
Öyle saçmalık mı olur?
Isso seria ridiculo!
Öyle olsa iyi olur çünkü bir kız tarafından öldürülmek istemiyorum.
É bom que estejas, porque não vou morrer por causa de uma miúda.
Öyle mi? Senin tespitte bulanmana, ancak kıçımda bir penis kadar ihtiyacım olur!
Preciso tanto delas quanto de um pau no cu!
Olur mu öyle şey.
Não.
- "Kesinlikle." ... röportajın sonundaki ifadeniz. İşte otoriter ifade öyle olur.
Aquele "Sem sombra de dúvida!"... no final da entrevista, é magistral, é a voz de um líder.
- Eski bir günahkar için birkaç dua okumayı unutma. - Umarım öyle olur.
- Espero bem que sim.
Olur mu öyle şey?
Não faz mal.
Olur. - Kulağa harika geliyor. - Öyle mi?
- Parece-me óptimo.
Olur öyle şeyler.
"merdas acontecem."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]