English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bunların

Bunların translate Russian

22,161 parallel translation
- Ama bunların hiçbiri başından geçmedi.
Но ничего из этого с вами не происходило.
Tüm bunların başlangıcıyla ilgili?
Как это всё началось?
Bunların hiçbiri senin suçun değil, Frankie.
Нет, это не твоя вина, Френки.
Bunların hiçbiri olmamış gibi davranamayız.
Мы не должны делать вид, что как будто ничего не произошло
- Bunların hiçbiri doğru mu?
– А тут хоть есть правда?
Bunların benim başıma geldiğine inanamıyorum.
Я просто не могу поверить, что это моя жизнь.
Yani önceden bunların hiçbiri olmamış mıydı?
Значит, ничего из этого раньше не происходило?
Tüm bunların sorumlusu benim.
Я в ответе за всё это.
Tam da neden görüştüğüm kişilerin hiçbirinin gelmediğini ve tüm bunların ters gitmeye başladığını düşünmeye başlamıştım.
Я тут всё думаю, почему мои связные не появились и переживаю, что вся затея пошл псу под хвост.
- Onu reddetmek yerine eğer dinleseydin... - Bunların hiçbiri olmazdı.
Если бы ты его послушал, а не заткнул...
Ve bunların aynı olmadığının farkındayım.
Знаю, что это не одно и то же.
Belki de bunların hiçbiri işe yaramıyordur.
Может быть, что ничего из этого не работает.
Bunların hiçbiri olması gerektiği gibi değil.
Всё не так. Мне кажется, что здесь... Здесь всё не так.
Bunların hiçbirinin gerçek olduğunu sanmıyorum.
Мне кажется, все здесь - ненастоящее.
Bunların hiçbiri mantıklı değil.
Все это - сплошная бредятина.
- Hayır. Bunların hepsi saçma teoriler.
Все эти теории нелепы.
Ve bunların herhangi birisini başardın mı?
И ты сделал что-нибудь из этого?
Bir çalışanın olan Emil Kurtz de bunların arasındaydı.
Убиты несколько человек. В их числе твой работник.
Zeminde, bunların saklı olduğu noktaların altında kartonpiyer tozu buldum.
Я нашел пыль от гипсокартона на полу среди пятен где оно было спрятано.
Bunların hiçbiri senin hatan değil.
Не твоя во всём этом вина.
- Yalnızca para olduğunun farkındayım ama bunların her biri bir bireyden geliyor. Sayende inanmaya hazır olan hevesli birer ruhtan.
Знаю, это лишь деньги, но они идут от людей... от пылких душ, готовых верить, благодаря тебе.
Kızları da sahile indirirsin ve, anla işte. Sana bunların hiçbirini anlatmamam lazım.
А потом ты вёл их на пляж, и... впрочем, я не должен был тебе этого рассказывать.
Bilirsin, bir yanım bunların o kadar da iyi olamayacağını düşünüyordu.
Знаешь... я всегда думал, что они не могли быть такими вкусными.
Demek istediğim, bir insan birine bunların hepsini nasıl yapabilir?
Как один человек может сделать с тобой такое?
Tüm bunların bunca zamandır tam da yanıbaşımızda olduğunu düşünmek insanı delirtiyor.
Дурно становится от мысли, что все это время это было рядом с нами.
Bekle, ciddi ciddi bunların benim suçum olduğuna dair bir imada mı bulunuyorsun?
Постой, ты сейчас серьёзно конструируешь реальность... в которой я в чём-то виноват?
Sizi temin ederim Bay McCarthy bunların hiçbirini istemedim.
Уверяю вас, м-р Маккарти... мне от вас ничего не нужно.
Bunların ne kadar olduğundan haberin var mı?
Ты хоть представляешь, сколько они сейчас стоят?
Bunların sorunu ne?
Что с ним не так?
Bunların kafa karıştırdığını düşünüyor.
Думает, они портят разум.
Ve bunların gitmesi gerekiyor.
И это нужно убрать.
Pekala bunların hepsi bahçe satışına gidebilir.
Хорошо, ладно... все это можно пустить на распродажу.
Sonsuza kadar. Bunların hepsinin ortasında tek görebildiğim şey bu semboldü.
Словно вечность. был этот символ.
Yani bunların hepsi bir hiç için miydi?
Так всё это было впустую?
Bunların hiçbiri senin suçun değil. Ama kendi işlerime dalıp bunun seni ne hale getirdiğini fark etmemem haricinde.
Всё это не твоя вина. как это влияло на тебя.
Çünkü bütün bunların içinde bazı sebeplerden ötürü kendimle savaşmayı bazı sebeplerden ötürü hayatımla savaşmayı zaman zaman başardım.
Потому что среди всего этого Мне порой удавалось бороться за себя по какой-то причине, бороться за свою жизнь по какой-то причине, и я... выжил по какой-то причине.
Bunları çaldığın kuyumcuya ben götürürüm.
Я отнесу это обратно в ювелирный, откуда ты украл их.
- Bunları neden daha önce anlatmadın?
Почему ты раньше нам не рассказал?
Hepsi kaçık bunların.
Все они чокнутые.
- Bana bunları hiç anlatmamıştın.
Ты мне об этом никогда не рассказывал.
Bütün bunlar yaptıklarımın hiçbir olumlu etkisinin olup olmadığını düşündürüyor.
Это заставляет меня задумываться, наносят ли мои дела позитивный эффект.
Oliver, bunlar anı mı, his mi bilmiyorum ama bence sen bir kahramansın ve bunun bir yat yüzünden olduğunu sanmıyorum.
Оливер, я не знаю, воспоминания это или чувства, но я думаю, что ты герой. И никакие судна тут не при чем.
Scully, bunlar senin yolladığın acayip mesajlara benziyor.
Скалли, это похоже на твои странные смски.
Tamam, bunlar Shioma'nın adamları olmalı.
Это, наверное, люди Шиомы.
Tüm bunlar ne? Emil'in bilgisayarı, telefon kayıtları. Üzerinde çalıştığı kontratın kopyaları.
Компьютер Эмиля, записи его телефонных разговоров, копии всех контрактов, с которыми он работал.
Dosyaları aldığını itiraf etti ama elemanlarına isimsiz bir şekilde geldiği ve bunları çok az kullandıkları konusunda ısrar etti.
Он признал, что получал файлы, но утверждал, что они поступали к его людям анонимно, и что они едва ли действовали руководствуясь ими.
Sarah size bunların hiçbirini anlatmadı mı?
Ого. Сара вам ничего не рассказывала?
Evet, cehennem kadar korkutucu, Fakat tüm bunlar babamın eski şeyleri.
Да, и чертовски жутко, но это все старые вещи моего отца.
İkimizin de sırları var ve bunlar sır olarak kalacak, çaktın mı?
Я о том, что у нас есть секреты, и они должны остаться ими, понимаешь?
İşin aslı, bunları sen yaptın zaten Brandon, beni endişelendiren bu.
Меня беспокоит то, что ты вообще это сделал, Брэндон.
Bunlar zorlu zamanlar fakat sıkı çalışmalarımız karşılığını veriyor.
Это трудные времена, но наш тяжкий труд будет вознагражден.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]