Bununla translate Russian
13,171 parallel translation
Bununla dünyayı patlatamazsın.
Ты не сможешь взорвать Землю этой...
- Bununla uğraşmak mı istiyorsun?
— Вы и правда этого хотите?
Eğer seni bununla doğramaya karar versem, sonuç biraz farklı olurdu.
Если бы я рубил тебя этим, результат был бы другим.
Bak... sana birşey olursa, bununla yaşayamam.
Послушай... если с тобой что-то случится, я этого не переживу.
Bununla yüzleşmem bile çok uzun zaman aldı ama... -... bu gece hazırım sanırım.
Это заняло у меня много времени, сегодня, я думаю что готова.
Bununla baş edebilirim.
Я справлюсь с ним.
Bununla mı uğraşacağız şimdi?
Отвали уже, а?
Şansın bununla bir ilgisi yok. - Yok mu?
Честь тут ни при чем.
Bununla ne yapacağım ben?
И что, черт возьми, я должен с этим делать?
Senin gibi bir kızın bununla ne işi olabilir?
Что девочка вроде тебя знает об этом?
Bununla ilgili bir sorunun yok değil mi?
Так что, с этим все в порядке?
Bununla alakalı bir sıkıntın varsa, beni kovabilirsin.
Если тебя это не устраивает, можешь меня уволить.
Emme'nin bununla bir ilgisi yok.
Эмм не имеет к этому никакого отношения.
Dediğim gibi Emme'nin bununla bir ilgisi yok.
Я же сказал... это не касается Эмм.
Bununla başa çıkabilirim diyorum sana.
Я сам справлюсь.
Dava başladıktan sonra da bununla uğraşacağım.
Что произойдет после начала процесса, над подготовкой к которому я и работаю.
Çünkü bununla ilgili bir söz var :
Я даже знаю подходящую пословицу.
Davacının bununla ilgili bir problemi mi var?
Обвинение имеет что-то против?
Louis, bununla zamanı gelince ilgileniriz ama sana söylüyorum...
Луис, разберемся с этим, когда и если это произойдет, но, уверяю тебя,
Arkadaşlarınıza karşı ifade vermeniz şu an büyük görünmeyebilir ama bunu yaparsanız ömrünüzün geri kalanını bununla geçireceksiniz.
Может, сейчас предательство друзей кажется вам пустяком, но вам до конца жизни придётся жить с этим.
Gloria, yardım etmeye çalıştığını biliyorum, yaptığım şeyin sorumluluğunu kabul ettim. Bununla da yaşayacağım.
Глория, я знаю, что вы хотите помочь, но я сознался в содеянном, и мне придется с этим жить.
Çünkü hayatımın sonuna kadar bununla yaşamak zorundayım.
Потому что мне жить с этим всю оставшуюся жизнь.
Kabal ile uğraşmak konusunda sorunum yokta ama o iki kırmızı çizgi... Sadece, bununla başa çıkamazdım.
Пойми, сражаться с Кабал было еще ничего но эти две полоски... просто... для меня чересчур.
Bununla bir sorunumuz yok.
Чего тут страшного.
- Ben bununla içmem.
Я с ним пить не буду.
Bununla böbürlenmek istemiyorum ancak seni fazlasıyla uyarmıştım.
Ненавижу злорадствовать, но я же говорил.
Herşey aslında bununla mı alakalı?
Именно в этом весь смысл?
Bizim adamlarımız ilgilensin bununla.
Пусть наши люди с этим разберутся.
- Bununla mı?
С этим?
Bununla sorunun olmadığını söyleme.
Скажи, что тебе это не по нутру.
Bununla başa çıkmana yardım ediyorlar ama üstünde düşünmen gerekiyor.
Они помогают разобраться с этим, но ты должен думать об этом.
Bununla birlikte yaşayabilecek misin?
Ты сможешь с этим жить?
Bir erkek gibi bununla yüzleşmek yerine panikledi ve seni bize karşı çevirmeye çalıştı.
And, instead of facing it like a man, he just panicked and tried to turn you against us.
Bununla hiçbir alakası yok.
Они не имеют к этому отношения.
Bunu kendi başıma yaptım. Mayfair'in bununla bir ilgisi yok.
Я всё это сделал сама, она совершенно ни при чем.
Bununla bir sorunun varsa bana rapor edersin.
Если вас что-то не устраивает, можете написать на меня жалобу.
Ordumuzun bununla ilgili bir mazisi var zaten. Farkında olmadan askerler üzerinde LSD testinden kimyasal silaha kadar test yaptılar.
Наши военные славятся таким – используют солдат против их воли, чтобы тестировать всё подряд – от ЛСД до химического оружия.
- Seni güvene alınca bununla ilgileneceğim.
Разберусь с этим, когда ты будешь в безопасности. Нет.
Tom Carter'ın kayboluşu ve Mayfair'in bununla ne ilgisi olduğuyla ilgileniyorum.
Мне интересен Том Картер и как это всё связано с Мэйфер.
Bununla bir şey yapabilir misin?
Ты сможешь что-нибудь с этим сделать?
Ama bu bununla yaşamamı kolaylaştırmıyor.
Но жить с этим от этого не легче.
Önemli olan bununla nasıl baş edeceği.
Неясно, как он будет справляться.
Bak, aslında bununla ilgili konuşmak istemiyorum. Ama arkadaşım olduğun için senin de bilmeni istiyorum. O yüzden kimseye söylemeyeceğine ve tonla soru...
Слушай, честно, я не хочу говорить об этом, но как мой друг, я хочу, чтобы ты знала, итак, если я скажу тебе, обещай,
Emin ol, Büro bununla baş edemeyeceğini düşünseydi seni herhangi bir yere göndermezdi.
Просто знай, что Бюро не допустит тебя, если ты не готова к этому.
Bununla yaşamak zorunda kaldım.
И теперь мне приходится с этим жить.
Bununla mı?
Ты гордишься этим?
Bununla ilgili soruşturma geçirdim.
На меня было заведено расследование.
Ryan'ı bununla suçlamana izin vermeyeceğim.
Я не позволю тебе обвинить в этом Райана.
Bununla bir ilgisi olabilir.
В этом может что-то быть.
Bununla mı ilgili yoksa başka birşey mi?
По этому поводу или другому?
Bununla başa çıkamayacağım anlamına gelmez.
Это не значит, что я не справлюсь с этим.
bununla birlikte 245
bununla ne demek istiyorsun 20
bununla beraber 102
bununla ne ilgisi var 23
bununla ne yapacaksın 16
bununla ne yapacağım 18
bununla yaşayabilirim 22
bununla ben ilgilenirim 32
bununla ilgileneceğim 21
bununla mı 30
bununla ne demek istiyorsun 20
bununla beraber 102
bununla ne ilgisi var 23
bununla ne yapacaksın 16
bununla ne yapacağım 18
bununla yaşayabilirim 22
bununla ben ilgilenirim 32
bununla ilgileneceğim 21
bununla mı 30
bunun yanı sıra 41
bunun anlamı nedir 87
bunun 274
bunun için üzgünüm 144
bunun için çok üzgünüm 39
bunun gibi 190
bunun adı ne 18
bunun anlamı ne 159
bunun anlamı 121
bunun yanında 90
bunun anlamı nedir 87
bunun 274
bunun için üzgünüm 144
bunun için çok üzgünüm 39
bunun gibi 190
bunun adı ne 18
bunun anlamı ne 159
bunun anlamı 121
bunun yanında 90