English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Değilsiniz

Değilsiniz translate Russian

3,708 parallel translation
Aslında, beklemek zorunda değilsiniz.
А тебе и не придется.
Kesinlikle hemfikir değilsiniz.
Очевидно, мнения разнятся.
Geçmişinizde değilsiniz.
Вы — не прошлое.
Siz varlıklı bir adamsınız ama bir şirket değilsiniz.
Вы состоятельный человек, но вы не корпорация.
İtiraf etmeliyim, hayal ettiğim gibi biri değilsiniz.
Должна признать, вы не такой, как я ожидала.
Eğer bu haber karşısında şoke olduysanız, yalnız değilsiniz.
Если вы шокированы этим известием, вы не одни.
# Nefret dolu insanlar, değilsiniz umurumda #
* Я не думаю о твоих издевках, *
Resmi olarak bu operasyonda değilsiniz.
А ты без официального прикрытия.
Siz ikiniz beni iğrendirmiyor değilsiniz.
Ребят, меня не не тошнит от вас.
Öf be, hiç eğlenceli değilsiniz.
Вы, ребята, какие-то не веселые.
Kimsenin ayağının altında değilsiniz.
Вы никому не мешаете.
Hadi ama, o avukatın umrunda değilsiniz.
Брось, малыш. Адвокату до тебя нет никакого дела.
Bay Kapena, bence nasıl bir durumun içinde olduğunuzun farkında değilsiniz.
ом? Мистре Капена, не думаю, что вы понимаете в какую проблему могли вляпаться.
Tehlikeli hayvan atıklarında uzmanlaşmış Nassee Veba Kontrolü'nde çalışıyor ve bana sormak zorunda dahi değilsiniz. Ev ve iş adresi gönderildi, bam!
Он работает в компании по борьбе с вредителями "Нэсси", специализирующейся на ликвидации опасных животных, и вам даже не придётся спрашивать у меня домашний и рабочий адрес - оп, отправила!
Samaritan'ın oluşturduğu tehlike konusunda haksız değilsiniz.
Ты не ошибаешься насчёт опасности от Самаритянина.
Evi satmaya hazır değilsiniz.
Вы не готовы продавать дом.
2 aydır kendinizde değilsiniz.
Вы пробыли в коме 2 месяца.
Siz ikiniz artık farklı köşelerde savaşacak durumda değilsiniz.
Вы двое больше не можете прятаться по разным углам.
Siz ikiniz gelecekten gelen garip giyimli katillerden başka bir şey değilsiniz.
Вы двое, всего лишь странно одетые убийцы из будущего.
- Hydra değilsiniz.
- Ты не из Гидры.
Ama tek köpekbalığı siz değilsiniz.
Но вы не только акула.
Bir, bu kadar çılgınca bir hikaye uyduracak kadar zeki değilsiniz.
Во-первых, вы двое недостаточно умны, чтобы сочинить подходящую историю.
Siz mankafalar değilsiniz.
Знаете, кто тут самый отстой?
Tek yapmanız gereken, bir tek adamı öldürmek ki ikiniz de umurunda değilsiniz.
И все, что вам нужно сделать, это убить одного человека который вас двоих ни во что не ставит.
Olmak zorunda da değilsiniz.
Вы и не должны. Война окончена.
Geçmişleri sizin gibi olan adamlar, kulüplerini ya şehir dışında ya da Brooklyn'de açar ve bir hafta içerisinde kapatırlar, ama siz öyle değilsiniz.
Люди вашего происхождения открывают клубы на окраинах или в Бруклине и закрываются через неделю.
Siz kevaşe değilsiniz, tamam mı? Genç kadın onlar.
Ч'ватит, окей? " это вам не телки.
Bende çok var. Yani, istemezseniz mecbur değilsiniz tabi. İsterseniz tabi ki.
Ќе, если не хотите, то не надо, но... ≈ сли б хотели... ¬ смысле, если хотите.
Yarattığınız görüntü yüzünden çocuk lösemisiyle savaşta bana yardım edecek kadar iyi birisi değilsiniz.
Из-за вашего имиджа, боюсь, вы не лучший вариант для борьбы с детской лейкемией.
Ve siz annem değilsiniz.
А вы не моя мама.
Şimdi saygısızlık etmek istemem ama Bayan Hale bir açıklama borçlu olduğum bence siz değilsiniz.
Теперь... При всём уважении, миссис Хейл... лично конкретно вам... я не обязан ничего объяснять.
Sizde sıradan değilsiniz.
Да, ну, вы не большинство.
Temiz bir sayfa için adınızı değiştirmek zorunda değilsiniz.
Чтобы начать сначала, не обязательно менять имя.
Ama yeterince iyi değilsiniz!
Но вы не достаточно хороши!
Diyelim ki Adam ve sen bir sebepten ötürü birlikte değilsiniz.
Предположим, вы с Адамом не вместе по какой-то причине.
varsayalım ki, birlikte değilsiniz.
Гипотетически, вы не вместе.
Unutmayın, bir kürek dolusu güneşte kurumuş deve sümüğünden başka bir şey değilsiniz.
Просто помни, что ты лопата блестящих верблюжьих соплей
Evet, daha yeni bir araya gelmiştiniz ama siz yeni birlikte olmaya başlayan kırılgan bir çift değilsiniz, destansısınız.
И да, вы только начали сближаться, но... вы не какая-нибудь хрупкая пара новичков, вы герои.
Şimdi.. biz belki yardakçıyz, Mr. Bey, ama biz onu cezalandırabilecek bir pozisyonda iken siz değilsiniz.
Так что может мы и шестерки, мистер Бэй, но его наказание теперь в наших, а не ваших руках.
Bence nasıl bir eğlence kaçırıyor olduğunuzun farkında değilsiniz.
Я не думаю, что вы понимаете как много вы упустите.
Değilsiniz.
Нет.
Bu aşırı bürokraside çalışmak isteyeceğim tek bir kişi var ve siz o değilsiniz...
Есть... есть только один человек в этой раздутой бюрократии, с которым я хотел бы работать, и вы не она.
- Artık burada müvekkilimiz değilsiniz.
Вы больше не наш клиент.
- Değilsiniz.
Нет.
Bu siz değilsiniz.
Это на тебя не похоже.
Ailenizden biri o şubelerin birer üyesiyse güvende değilsiniz.
Если ты член семьи одного из них - ты в опасности.
Evet ama hiçbiriniz rahip değilsiniz.
Да, но ни один из вас не священник.
Ya Göçmenlik Bürosu'ndan gerçek bir çift değilsiniz diye kağıt gelirse?
Что, если мы получим письмо из иммиграционной службы, со словами, что мы не настоящая пара.
Senin anlaman gereken şey, sen ya da işin umurumda değilsiniz.
Так что ты должна понять
Ama iyi olduğunuzdan şüpheliyim doktor. Hatta hiç iyi değilsiniz bence.
- Да, но я не уверен, что вы в порядке.
Onlardan biriyseniz güvende değilsiniz.
Если ты один из них - ты в опасности.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]