English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ G ] / Genç bir kız

Genç bir kız translate Russian

1,043 parallel translation
Genç bir kızın bir pound içinde kaç şilin olduğunu bilmemesi gerçeğini nasıl açıklayacaksın, merak ediyorum.
Ну, я не знаю, как ты объяснишь то, что пятнадцатилетняя девочка не знает, сколько шиллингов в фунте
Belki bir gün olabilir ama şu anda o da diğerleri gibi genç bir kız.
Но сейчас она обычная девушка, красивая девушка, и ей хочется удачно выйти замуж.
Sürdüğümüz hayat genç bir kız için çok üzücü. Bu kasvetli dükkan...
Такая жизнь, как у нас, не слишком интересна девушке.
Şöyle genç bir kız.
Девка что надо.
Üç insan tespit edildi - bir adam, bir kadın ve genç bir kız.
Задержать троих человек - одного мужчину, одну женщину и молодую девушку.
Genç bir kız, hamile olduğunu söylerse, ailesi evliliğine onay vermek zorunda kalır.
Я недавно прочла роман, в котором молодая девушка уверила родителей, что она ждет ребенка, чтобы они не противились ее замужеству.
Genç bir kız, sizi görmek istiyor, efendim.
- Месье. - Что?
Bir zamanlar buradakine benzeyen genç bir kız tanırdım.
Вот она. Твой идеал?
- Ama genç bir kızı öldürürsünüz.
И тем не менее, вы способны убить юную девушку.
Lazar ile değil. Genç bir kız kendi başına mı karar veriyor?
Девушка сама решает?
Şüphe yok ki, liman şefinin de size şimdiye kadar söylemiş olduğu gibi, genç bir kızın ortadan kaybolmasını araştırmak için burada bulunuyorum.
Я расследую исчезновение маленькой девочки. не сомневаюсь, что хозяин гавани вам уже это рассказал.
Genç bir kızın salık saçlarının ortasında : Çiçeklerin dilinde cenaze fısıldandı.
Среди распущенных волос юной девушки... написано на языке цветов слово "похороны".
Onun gibi genç bir kız kendini öldürsün. Olacak iş değil.
такая молодая девушка убивает себя... почему.
Sadece birkaç çocuk, bir çiftçi ve genç bir kız.
типота паяапамы апо леяийа паидиа, емас ацяотгс йаи ема меаяо йояитси.
Kendine genç bir kız bulmuşsun ve bu eve bana bir şey demeden yeni bir ipotek çıkartmışsın.
И женщину новую завели, и гостиницу перезаложили, а мне — ни слова.
"genç bir kızı ayarttığı anlaşılıyor..."
"... и повел ее в Амберсон Холл, под ложным предлогом...
Hoş genç bir kız, Korkunç karanlık bir tuzak.
Прелестная юная девушка, ужасная черная темница.
Genç bir kız!
Юная девушка!
Bütün geçmişinle birlikte genç bir kız olsaydın, Yalnız Güvercin'de kalmak ister miydin?
Если бы ты был молодой девушкой, у которой вся жизнь впереди, ты бы остался в Одиноком Голубе?
Gözlük takan genç bir kız.
Вы не видели их? Молодая... в очках...
Söylediğim gibi, bir genç kızın portresiydi bu.
Портрет, как я уже сказал, молодой девушки.
Bunun size böylesine dokunacağını bilmiyordum. Benim yaşımda bir insan aşık olacak yaşta bir kızı olduğunu anlayıp da..... şaşırıncaya dek kendini genç sanabiliyor. Görüyorsunuz ya, peder!
Да, падре, в 45 лет мужчина еще может считать себя молодым,
kalabalık arasında suratsız bir oğlu, asırlar boyunca işkence görmüş, genç bir katilin, tatlı bir hamalın suratı,
Сын среди прочих людей с одинаковыми лицами, мучимый веками, лицо юнного убийцы, с руками портового грузчика.
Bir genç kız için evlilik en önemli şeydir.
Девушке важно выйти замуж.
Bu yedi genç kız hakkındaki bir şarkıydı..... şimdi de Franny Veenman bizlere The Ballade of Real Life'ı söyleyecek.
Это была песня о семи девочках, а сейчас Франни Веенман споет Балладу о Настоящей Жизни.
Ah, kış boyunca bir genç kız gibi büyümüşsün.
Превратилась в настоящую даму,
İnanılmaz. 25 yaşında bir genç kız gibi.
Это удивительно, Джим. Как 25-летняя девушка.
Dinleyin genç dostum, çok naziksiniz ama kızım için daha ışıltılı bir düğün düşünüyorum!
- Еще как ужасно. Так вот, дружок, вы очень милы, но имейте в виду, что моя дочь достойна партии более заманчивой.
- İki orta yaş, bir genç kız.
- Двое среднего возраста, одна девушка.
# Bir çift genç kızız biz tasasız #
Мы обе веселые и невинные.
# İş işten geçene kadar anlamadım # # Ben yakışıklı bir adamdım O ise körpe bir genç kız #
Как имя подобное моему могло ее так испугать, увы, я не понял ее в нужный момент.
# O yakışıklı bir adamdı Ben ise körpe bir genç kız #
Бубу, бедняжка, скоро у меня появится.
İşçi çevresinden narin genç kız yaş 25, sevgi dolu, iyi huylu, iri boylu bir genç erkekle mutlu bir birlik için evlenecek.
Умную, живую девушку... Девушка, 21 год, скрипачка, бакалавр, ищет для брака преподавателя католика... врача, фармацевта, зубного врача... ящик 4817.
Oh. "Diğer bir genç kız- - boğazı kesilmiş." Ah! İğrenç.
Очередная молодая девушка... перерезано горло ".
İki ay önce kızım, sevgilisi ve diğer bir genç gezmeye gitmişler.
Два месяца назад, он пригласил ее покататься... и взял с собой друга.
Öylesi bir genç kız, benim gibi, yaşlı bir osuruğu neden sevsin ki?
С чего бы такой девчушке любить такого старпёра, как я?
Buraya bir genç kızın ortadan kaybolmasını... araştırmak üzere anakaradan geldim.
Я прибыл сюда с материка... расследовать исчезновение маленькой девочки.
Bu dünyada bir genç kızın yapabileceği en iyi şey, küçük, güzel bir budala olmak.
Это ведь лучшее, кем она может стать в этом мире. Красивой дурочкой.
Tatlı bir genç kız!
Милая девонька!
Bir süre önce Venedik'i ve papazlık cübbesini terk edip hovarda bir hayat yaşamak üzere Paris'e gitmişti iltifatlarına tav olan Treviso'lu kızıl saçlı genç bir kadınla.
Он оставил свое призвание ради разгульной жизни в Париже с рыжеволосой шлюхой, которая поддалась на его уговоры.
Başka bir genç kız.
- На втором этаже.
17 yaşında bir kız pek de genç sayılmaz.
Ну, я не думаю что 17, значит слишком молодая.
Kadınlardan iğrenmek için yeterli bir nedenin varmış. Şimdi o genç kızın nedenini anlıyorum.
Этого достаточно чтобы отвратить тебя от женщин и обьясняет маленькую девочку.
Herhangi bir... terörist şebekeye bağlı olmadıkları düşünülen iki genç kız... silahlı ve silahı kullanma ihtimalleri var.
Две молодые девушки, которые, похоже, не принадлежат ни к какой террористической группе, вооружены и могут воспользоваться своим оружием.
"... bir palmiyenin gölgesinde uyuyan genç bir kız gördü.
"Он видит девушку, заснувшую под тенью обыкновенного дерева".
O bir genç kız... ve aşık, daha ne bekleyebilirsin ki?
Она... влюблённая девушка. Чего ты ожидал?
Bir genç kız seni görmek istiyor.
Тебя хочет видеть молодая девушка.
- Bir genç kız. - Hayır.
Нет.
Aslında, senin kadar genç ve güzel bir kız eminim buralarda çok popüler olur.
И должен сказать, что столь юная девушка и милая, как ты ну, готов спорить, такая девушка была бы здесь весьма популярна.
Bir zamanlar genç ve güzel bir kız varmış... üveyannesi onu her zaman evde bebekle bırakırmış.
Давным-давно жила-была юная девушка и мачеха вечно заставляла ее сидеть дома с ребенком.
Genç kız sahibi aileler için delikanlılar tarafından ziyaret edilmemek bir utanç kaynağı idi.
Семье, где росла дочка было стыдно, если к ним никто не приходил.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]