Gitmeliyim translate Russian
6,240 parallel translation
Gitmeliyim.
Мне пора.
Aslında gitmeliyim. Tamam.
Вообще-то мне уже пора.
Bence muhafız olarak önden ben gitmeliyim.
Я иду первой, как Хранитель.
Üzgünüm, gitmeliyim...
мне нужно идти.
O zaman tek gitmeliyim.
Я справлюсь один.
Az tutar. - Gerçekten gitmeliyim.
- Это же ничего не стоит.
Belki de ben gitmeliyim.
Может... Может, я съезжу?
- Gitmeliyim.
- Я должна идти.
Gitmeliyim, üzgünüm.
I have to go, I'm sorry.
- İşe gitmeliyim.
I have to go into the office.
Her neyse, gitmeliyim.
Anyway, uh, I have to go.
Kaçmaktan nefret ederim ama Eve, Daniel'e gitmeliyim, bir şeyler değişti mi diye.
I hate to just run, but I want to get back home to Daniel, see if anything's changed now.
Bu gece eve onunla gitmeliyim.
I need to go home with that tonight.
Gitmeliyim.
Мне надо идти.
Dinle, gitmeliyim.
I have to go. Listen, I'll...
Gitmeliyim.
I have to go.
Gitmeliyim.
Нужно бежать.
Kalsın. Bazı arkadaşlarımı görmeye gitmeliyim.
Я собиралась повидаться с друзьями.
Gitmeliyim.
Мне нужно идти.
Gitmeliyim.
Я должен идти.
Üzgünüm, gitmeliyim.
- Простите. - Я должен идти.
Ben gitmeliyim.
Я должен идти.
Sana yardım etmem için Paris'e gitmeliyim.
Чтобы помочь вам, придётся ехать в Париж.
Gitmeliyim Kiran.
Мне пора, Киран.
- Gitmeliyim. Kendime bir hayat kurmalıyım.
Мне пора.
Sanırım kusmadan önce gitmeliyim.
Я лучше пойду, пока меня не вывернуло тут. - Ты хочешь...
Gitmeliyim.
Я пойду!
- Gitmeliyim.
Я должен уйти.
Sadece... Belki de oraya gitmeliyim.
Наверное, я сейчас подойду к ним.
Tamam o zaman, deliksiz bir uyku için nereye gitmeliyim?
Так, куда мне идти, если я просто-напросто хочу выспаться?
Pekalâ, Dana ile içki içmeye gitmeliyim.
Ну, я должна идти на встречу с счастливой Даной.
Üzgünüm, gitmeliyim.
Мне надо бежать.
Gitmeliyim, iş var.
Мне надо идти. Это работа. Иди.
- Olmaz, gitmeliyim.
Нет, я пойду.
Gitmeliyim.
Нужно идти.
Kimsenin bu fırtınada kapılıp gitmesini istemiyorum. - Gitmeliyim.
И никому не дам вмешаться.
"Sana söylemeyeceğim bir sebepten ötürü bir yerlere gitmeliyim" mi dedin?
Как вы всё объяснили? "Мне нужно было уехать"? "Возникли обстоятельства, о которых я не могу говорить"?
Polise gideceğim, gitmeliyim.
Я иду в полицию. Я должна пойти.
Sanırım ben gitmeliyim.
Думаю, мне пора.
Gitmeliyim.
- Мне надо идти.
Şimdi gitmeliyim.
Мне нужно идти.
Eğitmenimin yanına gitmeliyim, ben açığa çıktıysam o da çıkmıştır demektir.
Сейчас мне нужно встретиться с куратором. Если меня раскрыли, то и его тоже.
Üzgünüm beyler, gitmeliyim.
Ќо ему будто плевать. ѕростите, пацаны, мне пора.
Banyoya gitmeliyim.
Мне нужно в ванную.
İşe gitmeliyim.
Нужно на работу.
Hayatım, gitmeliyim.
Дорогой, я должна идти.
Hemen gitmeliyim!
Смирись!
Gitmeliyim.
Я должна ехать.
Ben gitmeliyim.
Мне пора.
Tek başıma gitmeliyim.
Я должен ехать один.
Üzgünüm beyler, gitmeliyim.
мне пора.
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmelisin 203
gitmedim 39
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmem gerek 808
gitmeyeceğim 167
gitmek istemiyorum 210
gitmek 43
gitme 1049
gitmelisin 203
gitmedim 39
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmem gerek 808
gitmeyeceğim 167
gitmek istemiyorum 210