English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ G ] / Gitme zamanı

Gitme zamanı translate Russian

977 parallel translation
Gitme zamanı geldi.
Пора.
Yatağa gitme zamanı
"Пора спать"
Eve gitme zamanı!
Пора домой!
Post'u yendiğini sandığında şehirden gitme zamanındır.
- Ещё посмотрим. - Свободу слова теперь не задушить.
Sobinski, gitme zamanı.
Собинский, нам пора.
Max, Karen gitme zamanı geldiğine karar verdi.
Карен собирается уходить.
İnsanların eve gitme zamanı.
Уже пора идти домой.
Eve gitme zamanı Mösyö Lautrec.
- Пора, месье Лотрек.
- Eve gitme zamanı geldi.
- Пора домой.
Uyan Apu ; okula gitme zamanı.
Проснись, Апу, ты опоздаешь в школу!
Çabuk ol sevgilim. Gitme zamanı.
Поторопись, дорогая, нам пора уезжать!
Buraya gitme zamanımızın geldiğini söylemeye geldim.
Я пришел сказать, что нам пора уходить.
Şimdi gitme zamanın idi.
Самое время тебе уйти.
Gitme zamanımın geldiğini biliyorum.
Я уже и сам понял, что мне нужно уйти.
Parka gitme zamanı geldi.
Пора идти в парк.
Eve gitme zamanı.
Пора идти домой.
Biliyorsun, Gerry ayrıldığı zaman, Sanırım, Georgie'nin de gitme zamanı geliyor.
Знаешь, когда Джерри съедит, я думаю мы переселим Джорджи.
Şimdi gitme zamanı değil.
Сейчас не время уезжать.
Geç oldu ve yukarı gemiye gitme zamanı.
Уже поздно, пора подниматься на корабль.
İnsanları kurtarmak için tapınağa gitme zamanı.
Идти в храм. Люди уже ждут. - Зачем?
Ugo, mutfağa gitme zamanı geldi.
Уго, пора идти на кухню. Да, да.
Şimdi değil. İpodroma gitme zamanı geldi.
Мне кажется, пора на манеж.
Acele edin Madam Rosa, Gitme zamanı geldi.
Быстрее, мадам Роза, пора уходить.
Gitme zamanı değil!
Не время прохлаждаться! Пора уносить ноги.
Oraya bizzat gitme zamanı.
Пора запускать его в путь.
Gitme zamanı geldi.
Наконец-то она съехала.
- Pekala, gitme zamanı artık.
Ладно, нам пора в путь.
- Haydi! Gitme zamanı!
Вставай, пора идти!
- Hadi yatağa gitme zamanı.
- Пора спать.
Banyoya gitme zamanı.
Пора отправляться в туалет.
Eve gitme zamanı geldi.
Да. Пора домой.
Gitme zamanı tatlım.
Пора идти, милая.
Gitme zamanı geldiğinde kendini parçalarsın.
Настанет время и если ты будешь продолжать в том же духе, то покончишь с собой.
Artık eve gitme zamanı geldi.
Ну, а теперь, я думаю, мне пора домой.
- Eve gitme zamanı geldi. - Evet, hep birlikte gidelim.
— Не пойти ли нам вместе в дом?
Gitme zamanım gelmiş.
Мне пора.
Efendim, eve gitme zamanı.
Сэр, нам пора идти домой.
Artık işe gitme zamanı.
¬ рем € идти на работу.
O halde okula gitme zamanı.
Беги в шкoлy.
Gitme zamanı yanımaza alacağımız kişi, bayan Gennero.
Время, чтобы собрать ваше сборище, мисс Геннеро.
Zurich'e gitme zamanı geldi.
Пора ехать в Цюрих.
Kurbağalar şarkı söylüyor. Eve gitme zamanı.
Лягушки поют, а нам пора домой.
Gitme zamanı gelince bana haber ver lütfen.
Когда ты решишь, что мы можем уйти, сообщи мне.
Hiç bana kulak asmıyorsun. Hayatta geri gitme. Her zaman ileri.
Когда я был мальчишкой, моя мать купила в магазине плакат и повесила над кроватью.
- Gitme zamanı.
Вас вздёрнут при первой же возможности. – Пора.
Pekala, bence senin için yatağa gitme ve uyuma zamanı geldi genç bayan.
Да... Думаю, Вам пора готовиться ко сну, юная леди.
Gitme zamanı.
На пора.
Her zaman gittiğin yerlere gitme sakın.
Не ходи туда, куда ты обычно ходишь.
Gitme zamanınız geldi.
Вам пора идти.
"Gitme" dediğin zamanı hatırlıyor musun?
Помнишь, ты сказала мне - не уходи!
Gitme zamanı! Bitti!
Его поля похожи на поля сражений.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]