Neden bahsediyorsun Çeviri İspanyolca
14,033 parallel translation
Neden bahsediyorsun sen?
¿ De qué estás hablando?
- Neden bahsediyorsun sen?
- ¿ De qué estás hablando?
Neden bahsediyorsun?
Bien, ¿ de qué estás hablando?
Neden bahsediyorsun?
No sé de qué estás hablando.
- Neden bahsediyorsun?
¿ De qué hablas?
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué estás hablando?
Neden bahsediyorsun sen?
¿ De qué está hablando?
- Neden bahsediyorsun?
- ¿ De qué hablas?
Neden bahsediyorsun sen?
¿ Qué quieres decir?
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué hablas?
Neden bahsediyorsun sen?
- ¿ De qué hablas?
Neden bahsediyorsun sen?
¿ De qué hablas?
- Ha siktir. Sen neden bahsediyorsun?
Pero ¿ de qué hablas?
Tracey ve ben birlikte çalışırız. Neden bahsediyorsun?
Tracey y yo trabajamos juntos. ¿ De qué estás hablando?
Bekle, neden bahsediyorsun?
Espera, ¿ qué estás hablando?
Sen neden bahsediyorsun oğlum
¿ Qué pasa? ¿ Qué clase de palabrería es esa, Brian?
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué habla?
- Neden bahsediyorsun sen?
¿ De qué hablas?
- Neden bahsediyorsun sen? - Sadece...
- ¿ De qué hablas?
Öyle bakmıyorum. Neden bahsediyorsun?
No lo hago. ¿ De qué hablas?
- Sen neden bahsediyorsun?
- ¿ De qué demonios estás hablando?
- Uh, sen neden bahsediyorsun?
¿ De qué estás hablando?
- Neden bahsediyorsun?
¿ De qué estás hablando?
- Neden bahsediyorsun?
¿ De que estas hablando?
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué está hablando?
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué están hablando?
Neden bahsediyorsun, sen?
¿ De qué estás hablando?
Neden bahsediyorsun sen?
¿ Qué? ¿ De qué estás hablando?
Üç kalp mi? Sen neden bahsediyorsun?
¿ 3 corazones?
- Sen neden bahsediyorsun?
- ¿ Qué estás diciendo?
Sen neden bahsediyorsun?
¿ De qué estás hablando?
- Sen neden bahsediyorsun yahu?
- ¿ De qué hablas?
Neden bahsediyorsun?
¿ Una entrega? ¿ De qué hablas?
Babamın yürüme depresyonu yoktu. Neden bahsediyorsun sen?
Mi padre no tenía la tristeza del caminante. ¿ De qué hablas?
- Troy, neden bahsediyorsun?
- Troy, ¿ de qué hablas?
Anlamadım, neden bahsediyorsun lan sen?
Lo siento, ¿ de qué carajos estás hablando?
- Hayır, onsuz da yapabilirim. - Sen neden bahsediyorsun?
¡ Puedo seguir sin ella!
Bn. Sen neden bahsediyorsun?
Pensé que estaba con la señora Stackhouse esperándola afuera de la estación de autobús.
- Sen neden bahsediyorsun?
¿ De qué mierda hablas?
Yanında Suudi kadın bir doktor var. - Neden bahsediyorsun?
Tú y la doctora mujer saudí.
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué demonios estás hablando?
Neden bahsediyorsun amına koyayım?
¿ Qué? ¿ De qué estás hablando?
Neden bahsediyorsun sen?
¡ ¿ De qué cojones estás hablando?
Sen neden bahsediyorsun?
¿ De qué está hablando?
Neden bahsediyorsun?
¿ De qué estas hablando?
Nikkiye Tin Mani bulduğumu söyle neden bahsediyorsun be sen?
¿ Quién disparo el arma? Dile a Nikki que encontré al "Hombre de Hojalata". ¿ De qué diablos estas hablando?
- Neden bahsediyorsun?
¿ De que hablas?
Kaçırmış olmalıyım. Neden bahsediyorsun?
No la vi, ¿ qué estás diciendo?
Neden bahsediyorsun?
- ¿ De qué hablas?
Neden bahsediyorsun?
¿ Qué?
- Neden bahsediyorsun?
- ¿ De qué estás hablando?
neden bahsediyorsunuz 124
neden bahsediyorsunuz siz 19
neden bahsediyorsun sen 352
neden 17190
neden olmasın 2566
neden ben 377
neden sordun 312
neden bilmiyorum 122
nedenmiş 415
neden beni aramadın 26
neden bahsediyorsunuz siz 19
neden bahsediyorsun sen 352
neden 17190
neden olmasın 2566
neden ben 377
neden sordun 312
neden bilmiyorum 122
nedenmiş 415
neden beni aramadın 26
neden acaba 102
neden gelmiyorsun 20
neden olsun 25
neden beni dinlemiyorsun 23
neden beni terk ettin 16
neden korkuyorsun 202
neden ağlıyorsun 140
neden geldin 124
neden soruyorsun 117
neden ama 97
neden gelmiyorsun 20
neden olsun 25
neden beni dinlemiyorsun 23
neden beni terk ettin 16
neden korkuyorsun 202
neden ağlıyorsun 140
neden geldin 124
neden soruyorsun 117
neden ama 97