English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ D ] / Demek

Demek Çeviri Fransızca

146,058 parallel translation
'Ne demek,'izin'?
C'est-à-dire "habilité"?
Demek TARDIS'in içinde elbiseler var ve yaramazlık yapmayı seviyor.
Donc, le TARDIS a des robes et aime les ennuis?
Pekala, demek ışıkları sen de gördün.
Vous avez vu les lumières.
'Sırada onlar olabilir'de ne demek?
Que voulez-vous dire "au menu"?
O da ne demek ya?
C'est-à-dire?
Demek uzaylı olduğunu sanıyorsun.
Vous estimez qu'elle est alien.
Demek saray görevlisisin.
Vous travaillez pour le palais?
- İhtiyaç nispetinde ne demek?
"Si j'en ai besoin." Ça veut dire quoi?
İçerisi cereyanlı demek istedim.
Avec des courants d'air.
Neyse, demek istediğim bence kendi partimizi vermeliyiz.
Euh... Peu importe, on peut faire la fête nous aussi.
Demek toplandınız.
Donc, un rassemblement.
- Demek öyle!
Oh, d'accord!
Evin tam olarak içerisindeler demek istedim.
Il veut dire, dans la maison.
Bu... bu epey bi'bölüm demek.
C'est... beaucoup de matières.
O ne demek ki?
Que veut dire ce titre, d'ailleurs?
Tanrı ve doğa bir ve aynı demek.
Que Dieu et la nature sont une seule et même chose.
Bu neredeyse çoğunluk demek.
C'est presque une majorité.
O da ne demek oluyor şimdi?
Inter... À quoi ça rime enfin?
Istakoz demek ha?
Du homard?
Demek derdin buydu.
C'est le sujet.
Bu ne demek şimdi?
Qu'est-ce que tu veux dire?
Demek istediğim ona kıyasla sen, çok daha açık sözlüsün.
Je voulais dire que... Par rapport à elle, tu es beaucoup plus... directe.
Demek geceyi onunla geçirdin!
T'as passà © la nuit avec lui!
- Demek burası Bushwick.
- Donc, c'est à § a Bushwick?
Demek bunu soracaktın.
Ah bon? Vraiment?
Demek öyle hissediyor.
C'est vrai?
- Ne demek.
- Ouais.
Demek istediğim, her şeyini seviyorum.
VoilÃ... j'aime tous ses aspects.
Ama birisiyle bir geçmişe sahip olmanın ne demek olduğunu en iyi senin bilmen gerekir.
Mais toi, tu devrais savoir ce que c'est d'avoir un passà © avec quelqu'un.
Demek istediğim...
Je veux dire que...
- Öyle demek istemedim. Üzgünüm.
- C'est pas ce que je voulais dire.
Ne demek anladığım zaman?
Comment à § a quand vous aurez le mà © mo?
- Ne demek.
- De rien.
- Demek efsaneler doğruymuş.
Donc les légendes sont vraies.
- Ne demek. - Hay aksi, yanımda hiç nakit yok.
Mince, je n'ai pas de liquide sur moi.
Ne demek istediğinizi...
Que voulez-vous dire...
Hafızanı kaybettin demek.
QUI EST TON PÈRE? On dit que tu as perdu la mémoire.
Demek Topher.
Alors, Topher.
Demek ürün taşıyordunuz?
Alors vous déplaciez le produit?
- Demek istediğim bu değildi...
- Ce n'est pas ce que je...
- O ne demek?
- Ça veut dire quoi?
- O ne demek?
- Comment ça?
- Demek ki isyan.
- C'est une émeute.
Ne demek istiyorsun?
Hé! Comment ça?
"Siyah latte önemli" ne demek?
"Black lattes matter"?
O yüzden latte denir. "Siyah latte" olmaz, buzlu kahve demek gibi bir şey olur.
C'est un café au lait. Y a pas de "café au lait noir", sinon, ce serait un café glacé ou un truc comme ça.
Binlerce kesikle ölüm demek.
La mort par mille coupures.
- O ne demek ya?
Tu me chantes quoi?
Ne demek istediğinizi anlamadım.
Que voulez-vous dire?
Demek bu senin kararın ha?
C'est ça que t'appelles te racheter?
- Ne demek istiyorsunuz?
- C'est-à-dire?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]