Vakit geldi mi Çeviri Fransızca
46 parallel translation
Vakit geldi mi?
Est-ce l'heure?
Vakit geldi mi?
Il est déjà cette heure?
- Vakit geldi mi?
- il est déjà l'heure?
Fan Yunshan, vakit geldi mi? Evet
Est-ce la troisième veille?
- Vakit geldi mi?
On reprend?
Vakit geldi mi?
C'est l'heure?
Vakit geldi mi?
L'heure est arrivée?
- Vakit geldi mi?
Comme toujours.
Vakit geldi mi?
Le bébé va arriver?
- Vakit geldi mi?
- C'est déjà l'heure?
Vakit geldi mi?
L'heure est venue?
Dehşet verici birşey, vakit geldi mi?
Une chose si horrible...
Vakit geldi mi?
C'est le moment?
Vakit geldi mi?
- C'est déjà l'heure?
Vakit geldi mi?
- Déjà?
- Sence vakit geldi mi?
Vous pensez que c'est le moment?
Hay sakalıma, vakit geldi mi?
Par ma barbe, c'est l'heure?
Yani vakit geldi mi?
Ca y est alors?
Vakit geldi mi?
Debout là dedans!
- Vakit geldi mi?
- C'est l'heure? - Oui.
- Vakit geldi mi?
- Il est temps?
- Vakit geldi mi?
Est-ce le moment?
- Vakit geldi mi?
C'est déjà l'heure?
Vakit geldi mi?
Il est déjà l'heure?
Vakit geldi sayılır, değil mi?
Ça va être l'heure!
- Vakit geldi mi? - Çoktan okulda olmalıydın.
- C'est l'heure?
Bence vakit geldi, öyle değil mi?
Il est temps d'y aller, non?
- Bekarlığa veda partinde mi? - İyi bir vakit gibi geldi.
- C'est pour m'espionner qu'il t'a appelée?
Her vakit evi mi terk edecek bu adam oğlu geldi diye?
Est-ce qu'il va agir comme ça juste parce que son fils est revenu à la maison?
Vakit geldi mi?
Vous avez perdu.
Geldi mi o vakit?
C'est maintenant, "quand"?
- Vakit geldi mi?
- C'est l'heure?
Vakit geldi, değil mi?
Il est temps, n'est-ce pas?
Vakit geldi mi? Marc!
C'est, c'est le moment?
- Vakit geldi mi?
C'est l'heure?
Vakit geldi, değil mi?
C'est l'heure, n'est-ce pas?
Hey. Vakit geldi mi?
- C'est l'heure?
Vakit geldi, değil mi?
C'est l'heure, non?
- Yine o vakit geldi, değil mi?
- Alors, encore une fois, n'est-ce pas?
- Vakit mi geldi?
C'est...
Russell'i bir sene evvel öldürmüs olabilecekleri ile bu arama çalismasini vakit kazanmak için baslatmis olabilecekleri kimsenin aklina geldi mi?
Comme il a semblé à tout le monde qu'ils ont pu tuer Russell il y a un an, et cette chasse est une mascarade pour avoir plus de temps?
- Jarvis, vakit geldi mi?
Jarvis, est-ce l'heure?
Öyleyse vakit geldi. - Vakit mi?
Dans ce cas je pense qu'il est temps.
Vakit geldi. Geldi mi?
Vraiment?
- Vakit geldi, değil mi?
- Le délai d'une heure est écoulé?