English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Ş ] / Şimdi gitmem gerekiyor

Şimdi gitmem gerekiyor Çeviri Portekizce

113 parallel translation
Bakın, Komiser, sakıncası yoksa, şimdi gitmem gerekiyor, limuzinim bekliyor.
Se não se importa, tenho de ir. A minha limusina está à espera.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho que ir já.
Oh, şimdi gitmem gerekiyor.
Oh, tenho que desligar.
Şimdi gitmem gerekiyor, Ray.
Tenho de desligar, Ray.
Şimdi gitmem gerekiyor. Seninle Texas'ta görüşürüz.
Tenho de ir agora, vemo-nos no Texas.
Şimdi gitmem gerekiyor.
- Tenho de ir.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho mesmo de ir.
Gerçekten söyleyebildim,... şimdi gitmem gerekiyor.
Manteres a cabeça fora de água e não ta cortarem.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho que ir embora agora.
Hiçbir şey, şimdi gitmem gerekiyor.
Não era nada. Despeço-me, vou embora.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Vou andando.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho de ir.
Benim şimdi gitmem gerekiyor.
E agora tenho de ir.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Eu tenho de ir.
Yani şimdi gitmem gerekiyor, çünkü benim de öyle düşündüğümü sanmalı.
Agora, tenho de ir para ele ver que também não me importo de o ver.
ama şimdi gerçekten şimdi gitmem gerekiyor.
A sério que ligo. Ligo-lhe... mas tenho mesmo de ir... já.
Tam orandan emin değilim, ama şimdi gitmem gerekiyor.
Não tenho certeza da proporção, mas tenho de ir.
Ama şimdi gitmem gerekiyor.
Mas agora tenho que ir.
Şimdi gitmem gerekiyor, ama Bay Hooper sana bazı testler yapacak.
Tenho de ir embora, mas o Sr. Hooper vai dar-te alguns testes.
"Önerin için teşekkür ederim, fakat şimdi gitmem gerekiyor, belki başka bir zaman." diyor
"Obrigado pela oferta, mas preciso ir agora. Talvez um outro dia."
- Şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho que ir embora.
Hemen şimdi hastaneye gitmem gerekiyor.
Tenho de ir já para o hospital.
Şimdi, yarın işi asıp... bürosuna gitmem ve kıçını yalamam gerekiyor.
Agora amanhã tenho de faltar ao trabalho... deslocar-me ao escritório dele e lamber-lhe as botas.
şimdi yaz okuluna gitmem gerekiyor.
Agora tenho que ir à escola de Verão.
Şapkanı istiyorsun diye ta Rockaway'e mi gitmem gerekiyor şimdi?
Tenho de ir a Rockaway porque queres o teu chapéu?
Ama şimdi önce işe, sonra derse gitmem gerekiyor.
Tenho de ir rrabalhar. Tenho uma aula mais rarde.
Şimdi, eğer ikiniz de beni affettiyseniz oy vermeye gitmem gerekiyor.
Se me dão licença, tenho uma votação a fazer.
Şimdi okula gitmem gerekiyor, tamam mı?
Tenho que ir agora para a escola, ok?
Dinle. Şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho de ir.
Şimdi gitmem gerekiyor.
eu tenho que ir.
- Şimdi benim oraya gitmem gerekiyor.
- Agora, tenho que ir eu fazer.
Bak, geri geleceğim, ama şimdi eve gitmem gerekiyor, Gia.
Escuta, voltarei, mas tenho que ir para casa agora, Gia.
Şimdi tam gaz geri gitmem gerekiyor Üstelik sizi burda bıraksam iyi olacak!
Não me sinto bem, é melhor irem vocês, de acordo?
Şimdi gitmem mi gerekiyor?
Devo afastar-me agora?
Benim şimdi gitmem gerekiyor.
Tenho de ir agora.
Şimdi de doktora mı gitmem gerekiyor?
Agora, tenho de ir ao médico?
Şimdi bir toplantıya gitmem gerekiyor.
Esperam-me numa reunião fora ;
Şimdi buradan gitmem gerekiyor. Mümkün olduğunca hızlı.
Agora só me resta Fugir, o mais rapidamente possível.
Şimdi Jupiter'e çöp toplamaya yardım etmeye gitmem gerekiyor.
Tenho de ir, agora, vou jantar numa recolha de latas em Júpiter.
Şimdi gitmem gerekiyor. - Nereye gidiyorsun, oğlum?
Eu tenho que ir agora.
Şimdi eve gitmem gerekiyor.
Tenho que ir para casa agora.
Ve bütün bunları telafi edeceğim. Ama şimdi bir duruşmaya gitmem, gerekiyor.
E vou compensar-vos a todos mas, neste momento, tenho de impedir um julgamento.
- Şimdi gitmem gerekiyor.
- Tenho de ir.
Şimdi, ben Atlantis'teyim ve Dünya'ya gitmem gerekiyor.
Estou em Atlantis e preciso ir para a Terra.
Fakat şimdi gitmem gerekiyor!
Mas agora preciso ir.
Geç saatlere kadar kalıyorum çünkü çok iş oluyor ve şu anda bununla uğraşabilecek tek kişi benim ve şimdi de manava gitmem gerekiyor çünkü şu an için bunu yapabilecek tek kişi benim.
Fico até tarde porque há muito trabalho, e sou a única que o pode fazer. Agora vou ao supermercado porque sou a única que o pode fazer.
Şimdi grup çalışmasına gitmem gerekiyor.
Agora, tenho ensaio da banda.
Şimdi, eğer izin verirseniz işe gitmem gerekiyor.
Agora se me dão licença. Tenho que ir trabalhar.
Ted'le konuştum da,... aramızdakileri iyileştirmek için biraz daha çabalamamız gerekiyor. Ama şimdi onunla gitmem gerekiyor.
Estive a falar com o Ted, e penso que, entre os dois, podemos ajudar a fazer mais, mas para isso vou ter de ir com ele.
Şimdi, hemen Planet'a gitmem gerekiyor.
Agora tenho de ir a correr para o Planeta.
Şimdi Memphis'e gitmem gerekiyor.
Por isso tenho que ir a Memphis.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]