English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Before we leave

Before we leave translate Turkish

695 parallel translation
Is there anything you'd like to get before we leave?
Gitmeden yanınıza almak istediğiniz bir şey var mı?
There are some people I must see before we leave.
Buradan ayrılmadan önce görmem gereken insanlar var.
Say uh, can't we get something to eat before we leave?
Diyorum ki ah, ayrılmadan önce yiyecek bir şeyler alamaz mıyız?
Then how about having just one with us before we leave? Thanks.
O zaman çıkmadan önce bizimle ufak bir kadeh içmeye ne dersin?
- Before we leave! - A red cloak is what I want. - So the wine spots don't show!
Ben kırmızı bir palto istiyorum ki kan lekeleri belli olmasın!
And put a burial detail to work. I want this place looking like a cavalry post before we leave.
Cenaze işlerini halledeceğimizi ve buradan ayrılmadan önce... burayı bir süvariye yakışır halde bırakmayı istediğimi söyleyin.
Leopoldo, how about before we leave town we grab a bite to eat?
- Şehirden çıkmadan önce bir şeyler yesek mi?
We could grab a bite to eat before we leave town.
Bir şeyler yesek mi?
There'll be a full inspection on the post before we leave tonight.
Bu gece burayi terk etmeden önce görev baºinda denetleme yapilacak.
Otis, the sheriff left you a messy job, but my friend and I would like these drinks before we leave.
Otis, Şerif pis bir iş bıraktı, ama biz kalkmadan önce içkilerimizi bitirmek istiyoruz.
Tomorrow before we leave, you can count on it.
Yarın burdan gitmeden, görebilirsin.
It's late, and I have to pick up some things before we leave.
Geç oldu, gitmeden önce eşyalarımı toplamak zorundayım.
I'd appreciate your advice before we leave.
Ayrılmadan önce senin de görüşünü almak isterim.
But before we leave here, I will.
Ama ayrılmadan önce, anlayacağım.
The programming for your body will be completed before we leave.
Vücudunun programlanması biz gitmeden tamamlanacak.
I better have somethin'to eat before we leave.
Ayrılmadan önce bir şeyler yesem iyi olacak...
That will happen before we leave.
Dağılmadan önce yemin edeceksin.
I haven't much time. There's so many things I must do before we leave.
Biz ayrılmadan önce çok zamanım yok.
- Before we leave...
- Gitmeden önce,...
If we leave like this, we should be able to live like before.
Bu şekilde gidersek eskisi gibi yaşayabiliriz.
We need a huge and definitive advantage over Giant Mall in sales before I leave.
Gitmeden önce Giant ile Krallık arasındaki satış farkını... -... bu kadar büyük yapın!
I say we ought to leave here before the Apaches find us!
Bence Apaçiler bizi bulmadan önce gidelim.
Before you leave, sir, here we have a strange custom.
Gitmeden önce burada tuhaf bir adetimiz var.
I think we should have a good talk before you leave.
Gitmeden önce detaylı bir şekilde konuşsak iyi olur.
If your stomach for justice is cooling', Carter, I'd advise you to leave now before we proceed any further.
Adaletin gerçekleşmesini kaldıracak miden yoksa, Carter devam etmeden önce buradan gitmeni öneririm.
The night before I was to leave, we went out on the lake together.
Ama ondan ayrılacaktım. Birlikte göle gitmiştik.
We'd better leave before I start screaming.
Ağlamaya başlamadan gitsek iyi olacak.
You said we could leave before 1 : 00. it's now 1 : 30.
1 : 00'den önce gidebileceğimizi söylemiştiniz. Saat 1 : 30 oldu.
Shall we see you before you leave for camp?
Sizi gitmeden evvel görecek miyiz?
If things go on, either you will be done away with before we ever get to Africa or you will leave and announce Peterson to the authorities. And that will be the ruin of all my plans and hopes.
Bu gidişle ya Afrika'ya varamadan senin işin bitmiş olacak ya da yaşayacak ve Peterson'u yetkililere ihbar edeceksin ki bu da tüm planlarımı ve umutlarımı suya düşürecek.
We leave here the forest there was a bit before my time.
Benim zamanımdan öncekileride burada bırakıyorum.
We'll leave then, not before.
Bu sırada gideceğiz.
Didn't they leave camp the day before we did?
Kamptan bizden bir gün önce ayrılmadılar mı?
The French will be here before we're ready to leave.
Gitmeye hazır olmadan Fransızlar gelecek.
We all figured that you'd leave town before you'd face up to Allison without your boys standing by to help you out.
Sana yardım edecek yanında kimse yok, öyle olunca hepimiz Allison buraya gelmeden senin kasabadan kaçacağını düşünmüştük.
And we are unanimous... virtually unanimous... that the gentleman in question be asked to leave before lunchtime tomorrow.
Ve söz konusu beyin yarın öğle yemeğinden önce otelden ayrılması gerektiğine oy birliğiyle karar verdik.
THEN WE HAVE TO LEAVE BEFORE 1 1 : 00.
- Pekala anlat. Ne oldu?
I suppose we must leave soon... before it gets too light.
Sanırım hava iyice aydınlanmadan gitmemiz gerekecek.
I said before, I give you my word. We'll leave!
Daha önce de söyledim sana söz veriyorum, burayı terkedeceğiz.
If only someone could tell us whether we ought to sit tight or leave before it's too late.
Bize bir akıl! Kalmak mı gerek yoksa geç olmadan gitmek mi?
We'll stay to make sure that you leave before morning.
Sabah olmadan gittiğinize emin olmak için burada kalacağız.
This is one party we'll leave before it even starts.
Bu bizim başlamadan ayrılacağımız bir parti olmalı.
We're at least hoping to leave before it snows and head farther south where it's warmer.
Biz kar yağmadan burada gitmeyi umuyoruz..... ve sıcağın daha fazla olduğu güney tarafına gideceğiz.
We'll come here as soon as our leave is over before we do anything else.
En kısa sürede buraya geri döneceğiz başka bir şey yapmadan önce.
We must leave before the tide!
Sular yükselmeden gitmeliyiz.
Before you leave we have to run you through there.
Gitmeden önce oradan geçmenizi isteyeceğiz.
I hope we can get together before you leave.
Umarım siz gitmeden yine görüşebiliriz.
Before I leave, we're going to find out who's involved in this insanity... what you're doing here and why.
Buradan ayrılmadan önce bu deliliğin sorumlusunu ve burada ne yaptığınızı öğreneceğim.
We'll talk before you leave here tomorrow morning.
Yarın sabah ayrılmadan önce tekrar konuşuruz.
We thank you for your kind offer of assistance, although we must decline it. And we strongly recommend that you leave Organia before you yourselves are endangered.
Nazik yardım teklifinize teşekkürler, size Organia'yı, kendinizi tehlikeye sokmadan derhal terk etmenizi öneririz.
Darling, we've been through this before I won't allow you to leave We have guests
Bunu daha önce karara bağlamıştık. Konuklarımız var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]