Enjoy the day translate Turkish
182 parallel translation
Let's enjoy the day.
Hadi, günün tadını çıkaralım.
Let's just try and enjoy the day.
Günün tadını çıkarmaya bakalım.
Enjoy the day.
Günün tadını çıkaralım.
Come on. Lighten up a little. Enjoy the day.
Hadi biraz neşelen, tadını çıkar.
Enjoy the day. You, too.
- Günün keyfini çıkartın.
Enjoy the day.
Günün tadını çıkart.
Since we came all the way here, we might as well enjoy the day out.
Bütün gün boyunca buraya gelmeye çalıştık, günü geri kalanını da dışarıda geçirmek hoşumuza gidebilir.
The way the whole place shuts down in the middle of the day, so the people can just, you know, enjoy the day.
Günün ortasında bütün yerler kapanıyor. Böylece insanlar günün tadını çıkartıyorlar.
Just sit here and enjoy the day together.
Burada oturun ve birlikte güzel bir gün geçirin.
- We should just try and enjoy the day.
- Günün tadını çıkarsak da olur.
- Just enjoy the day. We're here for our civil rights today, right, boys?
Bugün haklarımız için buradayız, değil mi çocuklar?
Go home, Paul. Enjoy the day!
Daniel, içeridesin biliyorum ve Laura da seninle içeride.
So it's time to wake up and enjoy the day.
Pekala artık kalkma ve günün keyfini çıkarma vakti.
If you'll excuse me, ladies, enjoy the day.
Müsaadenizle bayanlar, iyi günler.
One day soon, you will become Kikugoro the 6th and it's only natural for you to enjoy youreslf sometimes and find pleasure in the adulation of your admiring public
Bir gün 6. Kikugoro sen olacaksın sana toplum içerisinde duyulan özenti ve hayranlıktan zevk alman çok doğal bir şey.
would still enjoy the clear light of day.
gün ışığı onun yanındadır.
- The day's young. Let's enjoy ourselves.
- Vakit erken, keyfimize bakalım.
Get lost while you can still enjoy the light of day.
Kaybol hala gün ışığının tadını çıkarabiliyorken.
There's no day-to-day struggle for existence, and the animals enjoy a life of peace and plenty.
Burada varolmak için her gün yapılan mücadeleler yoktur, ve hayvanlar huzur ve bolluk dolu bir yaşamın tadını çıkarırlar.
Our master said me must enjoy himself to the hilt on his last day you'll need drinks now
Kocam dedi ki ; seni son gün ki karşılaşmaya kadar hoş tutmalıymışım Şimdi içki içmek istersin sanırım
Let us go and enjoy the blessings this happy day brings us.
Haydi bu mutlu günün tadını hep birlikte çıkaralım.
Especially in the city it should get up to the 60's... Enjoy it while you can because that ole'man winter is going to be blowing any day.
Özellikle şehirde, 20 dereceye kadar çıkması bekleniyor.
That way, I'll enjoy the rest of the day.
Bu şekilde, günün geri kalan kısmında eğlenirim.
And we hope you enjoy your fun-filled day in the Caribbean.
Umarım Karayipler'deki eğlence dolu günlerinizin tadını çıkarırsınız.
Ever since the day I met you here I enjoy coming here.
Seni gördüğüm o günden beri, canım hep buraya gelmek istiyor.
- Take the day off. Enjoy yourselves.
- Günlük tatil yapın.
Do you think they enjoy riding subways and commuter trains? The same repetition day in and day out just to keep you in tennis shoes... and private school?
Sırf sen spor ayakkabı giyebilesin özel okullara gidebilesin diye her gün aynı şeyleri yapmaktan zevk mi alıyorlar?
Um, enjoy your day in the park.
Hmm,.. .. parktaki gününüzü hoş geçirmenizi umarım.
The day a productive American can't enjoy a tasty treat from the Orient is the day I move to a cave and sleep on my own beard.
Çalışkan bir Amerikalı'nın Uzakdoğu'dan getirdiği lezzetlerle eğlenemediği gün benim mağarama gidip sakalım üzrinde uyuyacağım gündür.
I never know what will happen tomorrow, and I enjoy the moment, every day.
Acı çekmeden.
Enjoy your day at the beach.
Sahilin tadını çıkart.
Most birds take one every day and, watching them doing so, it's difficult to avoid coming to the conclusion that they enjoy it just as much as we do.
Pek çok kuş günde bir kere yapar. Onları izlerken banyodan bizim gibi hoşlanıp hoşlanmadıkları sonucuna varmak o kadar da zor değil.
And here's the driver's lounge. After a hard day on the road, you enjoy some burnt coffee and sit on a metal chair, you know what I'm saying? Uh-huh.
Ve burası da şoförler odası yanmış kahvenin tadına varıp metal sandalyelerde oturabilirsin.
The next day, Miranda woke up early to enjoy the cool morning breeze and a much-needed moment of solitude.
Ertesi gün Miranda sabah serinliğinin ve sessizliğinin tadını çıkarmak için erken kalkmıştı.
You'll enjoy this so much you'll suffer until the day you die.
O kadar çok hoşlanıcaksın ki öleceğin güne dek acı çekeceksin.
One day, as they hug and roll around, they enjoy the'Love Song.' Come here, ride my back and we'll play. Come here, ride my back and we'll play.
Al bunu, al bunu al bu içkiyi kalsın bin yıl, onbinlerce yıl.
Enjoy the rest of your day.
Günün geri kalanında iyi eğlenceler.
And not a day goes by that I do not think of the men I served with who never got to enjoy the world without war.
Ve savaşsız bir dünyanın keyfini süremeyen, birlikte hizmet verdiğim askerlerimi düşünmeden bir gün bile geçirmedim.
Because the freedom we enjoy, the freedom that we earn every day, is the very thing that will defeat our enemies and keep us strong.
Çünkü zevkini çıkardığımız özgürlük, her gün kazandığımız özgürlük, düşmanlarımızı yenip bizi güçlü tutacak şeyin ta kendisidir.
Damn, I wish one day I could enjoy the taste of real coffee and tobacco again.
Kahretsin, birgün olsun, gerçek kahve ve tütünün tadını çıkarmayı dilerdim.
The people who can relax, enjoy the sunset, hold hands at the end of the day... they're the happy ones.
Sakin olup, gün batımlarını el ele izleyenler ise mutlu olanlardır.
- And do enjoy your day at the Faire. - Thanks.
Fuarda iyi eğlenceler.
Enjoy your first day off... then come back tomorrow and see what the Pathway does for you.
İlk boş gününün keyfini çıkar. Yarın gel de Yol senin için ne yapar bir gör.
You enjoy the rest of your day in L.A. with your son while I find out the answers to these questions.
Günün geri kalanında, oğlunla birlikte L.A.'ın tadını çıkart. Bu sırada ben bu sorulara cevaplar arayayım.
Well, enjoy the happy day...'cause you're on your own.
Pekala mutlu günün tadını çıkar. Çünkü tek başına olacaksın.
The day you're really sick you'll want to enjoy it all.
Bir gün, gerçekten hasta olduğunda her şeyden zevk almak isteyeceksin.
How did you enjoy the sermon, Miss Day?
Seramoniyi nasıl buldunuz?
On a typical day, this street would be busy... with families eager to enjoy the Wild West life experience.
Ona verdiğin Jenny Craig hediye kuponları için hâlâ kızgın mı? - 5, 4, 3... - En başta poposunu dikizlemem iltifattı aslında.
Enjoy the rest of your day, Senator.
Gününüzün kalanının keyfini çıkarın senatör.
I would enjoy to converse in the stillness, after the day, like that.
Gün bittiğinde sakin sakin sohbet etmek benim de hoşuma giderdi.
Enjoy the rest of the day.
Hadi eğlen.
enjoy the game 20
enjoy the ride 41
enjoy the party 80
enjoy the show 90
enjoy the view 31
the day 56
the day before yesterday 39
the day after tomorrow 108
the day before 49
the day after 57
enjoy the ride 41
enjoy the party 80
enjoy the show 90
enjoy the view 31
the day 56
the day before yesterday 39
the day after tomorrow 108
the day before 49
the day after 57
the day she died 19
the day after that 18
days 2668
daybreak 32
daylight 32
daya 50
dayana 20
days left 44
dayna 86
days ago 298
the day after that 18
days 2668
daybreak 32
daylight 32
daya 50
dayana 20
days left 44
dayna 86
days ago 298
days remain 20
day off 18
days a year 35
days now 26
day two 29
days later 66
days a week 26
day out 85
day before yesterday 18
day in and day out 25
day off 18
days a year 35
days now 26
day two 29
days later 66
days a week 26
day out 85
day before yesterday 18
day in and day out 25
days and 46
day one 66
day in 57
day by day 66
day basis 16
day suspension 16
day weekend 17
day after tomorrow 77
day and night 151
day or night 97
day one 66
day in 57
day by day 66
day basis 16
day suspension 16
day weekend 17
day after tomorrow 77
day and night 151
day or night 97