English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Get to class

Get to class translate Turkish

846 parallel translation
Sandy, I think we oughta get to class.
Sandy, haydi derse girelim.
You scumbags, you have 30 minutes to shower and get to class.
Sersemler, duş alıp sınıfa gelmek için 30 dakikanız var!
If I don't get to class, there's gonna be Vietnamese speaking in choppy sentences.
- Buna izin veremem. Dersime yetişmeliyim. Yoksa kısa ve devrik cümleler kurarlar.
After learning all that, I began modestly in 3rd-class hotels... to get my hands in shape.
Tüm bunları öğrendikten sonra, forma girmek için 3 yıldızlı otellerde işe giriştim.
I have to get to dance class or Guibole will scold me.
Dans sınıfına girmem lazım yoksa Guibole beni fırçalayacak.
And those kids, when they came into my class, a little of your momentum carried over, and all of a sudden, I wanted to get through to them too.
Ve o çocuklar benim sınıfıma geldiğinde senden bir şeyler kalmıştı. Ansızın ben de onlara ulaşmak istedim.
I wonder what you have to go through to get first class?
Birinci mevkiyi almak için ne atlatmak gerek acaba?
Professor Robie will now conduct a class in "Bad Manners"... or "How To Get Spanked In A Hurry."
Profesör Robie, acelece tokatlama dersi verecek.
You see, dear, my wife and I aren't used to places like this... so it's only fair to tell you that if we don't get a whole lot of high-class service, and in a hurry... there's likely to be a terribly embarrassing scene in this sanctum.
Biliyorsun, eşim ve ben bu tip yerlere pek alışkın değiliz o yüzden burada birinci sınıf bir hizmeti derhal almazsak bu kutsal yerde oldukça utanç verici olaylar olacağını size garanti ederim.
Well, Mr Coughman, the coach, he asked me to try and get off my first class this morning...
Ama Bay Coughman, yani antrenör bu sabahki ilk dersimi bırakmamı istemişti...
To get off your first class?
İlk dersini bırakmak mı?
I do have a class and need to get going.
Derse geç kalmak istemem.
So you think you're doing something to get rid of the class system?
Sınıf sisteminden kurtulmak için bir şeyler yaptığınızı düşünüyor musunuz?
Miss Blanchard, I think I can arrange an outing with my class if I can get another teacher to go along.
Blanchard, bir öğretmeni de gelmeye ikna edersem, sınıf ı geziye götürebilirim.
If you help us, I promise you'll get trips to New York first-class. Oh.
Yardım edersen, sana New York'a birinci sınıftan yer ayarlayacağım.
Where do you get the ass to tell anybody about class or what she typifies?
Sen onun hakkında başkalarıyla konuşma cesaretini nereden buluyorsun?
Cathy, get thee to Scripture class.
Cathy, gidip yazı dersine gir.
So we thought the best thing to give her would be to get rid of the Rascals'Class altogether.
Onun için ona verilecek en iyi ödülün hababam sınıfını ortadan kaldırmak olduğunu düşündük.
I missed out on the reunion of my graduating class in Farmington... because that was the fall that Jack Kennedy campaigned to get in... and I was stuck here with Mother, the cats, the house and T. Logan... and I couldn't go.
Farmington'daki mezuniyet sınıfı toplantımı kaçırdım. Çünkü Jack Kennedy'nin seçim kampanyası zamanıydı ve ben burada annemle, kedilerle, evle ve T. Logan'la sıkışıp kalmıştım. Bu yüzden gidemedim.
Don't be a slob, don't get a job, go back to class, you can pass.
Tembel olmayın, işe girmeyin, okula gidin, sınavı geçin.
They get me to class quicker, get more learning in.
Sınıfa erken gelip daha çok şey öğreniyorum.
I'll get a substitute to take your class for the day.
Bugünlük yerine baska bir ögretmen bulayim.
And the war the IWW wants you to get into is class war! Not a war in Europe!
İşçi birliği sizi Avrupa'daki savaşa değil sınıf savaşına sokmak istiyor!
You'll never get anything or anywhere, until the whole working class belongs to one big...
İşçi sınıfı büyük bir birlik kurmadığı sürece istediğimiz hiçbir şeyi- -
I used to get this at dance class all the time.
Eskiden dans sınıfındayken de aynı şeyler gelirdi başıma.
So let's get out there and show some spirit. And now, as your class president, it is my pleasure to introduce the great principal of Ralph Waldo Emerson High...
Öyleyse şimdi dışarı çıkalım ve biraz ruh gösterelim.
I gotta get back to bozo barracks for my self-realization class.
Kendi sınıfımın bozo kışlasına geri dönmeliyim.
Now if I don't go to class, I don't get a diploma for this, so I can't come to the birth.
Derslere gitmeden, diplomamı alamıyordum. Doğuma giremezdim.
I gotta get this down to art class real quick. They need something to put a banana on, so they can draw it.
- Bakın, bunu hemen aşağıdaki sanat sınıfına götürmeliyim çünkü üzerine muz koyacakları bir şeye ihtiyaçları var resim çizmek için.
It's an excuse to get outta class.
Dersleri asmak için bir bahane.
I want to toast the two people who had enough class to get me a real gift.
Bana gerçek bir hediye alan iki kişi için kadeh kaldırmak istiyorum.
Well, I can't wait to get him in my class.
Dersime girmesi için sabırsızlanıyorum.
- Want to get in a typing class?
- Daktilo kursuna gidecek misin?
Get back to class.
Haydi, dersine.
Better get back to class, huh?
Sınıfa dönmen daha iyi olur, huh?
Thanks, Uncle Sammy, that was great, but I've got to get to aerobics class.
- İşte geldik. - Sağ ol, Sammy amca. Çok eğlendim.
So take one more tap class, and tomorrow I'll get up, paint one of my ankles, go to work, and then after that, I'll see your principal.
Nerede sakladığımızı biliyorsun! Haklısın, anne.
I've got to get up at dawn and teach Emily Dickinson to upper-middle-class crack addicts.
Sabah çok erken kalkmalıyım. Üst-orta sınıf kokain bağımlılarına Emily Dickinson öğreteceğim.
I tried to get a reduction, but I don't have enough even for third class. - Here.
İndirim almayı denedim, fakat 3. sınıf için bile param yetmedi.
Honey, get back to your class. You're playing into his hands.
Onun elini güçlendiriyorsun.
Yes. All of you, get back to class!
Hepiniz, sınıflara geri dönün.
Go on! Get back to class! Get back in there, all of you!
Sınıflara dönün!
It started to get looking like Toronto... upper middle-class black and white people... and everybody was dressed nice.
Aslında üst-orta sınıf beyaz ve zencilerin olduğu herkesin güzel elbiseler giydiği Toronto gibi bir yer olmaya başlamıştık.
I'm not in the mood to lecture preschoolers, so either have the courtesy to pay attention, or get out of my class now.
Burada anaokulu öğrencilerine ders anlatmıyorum bu yüzden ya dinleme inceliğini gösterirsiniz ya da sınıfımdan defolup gidersiniz.
He was in my cooking class at the Bremen Institute in Buffalo, where he proceeded to steal my veal and get a very favourable mention in Vanity Fair, thank you very much!
Sağ olsun, tariflerimi çalıp Vanity Fuar'ında reklamını yaptığı sırada Buffalo'daki Bremen Enstitüsü'nde aşçılık derslerine katılıyordu.
YOU'RE GOING TO HAVE TO GET A BETTER CLASS OF SERVANT.
Sana çok daha iyi bir uşak gerekiyor.
I tried to get a reduction, but I don't have enough even for third class.
Numarasız almaya çalıştım... Ama üçüncü sınıf bileti bile karşılamıyor.
Well, I'd better get back to class.
Şey, sınıfıma gitsem iyi olur.
But I got to get to work. I have a class later.
Ama şimdi önce işe, sonra derse gitmem gerekiyor.
You just get on the two-way now and tell Mr. high-class to come on in.
Yapman gereken tek şey Bay 1. Sınıf'a derhal buraya gelmesini söylemek.
They have to get changed for their dance class.
Dans dersleri için üstlerini değiştirmek zorundalar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]