English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I gotta go back

I gotta go back translate Turkish

409 parallel translation
I gotta go back to Frisco.
Frisco'ya dönmek zorundayım.
He says I gotta go back. Accept my punishment.
Geri dönüp, cezamı kabullenmem gerektiğini söyledi.
I gotta go back to the hotel.
Ben otele gideceğim.
I gotta go back in action.
Ben savaşa gidiyorum.
Well, in another minute, I gotta go back in and pick up my scalpel.
Sen kimsin? Aslında ben Dr Jekyll'ım. Bu da arkadaşım Mr Hyde.
So I gotta go back in.
Sonra geri dönmek zorunda kaldım.
I gotta go back and get warm.
Ben geri dönüp ısınacağım...
I gotta go back through the doors.
Kapıdan dışarı çıkmak gerek.
Now, I gotta go back to the desk because down at the desk I gotta get his registration card.
Artık resepsiyona dönmem gerekiyordu çünkü resepsiyonda onun kayıt kartını almam gerekiyordu.
I gotta go back and see the black widow.
Kara dulu görmek için Los Angels'a gidiyorum.
I won't be seeing you any more because I gotta go back to Turkey.
Seni artık göremeyeceğim... çünkü Türkiye'ye dönmem gerek.
I gotta go back to the gym.
Salona dönmem gerek.
Now that's it.... Now I gotta go back to my job.
Ve hiç iyi değildi, düzeni yoktu, hepsi bu.
I gotta go back on the air.
Yayına dönmeliyim.
Meanwhile, I gotta go back into the mainstream population.
Bu arada, ben de diğer mahkumların yanına dönmeliydim.
I gotta go back, back Back to school again
Geri dönmek zorundayım, okula dönmek zorundayım
Whoa, whoa, I gotta go Back to school again
Okula dönmek zorundayım
Whoa, whoa, I gotta go Back to school...
Gitmem gerek Yine okula gitmem gerek...
I gotta go back in.
- Eve dönmem lazım.
I gotta go back. We're gonna move in a week.
Haftaya taşınıyoruz.
Well, I gotta go back to the old plane site... and tell Face and Murdock where we are.
Uçağın eskiden durduğu yere gidip Face ve Murdock'a yerimizi söylemem gerekiyor.
I gotta go back there, okay Just stay here and tty to rest.
Oraya gitmem gerek. Burada kal ve dinlenmeye çalış.
I gotta go back.
Geri dönmeliyim.
Hey, look, I gotta go back to class.
Hey, dersime geri dönmeliyim.
- I gotta go back there.
- Oraya dönmeliyim.
I gotta go back to work, but you can watch boxing.
Ben işe dönmeliyim ama sen boks maçını izleyebilirsin.
I gotta go back in there.
Oraya dönmeliyim.
- I gotta go back to my place.
- Eve gideceğim.
I gotta go back to the house.
- Eve gitmek zorundayım.
I'm warning you, I gotta go back to Boston.
Seni uyarıyorum. Boston'a dönmeliyim.
No, I gotta go back to work.
Hayır, işe geri dönmem lazım.
Wait, I gotta go over to the garage, get my old job back.
Dur, garaja gidip eski işimi almam gerek.
I've gotta go back.
Dönmem gerek.
I've gotta go back.
Dönmek zorundayım.
Joe will be here any minute. But I'll tell you one thing, either you gotta go back to school or get a job.
Ama benden söylemesi, ya okula geri dön, ya da bir iş bul.
Gee, I wish I could go watch you, but I've gotta get back to Washington.
Sizi izlemek isterdim ama Washington'a dönmeliyim.
I've gotta go back downstairs.
Aşağıya inmem gerekiyor.
But I'm getting back to McKay if I gotta go on my hands and knees.
Ama sürünerek gitmem gerekse bile ben McKay'e dönüyorum.
That means I gotta go down and come back up again.
O zaman aşağı inip tekrar buraya gelmeliyim.
Don't that mean I don't gotta go back?
Geri dönmemem anlamına gelmez mi?
Look, I gotta go back to work.
Acaba...
I gotta come back down here and put my tank on, go out and sit for a half an hour.
Tekrar buraya dönüyorum havuza giriyorum ve yarım saat gidip dipte oturuyorum.
( CHUCO WHISTLES ) Hey, I gotta go back to work.
İşin başına dönmeliyim.
I gotta go now, but I'll see you back in Texas.
Şimdi gitmem gerekiyor. Seninle Texas'ta görüşürüz.
- I don't wanna go back. You gotta go back.
Gitmek zorundasın.
I've gotta go back and help.
Geri dönüp yardım etmeliyim.
- Go back. - I gotta get dressed, Willy.
Giyinmek zorundayım, böyle gidemem ki...
So all I gotta do is starve and be miserable for a week, then my life will go back to the normal hell it always was?
Tek yapmam gereken bir haftalığna açlık ve sefalete katlanmak, böylelikle hayatım eskisi gibi cehenneme dönecek öyle mi?
I want you to keep on eye on these guys. In case we gotta go back to Ashau.
Yeni çocukların durumu hiç de iyi değil.
I gotta go. I'll call you back.
Kapatmam gerek, tekrar ararım.
I'm not saying you gotta go back to her this minute, but you gotta go back.
Hemen şu an yanına dön demiyorum ama dönmek zorundasın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]