Keep your shirt on translate Turkish

All right. Keep your shirt on.

Sinirlerine hakim ol.

Keep your shirt on.

Ağır ol bakalım.

Oh, keep your shirt on.

Ağır ol bakalım.

Keep your shirt on, skipper.

Şimdi sıkı dur kaptan.

- Keep your shirt on!

- Gömleğine sıkı tutun!

Hey, keep your shirt on.

Sakin ol bakalım.

Keep your shirt on.

Sabırsızlanma.

For heaven's sake, keep your shirt on!

Tanrı aşkına biraz sabırlı ol!

- Keep your shirt on.

- Ellerine sahip ol.

Keep your shirt on.

Acele etme.

Keep your shirt on. You're insured.

- Sigortan var zaten.

Keep your shirt on, old-timer.

Endişelenme ihtiyar.

- Keep your shirt on.

- Sakin ol.

Just keep your shirt on, son.

Heyecan yapma, evlat.

All right, keep your shirt on.

Tamam. Gömleğini giy.

Oh, keep your shirt on.

Oh, sakin ol.

- Keep your shirt on.

- Gizliliğini koru.

Keep your shirt on.

Gömleğini çıkarma.

Arthur, keep your shirt on.

- Evet, hemen getiriyorum. Baba, Toby, bu geçen pazarın.

Keep your shirt on, Vince, he'll be right back.

Sakin ol Vince, hemen dönecek.

Look, just keep your shirt on till I do.

Ben ögrenene kadar sabret.

- Ah, keep your shirt on!

- Aa, sinirlendin, demek!

- Ah, keep your shirt on.

- Aa, sinirlenme, ama.

Keep your shirt on.

Ceketini giy.

Keep your shirt on.

Durun, sakin olun.

Keep your shirt on.

Gömleğini giy.

HANNIBAL : Keep your shirt on, B.A. I'm only a block away.

Dayan B.A. bir blok ötedeyim.

Keep your shirt on.

Gömleğin kalsın.

- Keep your shirt on.

- Sabırlı ol patron!

Keep your shirt on, son.

- Sakin ol evlat.

Keep your shirt on, buddy, you're doing great.

Sakin ol, dostum. İyi gidiyorsun.

Keep your shirt on, asshole.

Sakin ol, salak herif.

keep your shirt on.

Biraz sabırlı olur musun?

Keep your shirt on.

Hevesini kaçırma.

Keep your shirt on.

Bluzunu üstünde tut.

Shut up and keep your shirt on.

- Sus ve gömleğini çıkartma!

Keep your shirt on, skinny.

Hemen öfkelenme sıska.

Keep your shirt on.

Tişörtünü giy.

Helmer, keep your shirt on. He may not be the best doctor but in his own way he ´ s rather an asset.

O en iyi doktorumuz olmayabilir ama bizim için çok değerlidir.

Keep your shirt on.

Tişörtünü üzerinde tut.

Keep your shirt on Pilot.

- Altına etmeyi kes Pilot.

Keep your shirt on, pretty boy. I don't need you to...

İki ayağımızı bir pabuca sokma tatlı çocuk.

- Keep your shirt on.

Bir iki şeyi yukarı alacağız ve yer açmış olacağız. Tamam. Sanırım olacak.

- All right, keep your shirt on.

- T-şörtün üzerinde kalsın.

But you couldn't keep your shirt on, could you?

Ama sen bir türlü rahat duramadın, değil mi Harry?

- What? Keep your shirt on, Cyrus.

Sabırlı ol Cyrus.

Keep your shirt on, I'm a doctor, I'd never permit...

Sakin ol. Ben doktorum, önce ben izin veremem.

Keep your shirt on.

Sakin ol.

All right, keep your shirt on.

İyimisin?

You were badly out numbered and yet you kept on. You might have used the gun you keep in your shirt.

Korkmuyorsun, dayak yiyorsun ve silahını gömleğinin içinde saklıyorsun.

now, keep your shirt on till you get to the pool. have fun.

Bluzunu çıkarma, havuzda çıkarırsın.