Listen to me now translate Turkish
2,390 parallel translation
You listen to me now.
Şimdi de sen dinle.
DANNY, LISTEN TO ME NOW.
Danny, şimdi beni dinle.
DANNY, JUST LISTEN TO ME NOW.
Danny, sadece beni dinle.
I want you to listen to me now.
Şimdi beni dinlemeni istiyorum.
Well, at least my boss will listen to me now that I broke my clavicle.
Neyse, en azından patronum beni dinler artık. Kırık değil.
You can either listen to me now, Or I'll tell you after you shoot me.
Ya beni dinlersin ya da beni vurduktan sonra söylerim.
Now listen to me clearly.
Şimdi beni iyi dinleyin.
Now you'll listen to me, worthless pig!
Şimdi sen beni dinle beş para etmez domuz.
And that is why I talk to anybody who will listen now, to tell them to stop boys like me thinking that to shoot an innocent and a decent man in the head is a good thing.
Bu nedenle, beni dinleyen herkese masum ve dürüst bir adamı kafasından vurmanın iyi bir şey olduğunu düşünen çocukları durdurmalarını söylüyorum.
OK, all right. Now, you listen to me.
Peki, dinle beni.
Now, listen, I need you to get me the mailing address to CNN News, you got that?
Şimdi dinle, CNN Haberin mail adresine ihtiyacım var, sen de var mı?
Now you listen to me!
Beni iyi dinle!
Listen, Stanley, you don't need to answer me now.
Stanley, şu an cevap vermeni istemiyorum. Hayır.
Now, listen to me. You're ready, all right?
Şimdi beni dinle hazırsın tamam mı?
- Then it pops! Is that clear? - Now you listen to me!
Babanız Noel'de az daha bütün binayı yakıp kül ediyordu.
All right, now listen to me.
Pekala, şimdi beni dinleyin.
Now, you listen to me. This is a blind date that goes no further, you understand?
Şimdi, beni iyi dinle bu görücü usulü ilişki ileriye gitmeyecek, anladın mı?
Now, you listen to me.
Şimdi beni dinle.
Now, you'll shut up, and you'll listen to me.
Şimdi kes sesini ve beni dinle.
- Now you listen to me.
- Beni dinle.
- What? Now that you've gone back to work, they won't listen to me.
Tekrar çalışmaya başladığın için benim sözümü dinlemiyorlar.
All right? Now, just listen to me.
Evet biliyorum ama 16 yaşında bir çocuğa da her istediğini alamam, değil mi?
Now you listen to me, and you listen good.
Şimdi beni dinle. Kulağını dört aç.
Well, the worst thing is, now, every time I get sick, I have to listen to a dozen people judge me.
En kötü yanı ise, her hastalandığımda, bir düzine insanın beni yargılamasını dinlemek zorunda kalışım.
Now you listen to me!
- Beni dinle!
Never mind that, now listen to me.
Boşver onu, şimdi beni dinle.
Now listen to me good.
Şimdi beni iyi dinle.
Seriously now, listen to me.
Şimdi ciddi konuşuyoruz.
Now you listen to me, asshole.
Şimdi dinle beni, göt herif.
Now, listen to me carefully.
Şimdi beni dikkatle dinleyin.
Now you listen to me, you pikey cunt.
Şimdi beni dinle küçük soytarı.
Now listen to me?
Beni duyabiliyor musun?
Now, listen to me.
Dinle beni.
Now listen to me. People need to know.
Şimdi dinle, insanlar bunu öğrenmeli.
Listen to me. We walk away for right now, all right?
Derhal buradan gideceğiz.
Now you listen to me...
Şimdi dinle beni.
Now, you listen to me.
Beni iyi dinle.
Now you listen to me...
Beni dinleyin.
I think maybe we should just sit here quietly now, not say anything and let you just contemplate on the news I just dropped on you and let me kind of just contemplate on my own pains and sorrows right now perhaps while I listen to this music.
Bence biraz susup sessizce oturmalı ve seni az önce verdiğim haber hakkında düşünmeyle kendimi de kişisel sorunlarımla ve pişmanlıklarımla baş başa bırakmalıyım. Muhtemelen müzik dinlerken yaparız bunu.
Now listen to me. We're gonna take that 10 grand, use it as seed money to build something that's called a prototype.
Bu parayı alıp prototipi yapmak için harcayacağız.
Now listen to me.
Şimdi beni dinle ;
- Now listen to me.
- Beni dinle.
Now you listen to me, you little psychopath.
Beni iyi dinle küçük psikopat.
Now, listen to me, Agent Dunham. I can't say because I don't know.
Beni dinle, Ajan Dunham.
Then listen to me from now on.
O zaman, şu andan itibaren sözümü dinlemelisin.
Now, you listen to me.
Beni dinle bakalım.
Now, you listen to me, Benny.
Beni dinle, Benny.
Now, you listen to me, you son of a bitch.
Namussuz herif!
I need you to sit down right now and listen to me.
Tamam, şimdi, otur biraz ve beni dinle.
Now, listen to me.
Şimdi, beni dinle.
Now, listen to me.
Dinle.
listen to me 9369
listen to your heart 36
listen to the music 21
listen to me carefully 119
listen to your mother 43
listen to me very carefully 119
listen to your father 24
listen to my voice 41
listen to this one 27
listen to yourself 211
listen to your heart 36
listen to the music 21
listen to me carefully 119
listen to your mother 43
listen to me very carefully 119
listen to your father 24
listen to my voice 41
listen to this one 27
listen to yourself 211
listen to her 124
listen to him 223
listen to you 160
listen to them 53
listen to what i'm saying 18
listen to it 46
listen to this 734
listen to us 43
listen to me for a second 21
listen to that 89
listen to him 223
listen to you 160
listen to them 53
listen to what i'm saying 18
listen to it 46
listen to this 734
listen to us 43
listen to me for a second 21
listen to that 89
listen to reason 18
listen to 20
listen to what you're saying 17
listen to yourselves 16
listen 39976
lister 16
listening 122
listed 21
listen up 2139
listening to you 24
listen to 20
listen to what you're saying 17
listen to yourselves 16
listen 39976
lister 16
listening 122
listed 21
listen up 2139
listening to you 24