Some kind of translate Turkish
21,366 parallel translation
We thought it was some kind of miracle.
Hep bir çeşit mucize olduğunu düşündük.
Maybe there was some kind of a code or a pattern.
Belki de bir çeşit şifre ya da şablon falan vardır.
The factory. Some kind of explosion.
Fabrikada bir tür patlama olmuş.
I think it's some kind of business trip.
İş gezisi tarzı bir şeydi galiba.
He must be some kind of sleaze. " But it's not that way- ♪ it's been such a long, long time ♪ - At all.
"... kesin sinsi herifin teki " diyorlar ama öyle değil hiç de bile.
Anemia or some kind of sun allergy?
Anemi veya bir çeşit güneş alerjisi mi?
Some kind of uniform, but it wasn't from a hotel.
Bir üniforma, ama otel üniforması değildi.
The healer said that Abby could be undergoing some kind of ritual that could be fatal by sunrise.
Şifacı Abby'nin gün doğmadan ölümcül bir ritüelin parçası olabileceğini söyledi.
We also know Mr. Mori's planning some kind of attack on the U.S. mainland.
Bay Mori'nin ABD topraklarında saldırı planladığını da biliyoruz.
Wait, what is this, some kind of ultimatum?
Dur biraz. Bu bir çesit ültimatom mu?
How do we know you're not some kind of cop?
Polis olmadığını nereden bilelim.
This business card must be some kind of free pass.
Bu kartlar bir tür bedava geçiş bileti.
I mean, you were an angry loner creeping around the school like some kind of trench coat Mafia.
Öfkeli ve yalnız bir şekilde okulda dolaşıyordun. Bir çeşit palto mafyası gibi.
Well, is she in some kind of trouble?
Şey, başı dertte mi?
You would have hooked him up with some kind of health professional or some kind of group, a shrink, some kind of doctor... Maybe Dr. Wallace.
Bir doktora ya da bir psikiyatriste gönderir destek gruplarına katılmasını sağlardın ya da Dr. Wallace'a yönlendirirdin.
Some kind of shunt?
Bir tür paralel devre mi?
Wow, girl, those pants are so cool, you're like some kind of sexy warrior princess, the pants so tight I can... oh my...
Canım benim, değil. Justin böyle pantolonlar giymemi ister misin?
Looks like some kind of carbamate, possibly rodenticide.
Karbamat gibi duruyor, muhtemelen rodentisit.
There's some kind of weird brain cult out there, they killed some of your kids, you went after them.
Bir tür garip bir beyin tarikatı var, Senin çocuklarından bazılarını öldürdüler ve peşlerine düştün.
Has to be some kind of sick joke.
Manyakça bir şaka filan olmalı.
If an officer would've responded, there should have been some kind of paperwork.
Herhangi bir memur çağrınıza cevap verdiyse normalde olayın kaydının tutulması lazımdı.
You think there was some kind of cover-up?
Sizce olay örtbas mı edildi?
It's Apep, he's used some kind of spell to turn us against each other.
Apep yüzünden. Bizi birbirimize düşürmek için bir büyü yaptı. Bodrumdayken başımıza gelen de bu olmalı.
Another aspect is just... some kind of pattern of activity that emerges, not because of some external stimuli but just because of something going on in unpredictable patterns.
Diğeri ise, bir dış uyaran yüzünden değil tahmin edilemez şekillerde ilerleyerek ortaya çıkan bir eylem modeli.
He'll get her to testify as a witness that you're some kind of a scum bag.
Senin ne rezil biri olduğunu ispat etmek için aleyhine tanıklık yaptırır.
Is this some kind of setup or something?
Bir tür tuzak mı kurdun yoksa?
And with everyone in Adidas gear, it seemed to be some kind of tickling league.
Herkes Adidas kıyafetleri giyiyordu, bu yüzden bir tür gıdıklama ligi gibi duruyordu.
It looks like some kind of cloth-like material with some kind of writing on it but it's so faded we can't make any of it out.
Bir çeşit kumaşa benziyor üzerinde bazı yazılar var ama o kadar silikler ki anlam veremiyoruz.
What is this, some kind of circus?
Nedir bu, bir çeşit sirk mi?
Now, wherever that one came from, it has some kind of tech that makes it immune to our pulse-gun.
Şimdi, kurtulan nereden geldiyse atım silahımıza karşı bağışıklık yaratan bir teknolojisi var.
Some kind of echolocation.
Bir tür yankıyla yön belirleme gibi.
It's some kind of tissue, not human.
Bir çeşit doku, insan dokusu değil.
Like some kind of front?
Bir tür cephe mi?
The Hunters have released some kind of tear gas.
Hunterlar bir tür gözyaşartıcı gaz saldı.
The Hunters have released some kind of tear gas.
Hunterlar bir çeşit göz yaşartıcı gaz saldı.
But Bullhood must carry some kind of legal cargo.
Ama Bullhood'un yasal yükler de taşıması gerekiyor.
What is this, some kind of a setup?
Bu da nedir, bir çeşit tuzak mı?
So, we're probably talking some kind of sword.
- Yani, muhtemelen bir çeşit kılıçtan söz ediyoruz.
It was like some kind of animal or a mask.
Bir tür hayvana benziyordu ya da maske takmıştı.
And maybe it was because we were so messed up, but I swear Kuma turned into some... Some kind of animal.
Belki de çok içtiğimiz içindir ama yemin ederim Kuma bir hayvana dönüştü.
Probably some kind of meteorite.
Büyük ihtimalle bir meteorittir.
We shouldn't turn this zoo into some kind of safari poaching expedition.
Bunu bir çeşit izinsiz safari seferine dönüştürmemeliyiz.
Ah, so you're saying I'm some kind of jinx?
Benim cenabetliğim yüzünden mi?
We need a database of some... kind.
Bir tür veri tabanına ihtiyacımız var.
We can kind of use some help.
Biraz yardım fena olmaz.
This blade's got some other kind of writing on it.
Bıçağın üzerinde farklı dilde bir yazı var.
In the early days of the protocol there was a kind of a bug and one of the computers actually had a hardware failure that made it believe that it could get a message to some place in negative time.
Protokolün ilk günlerinde bir hata vardı ve bilgisayarlardan biri donanım arızası yaşadı. Bunun sonucunda mesajları diğer yerlere negatif zamanda gönderebileceğini sandı.
So we have plenty of kind of currents running around in the internet that are unpredictable, in some cases unstoppable.
İnternette tahmin edilemez, bazı durumlarda durdurulamaz birçok eğilim bulunuyor.
David : Do you think on some level Jane kind of directed things here because it is a poor area?
Sence Jane, burası fakir bir bölge olduğu için bu işi burada yapıyor olabilir mi?
Some of us are just the same... Rotten or kind in one reality, rotten or kind in the next, but most people are different, depending on whether they have food in their belly or they're hungry, safe or scared.
Bazılarımız tamamen aynı bir gerçeklikte rezil veya iyi kalpli başka birinde rezil veya iyi kalpli ama çoğunda insanlar karınları tok veya aç güvende veya korkmuş olup olmadıklarına göre farklı oluyorlar.
It appears to be a trap of some kind.
Bir çeşit tuzak gibi görünüyor.
some kind of monster 20
some kind of joke 25
kind of like 48
kind of 1307
kind of weird 37
kind of a 17
kind of guy 48
kind of way 34
kind of thing 52
kind of fun 19
some kind of joke 25
kind of like 48
kind of 1307
kind of weird 37
kind of a 17
kind of guy 48
kind of way 34
kind of thing 52
kind of fun 19
kind of like you 17
of course 48716
off we go 156
office 169
offer 51
of course not 6388
officer 2766
offensive 29
offense 31
official 47
of course 48716
off we go 156
office 169
offer 51
of course not 6388
officer 2766
offensive 29
offense 31
official 47
often 203
offspring 19
offended 16
officers 467
offred 44
officially 347
offices 24
offs 170
off the top of my head 48
of course you can 486
offspring 19
offended 16
officers 467
offred 44
officially 347
offices 24
offs 170
off the top of my head 48
of course you can 486
of course you do 750
offside 18
of course i do 1281
off the grid 28
officer down 213
off you go 630
of course i can 204
off with his head 28
of course you don't 199
off i go 35
offside 18
of course i do 1281
off the grid 28
officer down 213
off you go 630
of course i can 204
off with his head 28
of course you don't 199
off i go 35